Eff tradutor Espanhol
106 parallel translation
Alo. Saygıdeğer eff... Saygıdeğer efendim?
Hola, Su Santi... ¿ Su "Santitud"?
En önemlisi EPH-3,... yada "eff" - 3 dediğimiz madde,... sadece tarayıcı deneklerde bulunan moleküler elementler tarafından elektronik sensor ile tetiklenene kadar pasif kalıyor.
-... lo más importante del EPH-3, o como lo llamamos eff-3, permanece inactivo hasta que el sensor eléctrico se active. Al interactuar con estructuras moleculares solo en exploradores.
Yavaş ol, Eff.
Tranquilo, Eff.
O senin değil.O hiç bi zaman birine ait olamıyacak.
Él no es tuyo, Eff. Él nunca ha sido de nadie.
Oh, Eff, bunun istikametimizle alakası yok.
Ah, Effy, no es el lugar de destino.
Hadi, Ef.klübe gidiyorz. sen, ben ve babam.
Vamos, Eff. Vamos de discoteca. Tú, yo y mi padre.
otur bakalım, Ef.
Sientate, Eff.
You know, something that's much more than just a dummy front... such as the EFF.
Tú sabes, algo que es mucho más que sólo un frente maniquí... tales como el FEP.
Adım Ajan Eff, Ajan Jay'in yeni ortağıyım. Κime bakıyorsunuz?
Soy el agente Eff, el nuevo compañero del agente Jay. ¿ Qué miran?
Çeviri :
eff Dunham - Una Chispa de Locura
Eff...
Eff...
Effy! Effy!
¡ Eff... y!
Eff?
¿ Eff?
Uzatma, Eff.
Déjalo, Eff.
Nereye gidiyoruz, Eff?
¿ Adónde vamos, Eff?
Eff mi?
¿ Eff?
Evet. Nereye gidiyoruz, Eff?
Sí. ¿ Adónde vamos, Eff?
Salata. Eff!
Ensalada. ¡ Eff!
Çok güzel, Eff!
¡ Esto en genial, Eff!
Kağıt peçeten var mı, Eff?
¿ Tienes papel, Eff?
Eff.
Eff.
"ah," "kuh," "ay," "eff"'e ihtiyacım var
"eh", "oh", "ah", "kuh", "ay", "eff".
Tamam. Şimdi sadece "eff," "uh," ve "kuh" a ihtiyacım var
Vale, ahora todo lo que falta es "eff", "uh", y "kuh".
Selam ben Jeff Goldblum.
Soy Jeff Goldblum. OBLEAS DEJ EFF GOLDBLUM
- Aşna fişne ne demek, Eff?
¿ Qué es "surf" y "turf", Eff?
Vay canına! Bu okul epey hareketli geçecek, Eff!
¡ Nos los pasaremos genial en este colegio, Eff!
Kimden nefret ediyorum, Eff?
¿ A quién odio, Eff?
Tarif edilemezin anlamı ne, Eff?
¿ Qué significa inexplicable, Eff?
Sence benimle aşna fişne yapar mı Eff?
¿ Crees que él tendría "surf and turf" conmigo Eff?
Öyle değil mi, Eff?
¿ No crees, Eff?
- Sonra ne yapmıştık, Eff?
Entonces, ¿ qué hicimos, Eff?
Parka çocukları bulmaya gittik, sonra cips aldık ya da başka bir şeydi. Hangisiydi, Eff?
- O fuimos al parque para encontrar los chicos y entonces cogimos patatilla, o por la otra parte. ¿ Cual era, Eff?
Öyle demek istemediler, Eff.
Ellos no querían, Eff.
Kahretsin, Eff.
Maldicelo, Eff.
Eff, ağlama.
Eff, no llores.
Sen, Eff, Emily ve Naomi.
A Eff, Emily, Naomi y a ti.
Evet, gönüllü çalıştığın iş hakkında Eff.
Si, ya sabes Effy, tu trabajo de misionera.
Hadi, Eff. Pijamalar.
Vamos, Eff, pijamas.
- Eff... - Siktir git!
Eff... ¡ Vete a la mierda!
Biz eve gidiyoruz, Eff.
Nos vamos a casa, Eff.
Hakkımda bilmediğin bir sürü şey var, Eff.
Hay muchas cosas que tu no sabres sobre mi, Eff.
O senin değil, Eff.
El no es tuyo, Eff.
- İstediğin o değil, Eff. - Kapa çeneni.
Él no es él que tú quieres, Eff.
Ama yeterince çaba göstermiyorsun, Eff.
Pero tu no haces el suficiente esfuerzo, Eff.
Biraz ot aldık, değil mi, Eff?
Hemos ido a comprar algunos skunky, ¿ verdad, Eff?
Evet. Irn-Bru, verir misin, Eff?
Sep. ¿ Eff, me echas un trago de eso, porfa?
Sen Eff'i istiyorsun... O da...
Tú quieres a Eff... y ella no es...
Hadi Ef, diskoya gidiyoruz.
Vamos, Eff. Vamos al club.
Otur bakalım, Ef.
Sientate, Eff.
- Öyle yapmak istemediler, Eff.
- No pretenden hacer eso, Eff.
Eff gerçekten öyle.
Eff está un poco ida