Cömert tradutor Espanhol
2,871 parallel translation
- Bu saçmalığı sona erdirirsek cömert olacağım.
Seré generoso si podemos terminar esta tontería.
Nazik ve cömert ayrıca sabırlı birisi.
Alguien amable y generoso, alguien paciente.
Bugün cömert günümdeyim. Mızmızlanmayı bırak ve bir mayo kap hadi.
Me siento generoso hoy, así que deja de quejarte y ponte un traje de baño.
Cömert bir bağış sayesinde ikisini de yapabileceğim.
Y gracias a una generosa donación, podré hacer ambas cosas.
Burası bir zamanlar Kaliforniya'nın altına hücumun merkezinde duruyordu ve jeoloji sayesinde 100 sene sonrasında bile cömert hediyelerini vermeye devam ediyor.
Éste lugar, una vez centro de la fiebre del oro de California y, gracias a una singularidad de la geología, sigue ofreciendo su precioso botín unos 100 años después. , la singularidad de ese lugar es que se sitúa justo en la división entre las placas de Norteamérica y del Pacífico. ¿ Sabéis?
Burası bir zamanlar Kaliforniya'nın altına hücumun merkezinde duruyordu ve jeoloji sayesinde 100 sene sonrasında bile cömert hediyelerini vermeye devam ediyor.
Esto estuvo una vez en el centro de la fiebre del oro californiana y gracias a un capricho de la geología continua produciendo su precioso tesoro 100 años después.
- Biliyorum dede. - Bu gece cömert hissediyorum.
- Me siento generoso esta noche.
Senin cömert ellerinden almak olduğumuz bu yemekleri kutsa Tanrım.
Bendícenos, Señor, por estos alimentos que vamos a recibir... de tus generosas manos. Por Cristo, nuestro Señor, Amén.
Cy, sen benim küçük kuzenimsin, seni severim, ayrıca her zaman da cömert biri olmuşundur.
Cy, eres mi primo pequeño, y te quiero, y has sido más que generoso.
Yani zaten çok cömert davrandın.
Ya has sido muy generoso.
Ama çok cömert bir patron olan Bay Malik'in önceden rezervasyonu vardı.
Pero un patrón muy generoso señor Mallik tiene una reserva por adelantado.
Dur tahmin edeyim, Nathaniel Roland tarafından cömert bir bağış?
¿ Generosa donación de Nathaniel Roland?
Çok cömert bir teklif ama bu RHD'ye ait.
Es una oferta generosa, pero pertenece a RHD.
Doğrusu, çok cömert bir ruhu var, pastadan ilk dilimi ona vermek isterim.
Sr. Russell Dunbar. De hecho, es una alma tan generosa, que me gustaría que tuviera el primer trozo de pastel.
Cömert, özgürlüğe düşkün, bağımsız bir kadındır Claudia.
Es una mujer generosa, libre e independiente.
Chicago Çocuk Kanser Fonuna ve cömert bağışlarınız için sizlere teşekkür ederim T
Gracias a la Fundación para los chicos con cáncer de Chicago y por su generoso apoyo
Bence kendinizi kanıtlamak için biraz daha cömert davranmalısınız.
Creo que puedes demostrar tu punto - con menos que eso. - Enfatizar el control.
Çok cömert bir arkadaşsın.
Si, eres un amigo muy generoso
Jeremy ve Robert bana çok cömert davranmışlar.
Ellos han estado muy... Jeremy y Robert Han estado muy, muy generosos conmigo.
Bay Kang, öğrenim bursu yararına cömert bir bağışta bulundu.
El Sr. Kang hizo una generosa donación hacia la beca.
Ben de tanıyorum. O çekici, cömert ve uzun zamandan beri kendimi böyle mutlu hissetmemiştim.
Es encantador y generoso... y ha pasado mucho tiempo desde que me sentí así.
Bu yüzden sana çok cömert bir teklif yapacağım.
Por eso voy a hacerte una oferta muy generosa.
Joe'nun bu kadar cömert bir adam olduğunu bilmiyordum.
No tenía ni idea de que Joe fuera un hombre tan generoso.
Sizin cömert destekleriniz sayesinde Buckner Hall ; akademik, sportif ve güzel sanatlar alanında kalitesini arttırmıştır.
Fue su generoso apoyo el que permitió que Buckner Hall... se establezca como punto de referencia para académicos... atletas y artistas.
Eşin çok cömert olmalı.
Su marido debe ser muy generoso.
Bana karşı çok cömert oldun.
Has sido muy generosa.
Bu yaz için daha cömert bir hava ortaya çıkaracaksak yeni ve kışkırtıcı bir şey yapmam gerekeceği kesin.
Si queremos que la gente sea más generosa este verano, está claro que hay que hacer algo nuevo y provocativo.
Bu küçük Joey'un takımı için cömert bir bağış.
Aquí tienes una generosa donación para el equipo del pequeño Joey junior.
Oldukça cömert bir ödeme için anlaşmada da bulunduk.
Negociamos un pago más que generoso.
Savunma Bakanlığı cömert bir gönüllü askerlik paketi öneriyor ve terfi. Bu Brody'in ailesini bataktan çıkarır.
El Departamento de Defensa ofrece un paquete de re-alistamiento muy generoso, además de un ascenso, que podría sacar a su familia de la mierda.
Boşanmada çok cömert davrandı, ve Jeremy'i bana bıraktı.
Fue muy generoso en el divorcio, y me dio a Jeremy.
Bana açgözlü çocuklarının erişemeyeceği cömert bir hesap açtı.
Estableció una gran confianza en mí que va más allá de la comprensión de Virgil con los niños.
Bay Motta, yanlışlık olmasın diye, bu cömert bağış karşılığında sadece Bayan Corcoran'ı işe almam ve kızınızın olacağı ikinci bir gösteri korosunu McKinley'de başlatmam lazım.
Sr. Motta, para que quede claro ¿ a cambio de esta generosa donación todo lo que tengo que hacer es contratar a la Srta. Corcoran para que inicie un segundo coro en McKinley que se adapte a su hija?
Bize inanılmaz derecede cömert davrandın.
Usted ha sido tan increíblemente generoso.
Ally teyzen sana çok cömert ve açık davranıyor.
Tu tía Ally está siendo muy generosa y abierta contigo.
Bu cömert teklifin için teşekkür ederim ama bunun işe yarayacağını sanmıyorum.
Aunque aprecio tu generosa oferta no creo que vaya a funcionar.
Sadece onu mantıksızca cömert ve sıcakta kalmaya duyarlı yapmaya yetecek kadar.
Lo suficiente para volverlo irracionalmente generoso, y vulnerable al sobrecalentamiento.
İnsanlar son zamanlarda çok cömert.
Las calles han sido generosas últimamente.
Arkadaş satın alma konusunda cömert davranıyor.
Es bueno comprando amigos.
Sanırım bu şehirde, bir sürü cömert insan var.
Creo que hay mucha gente generosa en esta ciudad.
- Adam kafayı yemiş. - Adam cömert.
- Es generoso.
Sadece onu mantıksızca cömert ve sıcakta kalmaya duyarlı yapmaya yetecek kadar.
Las suficientes como para hacerlo irracionalmente generoso y vulnerable a la suba de temperatura.
Tabi çok cömert bir annesi olan başka bir Penny Scavo tanımıyorsan.
A menos que conozcas otra Penny Scavo con una mamá increíblemente generosa.
- Cömert davranmış olmalıyız.
- Nos sentíamos generosos.
Wesleyan'ın yeni bir kafeteryası var. Yapılan cömert bağışlar sayesinde- -
Wesleyan tiene una nueva cafetería gracias a la generosa donación de- -
Biri cömert bağıştan mı bahsetti?
¿ Alguien dijo generosa donación?
Kurucu anne Victoria Grayson'un çabaları sayesinde bugün yapacağınız cömert bağışlar düşük gelirli, ihtiyacı olan çocukların birinci sınıf zihinsel tedavi almasını sağlayacak.
Gracias a los dedicados esfuerzos de la madre fundadora Victoria Grayson, vuestras generosas donaciones de hoy aseguran que las necesidades especiales de los niños con pocos ingresos están cubiertas... Un cuidado de salud mental de primera cerca de casa.
Sıcak kalpli, cömert bir kadın.
Una mujer afectuosa, generosa.
Calıskan, comert sevecen...
1060 ) } Mi primera madre era una buena mujer. 1060 ) } Cariñosa.
- Adam cömert.
- Es generoso.
Bay Gargery, siz ve Bayan Gargery, Pip'in buraya gelmesine izin vererek oldukça çömert davrandınız.
Sr. Gargery, usted y la Sra. Gargery han sido muy generosos permitiendo a Pip venir aquí.