English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ C ] / Callie

Callie tradutor Espanhol

1,674 parallel translation
Rebecca, Callie'nin sizi daha önce terk ettiğinden bahsetti.
¿ Rebecca mencionó que Callie lo dejó una vez anteriormente?
Sandık kayıp değildi, onu Callie almıştı.
- desapareció. - No desapareció ; Callie se lo llevó.
Benim de Callie'nin dönmesini istediğimi anlamasını isterdim.
Ojalá pudiera hacerle entender que yo también quiero que Callie vuelva.
- Dün bana Callie Burrell'in muhtemelen iyi olduğunu söylediğini hatırlıyor musun?
- ¿ Recuerdas cuando dijiste ayer que creías que probablemente Callie Burrell estaría bien?
Sen, Callie hakkında beni sorgulayan kişisin.
Usted es la que vino a preguntarme sobre Callie.
Rebecca'nın, Drew'in Callie'yi ortadan kaldırmak için sandığı kullanması fikri onun gerçekten günaha girip cezalandırma fikrinden daha çok rahatsız etmiş.
La idea de que Rebecca pensara que él usó el baúl para deshacerse de Callie le causaba más problemas que la idea de ser acusado por su actual transgresión.
Metrodaki katili bulmamda bana yardım ettikten sonra belki ben de sana Callie Burrell'i bulmana yardım ederim.
Después de haberme ayudado a encontrar a mi empujador del metro, quizás pueda ayudarte a encontrar a Callie Burrell.
Callie hakkında bana daha fazla soru sormak mı istiyorsunuz?
¿ Quiere preguntarme algo más sobre Callie?
- Callie'nin ceketindeki şu amblem.
La chaqueta de Callie, ese parche.
Drew, Callie'nin giymesine izin vermişti.
Él se la prestó.
Callie, ona hippi ceketi diyordu.
Ella la llamaba su abrigo hippie.
Callie kaybolduğu zaman tıraş olmuştu.
Se la afeitó más o menos cuando Callie desapareció.
Bu ölümden etkilendiğini ve düşünmesini sağladığını söyledi.
Callie Burrell graba un video en el que dice que el asesinato le ha afectado, y le ha hecho pensar.
Yani Vivian Tully'yi öldürmesinin Callie'yi etkileyeceğini nasıl bilebilirdi ki?
¿ Cómo podía saber que matando a Vivian Tully afectaría a Callie de la forma que lo hizo?
Callie Burrell'in büyük ihtimalle öldüğünden şüpheleniyoruz.
Sospechamos encarecidamente que Callie Burrell está muerta.
- Callie'yi ben öldürmedim.
yo no maté a Callie.
Bu Callie'nin videoda bahsettiği kadın.
Ésta es la mujer de la que Callie hablaba en su vídeo.
Callie'nin sizi altı ay önce terk ettiğini iddia etmiştiniz ama bu yalandı.
Dijo que Callie lo dejó para usted hace seis meses, pero eso era mentira.
Callie, metroya itilen bir kadından bahsetmişti.
En él, Callie hace referencia a una mujer que fue empujada delante de un tren.
Bu sabah Callie'nin e-posta hesaplarına erişimimize izin verildi.
Hemos tenido acceso a los e-mails de Callie esta mañana.
- Callie'den bahsetti mi? - Evet.
- ¿ Supongo que te habló de Callie?
Callie?
¿ Callie?
Callie, merhaba.
Callie, hola.
Callie, bu Lena.
Callie, esta es Lena.
Lena, Callie.
Lena, Callie.
Callie zorlu bir gün geçirdi.
Callie ha tenido un día duro.
Bir şeyler hakkında konuşmak istedim ve o anlarsınız, Callie'e yasal olarak bağlanmış birisiydi.
Para hablar de algo y... ya sabes, estaba en aprietos con Callie.
Ve Callie'ye kalması için bir yer bulması gerekiyordu.
Y necesitaba un lugar para que se quedara.
Bu Callie.
Es Callie.
Callie, biz senin tarafındayız.
Callie, estamos de tu lado.
Callie'nin dediğinin doğru olmadığını biliyorsunuz, değil mi?
Oye, ¿ sabéis que no es verdad lo que ha dicho Callie, eh?
Callie bu evdeyken ondan korkmadığını göstermeni istiyorum, tamam mı?
Necesito que realmente des un paso adelante mientras Callie esté en casa, ¿ vale?
Olayı fazla büyütmek falan istemiyorum hele de Mariana ve Jesus için ama aramızda kalsın, Callie kısa bir süre ıslah evindeymiş.
No quiero hacer de esto algo importante, especialmente con Mariana y Jesus, pero entre tú y yo, Callie ha estado en un reformatorio un tiempo.
Hey Brandon, neden Callie'e biraz etrafı göstermiyorsun?
Oye, Brandon, ¿ por qué no le enseñas esto a Callie?
Ders listen var mı, Callie?
¿ Tienes tu horario, Callie?
Callie, bu da Talya.
Callie, esta es Talya.
Ne diyorsun, Callie?
¿ Qué me dices, Callie?
Numaramı nasıl biliyorlar, Callie?
¿ Cómo tiene mi número, Callie?
Callie ile bir sorun var mı?
¿ Está todo bien con Callie?
O, Callie mi?
¿ Ella, Callie, ella?
Onu en son gördüğünde yedinci dersten sonra Callie ile konuştuğunu söyledi.
Dice que la última vez que lo vio estaba hablando con Callie después del séptimo periodo.
Hey, Brandon ve Callie kayıp.
Oye, Brandon y Callie han desaparecido.
- Brandon veya Callie'e sor.
- Bien, pregunta a Brandon o Callie.
Verilebilir değilsin, Callie.
Tú no eres de usar y tirar, Callie.
Callie.
- Callie. - ¿ Hola?
Her yere baktım, Callie.
He buscado por todas partes, Callie.
- Yedek Deniz Yüzbaşı'sı Callie Daniels.
La teniente en reserva de la Marina, Callie Daniels.
Zavallı Callie.
Pobre Callie.
DiNozzo, Callie Daniels'dan bahset bana.
DiNozzo, háblame de Callie Daniels.
- Callie?
¿ Callie?
Birkaç gün sonra Callie Burrell bir video kaydetti
Varios días más tarde,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]