Collie tradutor Espanhol
167 parallel translation
Dinle, Roy... Köpeğim Charlie'yi hatırlıyor musun?
Escucha, Roy... te acuerdas de Charlie, aquel collie que tenía?
Selam, Collie.
Hola, Collie.
Bu bir Border collie.
Un Border Collie.
Tam köpeği yavrulamadan önce.
Justo antes de que su collie bajara con una jauría de cachorros.
Bu çoban Köpeğini yemen için bir dolar veririm.
Te doy un dólar si te comes este collie.
Çoban köpeği olduğunu da sanmıyorum.
Además, no creo que sea un collie.
İskoç Çobanı ama onun için değil.
Un collie, pero no es para él.
Köpek etinden hamburger yaptığı için, içeri atıldı.
Tenía hamburguesas sustitutas de Collie. Lo dijiste.
"Collie ve ben."
Collie y yo.
Benim kitabımda şu yazar, Kraliçe Collie.
Tengo mis normas, reina Collie.
Haftaya gazetelerde şunlar yazacak "Don ; Bobby, Collie ve Johnny Grendel Records dolandırıcılığında ortak çalıştı".
La semana que viene, la prensa revelara que Don era el socio de Bobby, Collie y Johnny en la estafa de discos Grendel.
Sana Collie diyebilir miyim?
¿ Te importa si te llamo Collie?
Bir çok insan Collie der bana.
Mucha gente me llama Collie.
Çünkü sende gerçekten Collie tipi var.
Eso será porque pareces uno.
Çok hızlı bir yumruktu, Collie.
Eres muy rápido con los puños, Collie.
Buna yemin etmelisin Collie.
Bien, eso juras, Collie.
Buralarda birkaç şey onarabilecek misin, Collie?
¿ Crees que podrías arreglar algunas cosas de por aquí, Collie?
Ne bunlar? Hurma ağaçları, Collie.
¿ Qué son?
Kocam, direk olarak Arap'lardan ithal etmişti.
Palmeras datileras, Collie. Mi marido las importó desde Arabia.
Beni sakın yanlış anlama, Collie.
No te hagas una idea equivocada conmigo, Collie.
Son olarak Collie, canım.
Ah, y Collie, cielo.
Collie, benim utangaç erkeğim.
Bien, Collie, mi chico ruborizado,
Git buradan, Collie.
Vete, Collie.
Collie, sana bir şey soracaktım.
Collie, te iba a preguntar,
Collie, burada benimle kalmak ister miydin? Bana çok yardımın dokunurdu.
Collie, ¿ Qué te parecería quedarte aquí conmigo?
Kötülükten kastın ne, Collie?
¿ A qué llamas tu malo, Collie?
Oh, Collie.
Oh, Collie.
Geri döndüğüne mutluyum, Collie.
Me alegro de que hayas vuelto, Collie.
Bu doğru bir düşünce değil, Collie.
Esa no es una manera muy apropiada de pensar.
Dul bir kadın, değil mi Collie?
Ella es una viuda, ¿ No, Collie?
Ama Collie, bu yine de doğru değil.
Pero, Collie, aún así, no está bién.
Pekala, Collie. Burada kalmanı kabul ediyorum.
Muy bién, Collie.
- Collie.
Collie.
Onu telaşlandıracak hiçbir şey söylemedim, Collie.
No dije nada que haya podido alarmarla.
İşler bu hale geldiği için üzgünüm, Collie. Ama şunu anlamalısın. Benim tek amacım senin iyiliğin.
Siento mucho que haya salido de esa forma, Collie, pero tienes que entender que mi único interes es hacer lo mejor para ti.
Unutma, Collie, biz dostuz.
Recuerda, Collie, somos amigos.
Hayır, Collie.
, No Collie.
Collie, nasıl bu hale getirebildin?
Oh Collie, ¿ Por que diablos lo hiciste?
Kurallara aykırı, Collie. Eğer cevap almak zorunda olduğun için soruyorsan, bu sayılmaz.
Si preguntas la respuesta, no vale.
Buna gerçekten inanıyor musun, Collie?
¿ De verdad crees eso, Collie?
Anahtarları alayım, Collie.
Las llaves del coche, Collie.
Collie, uyan.
Collie. Despierta.
Uyan, Collie.
Despierta, Collie.
Çocuk, Collie. O...
Es el chico, Collie.
Zavallı Collie.
Pobre Collie.
Collie.
Collie.
Bunlara takılma, Collie.
Oh,.. no importa, Collie.
Neyi yapamadın, Collie?
¿ No podías qué, Collie?
Hayır, Collie...
¿ No crees que se alarmará?
Collie?
¿ Collie?
Collie ve Fay.
Collie y Fay.