English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Distribütör

Distribütör tradutor Espanhol

54 parallel translation
Pekâlâ bunu söylemekten nefret ediyorum, ama distribütör kapağı gitmiş.
Vaya, vaya. Odio decirte esto, pero no está el rotor.
- Distribütör kapağı.
- El rotor.
Elektrik yok, distribütör kapağı gitmiş, şimdi de bu.
No hay electricidad, no está el rotor, y ahora esto.
Peder distribütör kapağını aldı da ondan.
Porque el reverendo se llevó la tapa del distribuidor.
Distribütör kapağını vermezsen geriye yürüyerek dönecekler.
Se marcharán a pie si no me da el repuesto.
O distribütör kapağını istiyorum.
Quiero ese repuesto.
Adam distribütör kapağını...
Tiene la tapa del distr...
Ha bir de mümkünse, şu distribütör kapağını getirin bana.
Y déme esa tapa de distribuidor, si es tan amable.
Distribütör kapağı elinde olan birini kovamazsın.
No despedirá al poseedor de la tapa del distribuidor.
- Süper retometrik distribütör. Jet-enjeksiyon katsayısını 1.000'e, korradial etkiyi de yüzde 112'ye yükseltiyor.
- Este pequeño distribuidor dispara la inyección y aumenta el efecto corradial en un ¡ 119 por ciento!
Taşıma ücretini Riggins Distribütör'den alıyoruz.
Recogemos la carga en Distribuciones Riggins.
Bu binayı satın alabilirdim, boya işi yapabilirdim Belki bir distribütör olurdum
Podria compra este edificio, hacer algunos negocios tal vez volverme un distribuidor
Distribütör platinlerini takacağım, sonra da Firebird'i hallederim.
Sí. Le cambio las bugías y después voy con el Firebird.
Distribütör kapağımı çalmak kirli bir numaraydı.
No estuvo bien robar mi distribuidor.
Kıvılcım yapsın diye distribütör kapağından benzin deposuna tel çektim.
Pasé un cable del distribuidor al depósito de gasolina.
- Distribütör başlığı.
- El distribuidor.
- Distribütör başlığı.
- Es el distribuidor.
- Bir distribütör.
- Un distribuidor.
Evet doğru. Sıradan, basit bir distribütör.
Sí, un simple, económico distribuidor, común y corriente.
İşte distribütör.
Un distribuidor.
Kocası sinema işini kaybedip, siz ne diyorsunuz distribütör kadın ile kaçtıktan sonra
Saben, no existe una razon medica. Desde que su marido perdio el teatro y se escapo con esa chica del cine, como se dice? Distribuidora.
Distribütör çalışmıyor.
Anda fallando del distribuidor.
Distribütör kapağı.
Quitémoslo.
Distribütör kapağıyla oyna.
Mueve la tapa del distribuidor.
Hayır, teşekkürler. Distribütör kapağında ufak bir sorun var.
No gracias, es sólo la tapa de distribución.
Josh'un kullanabilmesi için gereken tek şey yeni bir distribütör kapağı. Evet.
Necesito la nueva tapa del distribuidor que fue a buscar Josh.
Ve görünüşe bakılırsa distribütör kapağın biraz gevşemiş.
Parece que la tapa de tu distribuidor está un poco suelta.
Roman Munich'teyken hâlâ çalışıyordu çünkü distribütör Roman'ı oraya gidip birkaç içki içmeye ikna etmişti aynı zamanda da Hurrlcane hakkında konuşacaklardı.
Roman seguía trabajando cuando estaba en Munich, porque el distribuidor convenció a Roman de ir allá para pasar la noche tomándose unos tragos mientras hablaban de Hurricane.
Distribütör başlığı mı?
¿ La tapa del distribuidor?
Distribütör başlığı ile beysbol başlığını ayırt edemem.
No distinguiría una tapa de distribuidor de una gorra de baseball.
Hurdalıktan başka bir distribütör almamız gerekebilir.
Quizá necesite cambiar el distribuidor.
- bujiler ve distribütör kapakları.
- Bujías, unidades de distribución...
Sana yeni bir distribütör lazım anlaşılan.
Parece que necesitas un distribuidor nuevo.
Fiona, duydum ki Michael'ın distribütör ölmüş.
Fiona, he oido que el distribuidor de Michael está estropeado.
Distribütör kapağı gevşek. Eninde sonunda değiştirmen gerek.
La tapa del distribuidor está suelta, debe ser remplazada.
Ama bizim distribütör aradı, ayrılmak zorundayız o yüzden.
Pero nuestro distribuidor llamó y nos pusimos a correr.
Distribütör bozuksa araba çalışmaz.
Si el distribuidor está roto, el auto no arrancará.
- Distribütör bu mu?
- ¿ Este es el distribuidor?
Arabayla götürüp, evden uzakta bir yerde teslim edecektim ama anlaşılan distribütör kapağını almışsın.
Iba a llevarlo mas lejos de casa pero parece que se han llevado la tapa del distribuidor
Distribütör gibi bir şeysin o zaman.
Entonces, eres una especie de distribuidor.
Distribütör kapağı uymadı.
La cubierta del distribuidor no encajó
Kayıp distribütör kapağı için, dışarıdaki enkaza bakmalıyım.
Tengo que revisar los restos fuera de las puertas del campamento.
Fren pedalına dokunma. Cyril ben adamı halledeceğim. Sen de kamyonun distribütör kapağını alacaksın, tamam mı?
Cyril, voy a eliminar al guardia, tu vas quitar la tapa de la distribución del camión, lo pillas?
Cyril, distribütör kapağını görebilir miyim?
Cyril, puedo ver la tapa de la distribución?
Şimdi lütfen bana distribütör kapağımı geri verebilir misin?
Ahora, ¿ podrías, por favor, devolverme la tapa del distribuidor?
Kendi distribütör ağı var.
Posee una cadena de distribuidores.
- Distribütör.
- Un distribuidor
Distribütor parçalanmış.
El distribuidor está hecho pedazos.
Gerçekten, daha geçen hafta ona yeni distribütor koydum.
En serio, hace solo una semana que le puse el distribuidor nuevo.
- 6 distribütör kapağına ihtiyacım var.
¿ Dónde está Ben?
Ray, distribütör kapağı olmadan bir yere gidemezler, yani...
Buena idea, eso nos dará algo que hacer mientras nos sentamos aquí esperando a que esos tíos conduzcan hasta aquí y nos maten. Ray, no van a conducir a ningún sitio sin la tapa de la distribución, así que...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]