English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Dinner

Dinner tradutor Espanhol

82 parallel translation
San Bernadino'da Dinner Bell lokantasında durdum.
Paré en San Bernadino al restaurante Bell Diner.
"Yemeğe gelen adam" filminde oynadı.
Actuó en "The Man Who Came To Dinner".
Uh, did somebody ring the dinner bell up here?
¿ Eh, alguien sonó la campana para comer o qué?
İlk kitabınız, Wives For Dinner'a bayıldım.
Me fascina tu primer libro, Esposas para la cena.
Jimmy Durante, Yemeğe Gelen Adam filminde.
Jimmy Durante en The Man Who Came to Dinner.
# All you do is make yourself a TV dinner
Pegar la cara contra la pantalla
Guess Who's Coming to Dinner!
Adivina quién viene esta noche.
O zaman doğru düzgün oynayın ya da Westport Restonranındaki "Boynuzunla Uçur Beni" şovuna geri dönersiniz.
¡ Hazlo bien o regresarás a Come Blow Your Horn en el teatro Westport Dinner!
İki blok aşağıdaki'Cosmic Dinner'a git. Orada sana istediğin kadar Belçika Waffle'ı yaparlar.
Vete al restaurante Cosmic, dos manzanas calle abajo y te darán todos los barquillos belgas que quieras.
Yemek pek umrumuzda değil, aslında.
It's not a question of dinner.
"Beklenmedik Misafir" deki Sidney Poitier gibi karşımıza geldi.
Entonces el vino como Sidney Poitier en "Guess who's Coming to Dinner".
Ben de Duke'le beraber "My Dinner with Andre." de gerilmiştim.
Exactamente lo mismo opinamos Duke y yo de "Mi cena con Andre".
Söyle Terrance biraz Kroff Dinner yapmıştım, biraz ister misin?
Terrance, justo estaba por hacer un poco de comida Kroff.
Kereste Phillip beni korkuttun, bu halde asla Kroff Dinnerımı yiyemem.
Ah del bardo Phillip, a este ritmo nunca comeré mi comida Kroff. - ¡ Oh, por Dios!
Terrance, eğer İran'da ölürsem lütfen cesedimi Kanada'ya getir ve beni Kroff Dinner kutusu ile toprağa göm.
Terrance, si muero en Irán, devuelve mi cuerpo a Canadá y entiérrame en una caja con un lado de comida Kroff.
Kanada'yı Türkler istila ederken burada böylece oturup Kroff Dinner yiyemeyiz.
Bueno, no podemos quedarnos aquí comiendo Kroff y dejar que Canadá sea conquistada por turcos.
Adı "The Dinner Party."
Se llama "The Dinner Party".
HELEN'İN LOKANTASI Güzel Ev Yemekleri Hoşgeldiniz
"Helen's Dinner" Un buen lugar de comida casera
Helen'in Lokantası.
Helen's Dinner
Para biriktirmek ve hemşirelik okuluna gitmek için lokantada çalışıyorum.
... estoy trabajando en Helen's Dinner para ahorrar el dinero suficiente... para poder ir a estudiar enfermería
Get a hotel, let's go to dinner.
"Iremos a un hotel, iremos a cenar..."
All right, I'll just meet you there at dinner.
Está bien, los veré en la cena.
Üç yıl önce iptal edilen o dizideydin. O kız ve adamlaydın. Dinner'da.
Estuviste en aquel "Sit-Com" que fue cancelado hace como tres años, con el tipo aquel y la muchacha
Tamam. Luke'un restoranında.
Luke's Dinner. está en la plaza del pueblo.
Ba lcony Dinner tiyatrosu, Little Rock.
- Sala Balcony, Little Rock. - Se fueron de la ciudad.
- Dinner Ladies'dekilerden oluşan. - Anlıyorum.
Oh, ok.
Doğum partnerin var mı? Ya da Dinner Ladies'dekilerden oluşan otobüs kuyruğu kılıklı sigara içen adamın yerini alacak biri?
¿ Así que conseguiste un compañero de parto o algo que esté parado, fumando como un autobus en una reunión de chicas?
"Tren Yolları Restorasyon Derneği Akşam Yemeği" Haziran... 17... 2004.
Railway Restoration Society Dinner, junio... 17... 2004.
Restoran da dekorasyon mağazası mı olacak?
¿ El dinner en una casa y un jardín?
- Restoranda kendini öldürüyorsun. Gece gündüz ayaktasın. Neden?
- Te matas en el dinner, de pie día y noche. ¿ Por qué?
Sen restoranı bırakamazsın, Debbie.
No puedes irte del dinner, Debbie.
Restoran bizzat sensin.
Tu eres el dinner.
Yeleğimi ve tshirtlerimi müzeye bağışlıyorum. Hoşça kal Liberty Diner. Merhaba özgürlük.
Voy a donar mi delantal y mi camiseta al Smithsonian, y.. hasta la vista Liberty Dinner, y... hola Libertad.
Diner's Club mı?
¿ Dinner's Club?
Teşekkürler, Diner's Club.
Gracias, Dinner's Club.
- Dinner, neden bu kadar uzun sürdü?
- ¿ Por qué tarda tanto la cena?
Aile yemekleri, Family dinner
Cena familiar.
Sabah saat 8.00 de benimle restorantta buluşmanı istiyorum. Ve hayırı cevap olarak kabul etmiyorum.
Quiero que vengas mañana por la mañana en el Dinner, y no acepto no como respuesta.
Önümüzdeki ay Dinner-Theater yapımcılığın çektiği Costa Mesa'da gösterime girecek "Salesman" filminde Willy rolündeyim.
Soy Willy en una producción de cena con espectáculo del "Viajante" en Costa Mesa el mes que viene.
- Chackbay Lokantası.
A Chackbay Dinner.
# Yemek ve şarap! Cumartesinin kızları.
# Dinner and wine Saturday girls
Dinle, 20 dakika içinde Royal Diner'da buluşalım.
Escucha, encontrémonos en Royal Dinner en 20 minutos.
Birisi teşhircilikten diğeri ise cumartesi akşamı Dinner Key'deki konserinde küfürlü konuşmasından dolayı.
una por exhibicionismo y otra por emplear vocabulario obsceno durante su actuación el sábado por la noche.
Stateside Dinner'da köfte ekmeğe ne dersin?
¿ Cena americana, emparedado de carne?
Party Down Season 01 Episode 04
Party Down s01e04 Investors Dinner
Dinner and wine Saturdays Girls
Cena y vino sábados Chicas
Düdük makarna yemek gibiydi.
Sabía a Kraft Dinner.
KARL'IN KROFF DINNER YERİ 16 : 36 Ee, Scott burada buluşacağımızı söylemişti ama ortalarda yok.
Scott dijo de vernos aquí, pero no aparece.
Bu akşamki tercihim Dinner's. Sanmıyorum.
La cena es de mí elección esta noche.
"Yemeğe, eve geliyor musun?"
* Getting glammed up and sitting on the fence now * Home for dinner
- Bölüm 2 Da Doggone Daddy-Daughter Dinner Dance Çeviri :
Faciones negras esta aqui

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]