English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Donaldson

Donaldson tradutor Espanhol

255 parallel translation
Şerif Donaldson!
¡ Vaya! ¡ Si es el marshall Donaldson!
Bana çavuşumu bul.
Vaya a buscar al sargento Donaldson.
Adı Donaldson.
Está ahí dentro.
Donaldson, karargaha git ve onlara bize bir tanksavar göndermelerini söyle.
- Que el cuartel general envíe un anticarro.
- Donaldson, tanksavardan ne haber?
¿ Qué pasa con el anticarro?
Bay Donaldson, gel içeride bekle.
Sr. Donaldson, venga a esperar dentro.
Yeri gelmişken, Bay Donaldson, geçimin için ne yapıyorsun?
Por cierto, Sr. Donaldson, ¿ a qué se dedica? - ¿ En qué trabaja?
Aristoteles'i okudun mu, Bay Donaldson?
¿ Ha leído Aristóteles, Sr. Donaldson?
Beni anlıyor musun, Bay Donaldson?
¿ Me sigue, Sr. Donaldson?
Buyurun, Bay Donaldson.
Sírvase, Sr. Donaldson.
Ve biz onu bitireceğiz. Her damlasını, Bay Donaldson.
Tenemos que acabarla... hasta la última gota, Sr. Donaldson.
Seni öldürebilirdim, Bay Donaldson, ve kazasız belasız kurtulabilirdim.
Podría dispararle y salir libre de culpa.
Bir yıl, Bay Donaldson, bitmez tükenmez, uzun bir zaman.
Un año, Sr. Donaldson. Un tiempo largo e interminable.
Socrates'in, Bay Donaldson, ölümle karşı karşıya olan bilge birinin söylemek zorunda olduğu şeye kulak ver,
Sócrates, Sr. Donaldson. Escuche lo que tenía que decir un sabio frente a la muerte.
Şarap, Bay Donaldson. Şarap.
El vino, Sr. Donaldson.
Ona her ne olursa vereceğini söylemiştin, Donaldson.
Dijo que daría cualquier cosa por ella.
Sana söylüyorum, Donaldson, başka mahkumlara söylediklerimi,
Le digo a Vd. lo que les he dicho a otros condenados.
Sevgili Donaldson, üzgünüm ama yardımcı olamam.
Mi querido Donaldson, lo siento pero... no puedo hacer nada por usted.
Donaldson ne yapacaktı?
¿ Qué va a hacer Donaldson?
- Donaldson'un çiftliğine gidiyoruz.
- A la hacienda de Donaldson.
Donaldson'un derisini bizzat yüzmek istiyorum. Bu kolay olmayacak.
Quiero la piel de Donaldson.
Bay Donaldson! Bay Donaldson!
¡ Los sureños, los sureños!
Ama siz Donaldson'u tanıyor musunuz? - Görmedim.
¿ Ustedes dos conocen a ese Donaldson?
Yeterince şansın varmış, Donaldson.
Escapó con suerte, Donaldson.
Teşekkürler, Donaldson, çok değerli bilgilerdi.
Gracias, Donaldson, es una información valiosa.
Şaşılacak şey, Donaldson karşısında hata yapan ölüyor.
Es increíble, fallar con Donaldson y morir.
Donaldson'un dostu Yellowstone'a yeni bir banka açıyor.
Un amigo de Donaldson establece... un nuevo Banco en Yellowstone.
Buradan doğru Donaldson'un çiftliğine gitti.
Fue directo a la casa de Donaldson.
Hadi bakalım, Donaldson'un şerefine içelim.
Muchachos, bebamos, ha pagado Donaldson.
Bana Donaldson'nun Metallerin kristal yapısı ve Wilson'un Metal Yorulma ve Gerilme Mühendisliğini getirin.
Tráeme "Estructura cristalina de los metales no férricos" y "Desgaste del metal en ingeniería".
- İsmim Abel Donaldson.
- Me llamo Abel Donaldson.
Donaldson, birden fazla tecavüz.
Donaldson, violación múltiple.
Ve Donaldson, iade edilebilir.
Y Donaldson, extraditado.
Ben şef Donaldson.
Soy el jefe Donaldson.
Koca kıç Barclay Donaldson. O saldırdı diyorum.
Ese seboso de Barclay Donaldson se abalanzó sobre nosotros.
Mr. Donaldson.
Sr. Donaldson.
Donaldson, 1932 doğumluyum, 12 yıl paraşütçülük yaptım, 3 görevde sizinle çalıştım.
Donalson, Señor. Nacido en 1932, 12 años con los Para.
Donaldson'ın sınıfına gitmiyorsun. Hakiketn sıkıcıdır.
El camino de Donaldson es aburrido.
Ellen Donaldson 5 numarada.
Ellen Donaldson es el número cinco.
Hemşire Donaldson'a bakması için birini gönderseniz iyi olur.
Es mejor que enviar a alguien para cuidar de la enfermera Donaldson.
Melissa Donaldson, WCDM, Pentagon'dan bildiriyor.
Melissa Donaldson, WCDM, en el Pentágono.
Jim Miller ve Suzi Donaldson daha gelmedi ve çok endişeliyim.
Jim Miller y Suzi Donaldson no han aparecido y estoy muy preocupado.
Yat Komisyoncusu Donaldson.
Vendedor de yates Donaldson.
Donaldson!
¡ Donaldson!
Mike Donaldson, People Magazine.
Mike Donaldson, de la revista People.
Sanırım George bunların hiçbirinden hoşlanmazdı, Bay Donaldson.
No creo que a George le gustara esto, Sr. Donaldson.
Şimdi Donaldson'a dönüyorsunuz.
Ahora toca Donaldson.
Donaldson benim dostum.
Donaldson es mi amigo.
Merhaba, Donaldson.
Hola, Donaldson.
Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.
Marcel Agnes Bernstein, Lewis Anona Rudd... John Malcolm Kerr... Nigel Sinclair Robinson...
Umarım sosyal bir mesaj aramıyorsunuzdur, Bay Donaldson çünkü bulamazsınız. Evet.
Si, bueno...
donald 209

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]