Familia tradutor Espanhol
101,783 parallel translation
Yeğenin dışında, sen veya ailenden kimse umrumda bile değil.
Menos tu sobrina, me importáis un bledo tú o alguien más de tu familia.
Tecrübelerimden, hayatta kalmanın bedeliyle geldiğini öğrendim. Tıpkı aşk ve aile ve diğer her şey gibi.
en mi experiencia, he aprendido que la supervivencia tiene un precio, como el amor o la familia y básicamente nada más.
Aile reisi olarak, ailen lehine en doğru kararı vereceğinden eminim.
Como patriarca, estoy seguro de que tomarás la decisión correcta en el nombre de tu familia.
Malesef, Vincent'a ihanet edersem cadılar meclisi aileme savaş ilan eder.
Desafortunadamente, si traiciono a Vincent los aquelarres declararán la guerra a mi familia.
Vincent şimdi, Marcel sonra... Ve ailen bağışlanacak.
Vincent ahora, Marcel luego, y tu familia será perdonada.
Ailemi aldı, karımı aldı.
Se llevó a mi familia, se llevó a mi mujer.
Vincent ve Marcel ne olursa olsun bizim olacak. Ama bizi daha fazla aşağılarsan bütün aileni alırız.
Vincent y Marcel serán nuestros cueste lo que cueste, pero si nos insultas más, nos llevaremos a tu familia entera.
Şimdi bizi sevseniz de sevmeseniz de ailem, bu belayı New Orleans'tan kaldırmak için elinden gelen her şeyi yapacak.
Tanto si nos depreciáis como si no, mi familia hará todo lo que esté en su poder... para acabar con esta calamidad de Nueva Orleans.
Büyük mutlu bir aile...
Una gran y feliz familia.
Bir düğünde bütün ailem hepsi öldü.
El banquete de boda, mi familia entera... todos muertos.
Ailende bunun pek umulmadık olmadığını hissetmeye başladım.
Tengo la sensación de que es algo normal en tu familia.
Seni ve aileni on kez öldürmeye yetecek kadar.
Lo suficiente para matarte a ti y a toda tu familia diez veces.
Kemik koruyucusu olarak görevlendirilmişler.
Confiaron para ser los guardianes de un hueso, como la familia de Hayley.
- New Orleans cadıları üç asırdır ailemden nefret ediyor.
- Las brujas de New Orleans. han odiado a mi familia durante tres siglos.
Her zaman bir bakıma aileni korumaya çalışıyorsun.
Pero, mira, siempre juegas la misma carta para proteger a tu familia.
- Ailesi bunu durdurmalıydı.
Su familia debería haberla parado.
Kayıtları inceledim ve bir soy ismi buldum. "Del Roble."
He estudiado los registros, y tengo el nombre de una familia...
Soy on yıl önce bitiyor ve Lockwood kayıtlarına göre o aileden birisi bu gizemli kemiklerden biriyle gömülüyor.
Del Robles. La línea de sangre terminó hace diez años, y de acuerdo con los registros Lockwood, alguien de esa familia está enterrado con uno de esos huesos místico.
Hope ailesine yeni kavuştu ve sana ihtiyacı var.
Bueno, Hope acaba de recuperar a su familia y te necesita.
Şikago'daki ailesini de yanına alıp bankadan çektiği sekiz milyon dolarla Güney Missouri'ye taşındı.
Arrancó a su familia de Chicago y $ 8 millones del banco, y se llevó todo al sur de Misuri.
Sherman her şeyi yakınca senin ve benim ailem garibanlıkta eşit oldu.
Sherman lo quema todo, y tu familia y la mía se encuentran en igualdad en la miseria.
Beni ve ailemi koruması için.
Se supone que para protegerme a mí y a mi familia.
Amcan Phineas'la tatil yapacağız.
Toda la familia. Tendremos unas vacaciones con el tío Phineas.
Olmaz, sakın çıkma.
Tengo que encontrar a mi familia. No, de ninguna forma.
- Ignacio, ailemin başı belada, yardım edin.
- Ignacio, mi familia tiene problemas. Tienes que ayudar.
Dışarıda tüm ailesinini kaybetmek üzere olan küçük bir kız var.
Hay una pequeña ahí que está a punto de perder a toda su familia.
Burada ailemin önünde?
¿ Delante de mi familia?
Ve tüm bu ölü insanlar, yani, biliyorsun, bu kadar da arkadaşları ve ailesi vardı...
Y toda esa gente muerta, bueno, ya sabes, tenía amigos y familia también, así que...
Ah. Ben kolonicilerin bir sürü arkadaş veya aile olduğunu söyleyebilirim kim çobanlar olarak burada çalışıyorlardı.
Yo diría que mucho de los colonos tenían amigos o familia que estaban trabajando aquí como guías.
Bu sır kaç yıldır nesilden nesle aktarılıyor. Kaç yıl tam bilmiyorum.
El secreto ha estado en la familia desde... no sé cuándo.
Bunu doktor olarak değil ailenin dostu olarak soruyorum.
No te lo pregunto como doctor, sino como un amigo de tu familia.
Aile başı bir somun.
Una carga por familia. Avancen.
İlerleyin. Aile başı bir somun.
Una carga por familia.
İşte onlar. Biraz zor verirler.
La familia de madre va a hacerlo.
Aile şirketleri iyi bir yıl geçirdi.
La firma de su familia tuvo un buen año.
Ailenizin gösterdiği içtenliğe ne kadar teşekkür etsem az. – Bizim için zevk. – Tren beklemez.
No puedo agradecer lo suficiente, la bienvenida que su familia me ha dado.
Ama Grossmann'ın ailesinin gölde bir evi var ve beni de davet ettiler, o yüzden...
Tal vez. Pero la familia de Grossman tiene una casa en el lago y fui invitado a acompañarlos.
Ailelerimiz bizi "Ölene kadar seninim." derken izledi.
Nuestra familia nos oyà ³ decir : "Hasta que la muerte nos separe".
Buraya ailemden kaçmak için geldiğimi az çok biliyorsun, değil mi?
Sabes que me mudà © aquà para escapar de mi familia,  ¿ verdad?
Daha düşük zekâlı adamlar ama aileye bağlı değiller. Seni ışık hızıyla geçip gidiyorlar! Sense elinde ciyaklayan bir yeni doğanla durmuş kendine "Ben buraya nasıl geldim?" diye soruyorsun.
Hombres de intelecto inferior, pero libres de familia, te pasarán a la velocidad de la luz y tú te quedas cargando a un recién nacido llorón, preguntándote
Büyük bir aile kur.
Ten una gran familia.
Bu dünyadaki tek büyük lütuf ailedir.
La única bendición en este mundo es la familia.
Ailemi hiç görmüyorum, bebeğimi hiç görmüyorum.
Nunca veo a mi familia, nunca veo a mi bebé.
Zavallı aile.
Esa pobre familia.
Evet, ailemle biraz zaman geçirmek istiyorum. Bazı iş fırsatları keşfedeceğim ve diğer hayalimin peşinden gideceğim.
Sí, quiero pasar tiempo con mi familia, explorar alguna oportunidad de negocio y también perseguir mi otro gran sueño.
Bu hikâyeyi ailemdeki herkes bilir.
Todos en mi familia conocen la historia.
Ben aile dostunuzum. O yüzden seni bizzat gelip görmek istedim ama bence iş arkadaşlarımdan biriyle çalışman daha münasip olur.
Yo soy un amigo de tu familia, así que, quería venir a verte personalmente, pero creo que sería más apropiado que trabajes con uno de mis colegas.
Ailemiz burada yaşıyor.
Es donde vive nuestra familia.
Donovan ailesine hoşgeldin.
Bienvenida a la familia Donovan.
Bu doğru değil.
- menos criar una familia. - Eso no es cierto.
Ailemde yaygın.
Se da en mi familia.