Chinatown tradutor Espanhol
600 parallel translation
Çin Mahallesinde oturuyorum.
Yo vivo en Chinatown.
" Chinatown bayramı kutluyorlar.
" El Barrio Chino celebra una fiesta.
"Sen değiştirdin dime bu filmi ChinaTown'da?"
"¿ Tú cambiaste este rollo de película en el Barrio Chino?"
Çin mahallesinde bir tur attır.
Llévalos a conocer Chinatown.
Chinatown, Chinatownım
Chinatown, mi Chinatown
Hayal olduğunda Chinatown, Chinatown,
De ensueños, de ensueños, Chinatown, Chinatown,
Ve hayaller, hayaller hayaller, Chinatown,
De ensueños, de ensueños, de ensueños, Chinatown,
Çin Mahallesindeki Lee, uyuşturucuların Kobe'deki Ogi Ailesine gittiğini söylüyor.
Lee, de Chinatown dice que son para el Clan Ogi de Kobe.
Biraz evvel Çin mahallesindeydik.
- Fuimos a Chinatown... - Pero no tienen.
Ve de artk Chinatown'braktm.
Ya no trabajo en Chinatown.
- Çin mahallesinde birlikte çalstk.
- Trabajamos juntos en Chinatown.
- Bir ara savc da aynsn söylemisti.
- El fiscal decía eso en Chinatown.
- Çin mahallesinde.
- Desde Chinatown.
Çin mahallesinde öyle.
Es lo que piden en Chinatown.
- Çin mahallesi.
- En Chinatown.
- Tanrim, Çin mahallesi, degil mi? - Bunu biliyorum.
- Jesús, eso es en Chinatown, ¿ no?
Buras Çin mahallesi.
Es Chinatown.
'Ama biri beni Çin Mahallesi'ndeki bir kulübe gönderdi.'
"Pero uno de ellos me envió a un lugar en Chinatown."
Burası Çin Mahallesi gibi.
Es como Chinatown, Jim.
He tookherdown to Chinatown
~ He took her down to Chinatown
- Çin lokantasında tanıştık.
Nos conocimos en Chinatown.
Asyalılardan korkmasına rağmen Çin mahallesinde yaşıyor ve sadece benimle görüşüyor.
Le aterra la gente oriental. Vive en Chinatown sólo para alardear ante mí.
Özellikle Chinatown'da.
Sobre todo, en Chinatown.
Chinatown'u çevirdiğini bilmiyordum.
- ¿ Tienes Chinatown acordonado?
Chinatown ile ilgili.
Tiene que ver con Chinatown.
Bak, bir kere için gerçek bir hikaye yazmak istedim,
Por una vez, quería escribir una historia de verdad... sobre el tráfico de esclavas de Chinatown.
Chinatown'daki köle ticareti ile ilgili, 12 - 13 yaşında kızlar, gemiden inip doğruca kulübelere giden.
Chicas de 12 y 13 años que van del barco a la cama.
Lee, Chinatown'da nereye giderdin - batakhanelerden kaçmış bir kızı bulmak için?
Lee, ¿ adónde irías en Chinatown... para encontrar a una chica que ha escapado de los chulos?
Dün gece, sen ve o Chinatown'daydınız.
Anoche estuvieron juntos en Chinatown.
Chinatown'da, kibar biri olarak tanınıyorsunuz, dürüst biri.
En Chinatown, se te conoce como un hombre bueno... un hombre justo.
Hey, o filmi hatırlıyorum. Çin Mahallesi.
Me acuerdo de esa película, Chinatown.
Bir bilgi üzerine, onu Chinatown civarlarında aramaya başlarlar... Çinlilerce işletilen bir şirketin arka tarafında... Leonard Zelig'in tanımına uyan... garip görünümlü bir Asyalı bulunur.
Siguen su pista hasta Chinatown donde, detrás de un establecimiento chino dan con un extraño oriental que cuadra con la descripción de Leonard Zelig.
Çin Mahallesi'ne yapılan bu ziyaret neon at üzerinde yapılan bir gezi gibiydi.
Este viaje a Chinatown fue como una cabalgata en un caballo de neón.
Çin Mahallesi'ndeki her şey onların kontrolünde.
Controlan todo en Chinatown.
Hayalet Polisi Chinatown Hayaletini Enseledi
atrapan a un espectro en Chinatown.
Herşey Çin mahallesinde başladı.
Todo empezó aquí, en Chinatown.
Çin mahallesindeki bir dükkandan.
En una tienducha de Chinatown.
Doğudan, Chinatown.
Hacia el Este, en el Barrio Chino.
Ayrıl ve fethet, bunu yapmalıyız.
- Nos vemos en Chinatown.
- Chinatown'da buluşalım.
- ¡ No sabes llegar! - Nos la arreglaremos.
Chinatown.
- Sí. En Chinatown.
Ben, Pete Eckhart, Chicago maratonunda koşacağım.
" Yo, Peter Eckhart, correré en el Maratón de Chinatown.
- Cesedini Çin mahallesinde bulduk.
- Encontramos su cadaver en Chinatown.
Peki bu cinayet Çin Mahallesi'nde bir savaş olduğunu mu gösteriyor?
¿ Piensa que existe una guerra entre las bandas de Chinatown?
Efendim, söylentilere bakılırsa Jackie Wong sadece Çin Mahallesi'nin değil, gizli bir çetenin de başımıymış değil mi?
Se dice que Jackie Wong era algo más que alcalde extraoficial de Chinatown, que era también jefe de una tríada.
Çin Mahallesi.
A Chinatown.
Böylece Dai Jackie Wongu'un öldürülmesiyle,.. ... Çin Mahallesi'nde uzun bir dönem kapanmış oldu.
Así, con la muerte de Dai Jackie Wong, muere parte de la historia de Chinatown.
Ben Tracy Tzu, WKXT Haber, Mott Sokağı, Çin Mahallesi.
Soy Tracy Tzu, WKXT News, desde Mott Street, en Chinatown.
Komiser, Çin Mahallesi arkanızda.
Capitán, Chinatown le respalda en todo.
Ne yaparsanız yapın ama şunu bilin ki ; Çin Mahallesi % 100 sizin arkanızdadır.
Péguele con la porra. Chinatown le respaldará al cien por cien.
- Chinatown'da ne bok arıyoruz?
- Es más seguro. Sube esas escaleras conmigo, Ahsby.