Cause tradutor Espanhol
1,167 parallel translation
Burada ne olduğunu bilmek istiyorum. Belki de, morilogum hafıza kaybına neden oluyordur, ama, bu benim aniden, Revir'den, Kamarama gidebilmemi açıklamaz, yada, ilk hatırladığım şeyin, biyo-zaman odası olduğunu.
Quizá el morilogium me cause la amnesia... pero eso no explica cómo pasé de enfermería a mis habitaciones, o que recuerde haber estado en una cámara biotemporal.
Seninkinde olduğu gibi, onun kanında da ergot izlerine rastlandı ama halüsinasyon görmenize sebep olacak miktarda değilmiş.
El cornezuelo apareció en su sangre y en la tuya. Pero no en un nivel que cause alucinaciones.
Eğer kısa devre yapıp evini yakıp kül edecek çevirici istiyorsan kesinlikle bu adamla konuş.
Si quiere un convertidor que cause cortocircuito y consuma su casa en llamas... hable sin duda alguna con este sujeto.
d'Cause the night d d Has a thousand eyes d d And a thousand eyes d d Can't tell, but see d
♪ Porque la noche ♪ ♪ Tiene mil ojos ♪ ♪ Y los mil ojos ♪
Bu sebep olduğum son ölüm olacak.
Será la última muerte que yo cause.
Ama sanırım annenle aranı bozmadan buradan uzaklaşsam iyi olacak.
Pero debo seguir antes de que te cause un problema con tu mamá.
Şimdiye dek sebep olduğun zarardan daha fazlasına sebep olman için seni burada bırakamam.
¡ Y no le dejaré aquí... para que cause más daños!
° ben her zaman hazırım gözümü üzerinden ayırmayacağım ° °
°'Cause I'm always ready I won't let you out of my sight °
Ve tüm kötülüklere, istemeden neden olur, çünkü pasiftir, çünkü pasif bir karakteri canlandırmaktadır.
Y cualquier maldad que ella cause es sólo un accidente porque ella es pasiva y representa un papel pasivo.
Sorun çıkarmayalım. Ehliyetim yok benim.
No me cause problemas, que no tengo carnet.
Şeker hastalığının insanın ağzını bozduğunu duymamıştım.
Nunca he oído que la diabetes cause lenguaje obsceno.
Başımı belaya sokacak birine ihtiyacım yok...
I Really don't need anyone else to cause me trouble...
Felaketle sonuçlanacak bir kişilik bölünmesini mi beklemeliyiz?
¿ Debemos esperar a que su demencia finalmente cause una catástrofe?
'çünkü ben hiç bir zaman istemedim benim için değişmeni
'Cause I'd never want to - Make you change for me
Korkarım oradan bir şey çıkacak.
Temo que cause estupor.
Tamam, aptalca olduğunu düşünüyorsun, ha? Sayin'somethin''cause I just met her.
Todo esto te parecerá una estupidez, acabo de conocerla.
No, it's cool,'cause I told them
- No, tranquilo.
Rezillik çıkaracağım.
I'll cause such scenes
- Umarım kalıcı bir zarara neden olmamıştır.
Espero que no cause daño permanente.
# Çünkü yapmak istediğim tek şey bu #
#'Cause it's the only thing I wanna do #
Metro kazasına sebep olan ben değilim.
Yo no cause el accidente del Metro.
Onların dediği şu ; Merrick meselesi halledilmeli. Zaman çizgisinde daha fazla bölünmelere izin verirseniz daha da üzerine katlayacak ve hepimizin sonu olacaktır.
Eso quiere decir, que deben asegurarse que Merrick... no cause mas divisiones en la linea del tiempo... o sera el final para todos nosotros.
Başkasına zarar vermeden önce onu bulmalıyız.
Más vale que la encuentre antes de que cause más daño.
Kimse ona yük olmamı istemiyor.
Pero nadie quiere que le cause molestias.
" Bu rahatsızlığınızdan ötürü, kendinize ve başkalarına... ... ciddi bedensel zararlar vermeniz mümkündür.
" Y que a causa de esa enfermedad, existen muchas probabilidades... de que cause daños físicos graves a sí mismo o a otros.
Kullanım kılavuzuna daha iyi bakman lazım. Çünkü bu cihaz mavi şeyi kesmiyor.
Mejor chequea la garantía, y que no cause que esas cosas exploten
Annen sana bu kadar acı ve utanç verdiği için üzgünüm ama bir de şu yanından bak :
Mira, lamento que tu madre te cause tanto dolor y vergüenza, pero tienes que verlo de este modo.
Ama fizyolojik etkiyi açıklayacak bir şey yok.
Nada que cause efectos fisiológicos.
- Sorun çıkarmayın lütfen.
- No cause problemas, por favor.
'Cause it's root, root, root
'Cause it's root, root, root'
Baş belalarıyla takılırken hiç görmedim onu.
Lo he visto antes, pero no con nadie que nos cause problemas.
! 'CAUSE, BABY!
¡ Porque, bebe!
! 'CAUSE YOU MEAN THAT MUCH TO ME!
'Cause you mean that much to me!
! 'CAUSE, BABY, THERE!
Porque, baby, alli!
! 'CAUSE BABY THERE!
Porque aqui baby!
! 'CAUSE THAT LONG COOL WOMAN HAD iT ALL!
Porque esa mujer lo tenia todo!
Umarım, sizi iyi etkilemişimdir.
Pero debo admitir que nunca conocí uno antes. ¿ Causé una buena impresión?
Kazaya ben sebep oldum.
Yo causé el accidente del avión.
Buna çok sevindim efendim, özellikle de çıkardığım sorunlardan sonra.
Se lo agradezco, señor, y más después de los problemas que causé.
Elbiselerim olmadan daha iyi bir intiba bırakmıştım.
Creo que causé una mejor impresión sin ropa.
Biliyorsun sana acı verdiğim için çok pişmanım.
Sabes que siento mucho el dolor que te causé.
Ama şunu kabul edelim.
Valoramos la libertad de expresión por encima del posible daño que cause pero hay que admitir algo.
Ayrıca bütün mahallenin trafosunu yaktım. Çok korkunçtu.
Además causé un corte de luz en toda la cuadra.
Ve Acil'de sebep olduğum kazanın hasarı önemsiz ve küçümsenebilir olmasa bile sekiz yıllık sadık hizmetim ve aralıksız işe gelişim ve kıdemim sabah vardiyalarına tekrar geri dönmemi gerektiriyor.
Entiendo que los daños fortuitos que yo causé no pueden ser olvidados por no ser de poca importancia ni insignificantes sin embargo, creo que debido a mis ocho años de dedicación fiel junto con mi ausencia de absentismo laboral y mi antigüedad merezco volver a mi anterior turno de día.
Bebek değilim ben. Acıktığımda yakarmam. Sadece yaptığım kötülüklerden pişman olurum.
No soy un niño para arrepentirme de los males que causé.
Ağzında yara çıktı.
Le causé una úlcera.
- Ben onu frengi yapmadım.
- Yo no le causé la sífilis.
Bak, bu soruna ben neden oldum.
Mira, causé todo este problema...
Üç yıl önce, o ayaklanmayı çıkarttım... ve o kadar insan öldü.
Hace tres años, causé el motín... y todas esas muertes.
Bu sebep olduğum sorunlar yüzündendir.
Pues allí causé muchos líos.
Evet, onun üzerinde gerçek bir etki yaratmışım.
Sí, le causé una gran impresión.