Entonces tradutor Espanhol
339,891 parallel translation
- Yani burada put gibi oturmam mı bekliyorsunuz?
¿ Entonces debo quedarme aquí con los brazos cruzados?
- Pekala o halde, neden çarşafı kaldırıp bir göz atmıyoruz? Hayır, hayır.
¿ Entonces por qué no bajamos la sábana y echamos un vistazo?
Peki şimdi ne yapacağız...
¿ Entonces qué diablos vamos a...?
- Kira'yı gözetim altından kurtarabilirsen sizi bugün götürebilirim.
Si alejas a Kira de su vigilancia, entonces puedo sacarte hoy.
O halde çalışmamıza geri döneriz.
Bien, entonces trabajaremos.
O halde ayrıca biliyorsunuz ki amniyolar, enfeksiyonu kontrol etmek içindir.
Entonces también sabe que es para buscar infecciones.
Çünkü herhangi biri laboratuvara numunesini gönderebilirse herkes sistemde hile yapmanın yolunu bulabilir.
Porque si alguien pudiera enviar sus muestras al laboratorio, entonces cualquiera averiguaría cómo engañar al sistema.
Ama sonra...
Y entonces...
Yani hayaları duruyor.
Entonces ¿ con bolas?
Saksıyı çalıştırmaya başladın.
Entonces, ahora eres listo, ¿ no?
Şimdi bunun da yarısı.
Entonces, media de esta.
Cuma olur, pazartesi olur, her neyse...
Entonces, quizá el viernes, o el lunes, cuando sea...
Peki ne yapmak lazım?
Entonces ¿ qué hacemos?
- Yani...
- Entonces...
Sonra ne yaptın?
Entonces ¿ qué hiciste?
Yani Portugalov'u devreden çıkardın?
Entonces ¿ dejaste de lado a Portugalov?
- Yani üstün Yuri miydi?
Entonces ¿ le informabas a Yuri?
Peki o nasıl hayatta kalabilmiş?
Entonces ¿ por qué sobrevivió?
Yani sistemi aşmak için kendi geliştirdiğin bilimi kullanmak yerine
Entonces, en lugar de usar la ciencia, la ciencia que desarrollaste para evadir al sistema,
A numunesi pozitif çıkarsa B analiz ediliyor.
Si una muestra A da positivo, entonces se analiza la B.
B şişelerindeki idrar takas edildikten sonra
Entonces, las muestras B ya tenían la nueva orina.
Hayatından endişe ettiği için Rusya'dan kaçtığını söyledi.
Desde entonces, huyó de Rusia porque dijo temer por su vida.
O hâlde sonuçtan endişe ettiklerinde bankada doğru profili buluyor, sonra da onu alıp analiz mi ediyorlarmış?
Entonces, si están preocupados por eso, encuentran el perfil correcto en el banco, lo sacan de allí, y ¿ hacen el análisis con esa muestra?
Kovuldu, bir şekilde ABD'ye gitti, orada hikâyesini New York Times'a taşıdı.
Entonces lo despidieron, y luego, de alguna forma, aparece en EE.UU., donde posteriormente llevó su historia al New York Times.
Yani numunelerin takas edilmesi, yok edilmesi, hepsi yalan mı?
Entonces, el intercambio de orina, la destrucción de muestras, ¿ todo fue una farsa?
Sonra gerçek.
Entonces... la verdad.
Sonra gözlerimi açtığımda Keşişler buradaydı... -... ve hep buradaydılar.
Y entonces me desperté y los monjes estaban aquí, y siempre habían estado aquí.
Çünkü Keşişlere yardım ediyorsan onları hiçbir şey durduramaz.
Porque si estás ayudando a los monjes, entonces nada los detendrá.
O zaman bize niye katlanıyorsun ki?
¿ Por qué nos soportas entonces?
Yani benden hoşlandın.
Entonces te gusto.
Kör olduğunu düşmanlarının bilmesini istemiyorsun tamam.
Entonces, está ciego y no quiere que sus enemigos se enteren.
Demek eğitmenin bir bilgisayar simülasyonu yaptı.
Entonces... tu tutor puso a funcionar una simulación por computadora.
O kadar da kaçık değilmişim yani.
- No tan loca, entonces.
Demek bu bilgisayar simülasyonu olayı...
Entonces este sueño simulado por computadora...
- Bu yüzden?
¿ Entonces?
Yani yaptığı şey Albayım... -... bize bir mesaj vermek.
Entonces, lo que está haciendo, Coronel, es enviarnos un mensaje.
- Kumda bir sınır çizdiğimi de biliyorsundur o zaman ve sınırın öteki tarafında ben varım. - Beni o tarafta tutmak yararınıza olur.
Entonces sabrán que hay una línea en la arena y que yo soy el hombre que está del otro lado y querrán dejarme donde estoy.
O halde gücümüzü gösteririz.
Entonces demostraremos fuerza.
- Kurtarsanıza hadi.
- Sálvennos, entonces.
- O zaman sorun kim?
- ¿ Entonces quién es el problema?
Pekala, onları kör ettik şimdi.
Bien, entonces los cegamos.
İki dakika süre tanıyalım, sonra içeri gireriz.
Le damos dos minutos y entonces entramos. ¿ De acuerdo?
- Kapatın o zaman.
- Apágalo, entonces.
Sadece o zaman bağlantı kurulabilir.
Solo entonces se puede formar el enlace.
O halde sizden yardım talep ediyorum.
Entonces, les estoy pidiendo ayuda.
Sen de benle takıl, oğlanlar gecesi yapalım.
Entonces, pasa el rato conmigo y tendremos una noche de chicos.
Sen beni x özleyeceksen ben seni x artı bir özleyeceğim.
Bueno, si X es igual a la cantidad que me extrañarás, entonces te extrañaré X + 1.
O zaman bu kadar kıyafet fazla olmuş olabilir.
Entonces esto probablemente sea mucha ropa.
Yani anlayacağın...
Entonces...
Eğer KGB...
Creo que ahora los llamamos FSB... están en el laboratorio, Entonces, si la KGB...
6 haftadır burdayım dedin, bunca zamandır neredeydin?
¿ Qué has estado haciendo desde entonces?