Filmi tradutor Espanhol
10,821 parallel translation
Evin garip korku filmi evleri gibi görünmüyor, ama o bir yolunu bulur.
Tu casa no parece salida de una rara película de terror pero él se adaptará.
Filmi çıkmadan önce nasıl biriydi biliyorsun.
Ya sabes cómo se pone antes de que se estrene una película.
Belki annem streç filmi yakmıştır.
Tal vez mama quemado alguna envoltura de plastico.
- O zaman belki yemekten sonra Hi Pointe'de oynayan filmi izlemeye gidebiliriz.
- Entonces, quizá después de cenar, podamos ir a ver qué echan en el Hi Pointe.
İki tane ben Bunuel filmi gibi konuşuyordu.
Mis dos yo hablando como en una película de Buñuel.
Tüm zamanların en iyi psikolojik gerilim filmi olarak kabul ediliyor.
Considerado uno de los más grandes thrillers psicológicos de todos los tiempos.
Sanki içinde Rogan filmi çektiğini sanıyorsun.
Es como una película de Seth Rogen ahí metida.
Merhaba, komşum lanet bir savaş filmi midir nedir ortalığı inletiyor.
Mi vecina tiene a todo volumen una película de guerra o algo.
All The President's Men filmi için iki biletim var.
Tengo dos entradas para una proyección de "All the President's Men".
Sinemada James Cameron'ın bir filmi vardı. Görkemli bir şeymiş gibi gözüken değeri görülmemiş bir klasik.
El cine está pasando una película de James Cameron, un clásico subestimado que auguraba la grandeza por venir,
Salon müdürü kendilerine yanlış kopyanın gönderildiğini söyledi. O nedenle "Piranha 2" yerine bu filmi gösteriyorlar.
El gerente dijo que enviaron la película incorrecta por error, así que están dando esta en vez de Piraña 2.
"Piranha 2" filmi, insanların doğal düzene müdahele etmelerinin bir sonucu olarak ekolojik düzenin bozulmasını, genetik olarak değiştirilmiş uçan bir etçil balık üzerinden bizlere anlatarak hikâyeye tanık olmamızı sağlıyor.
Piraña 2 es un manifiesto temprano que da testimonio de la destrucción ecológica causada por la interferencia del hombre, simbolizada en la película por los peces voladores modificados genéticamente.
Ama önce biraz çenemi kapatayım da sen filmi izle.
Pero debería callarme y dejar que disfrutes la película.
Filmi çok sevdi.
La película fue un gran éxito.
Göğüs filmi çekilsin!
¡ Que le repitan una radiografía del tórax!
Şangaylı Kadın filmi mi?
- ¿ La dama de Shanghai?
Secretariat filmi büyük bir anlaşma.
La película de Secretariat es muy importante.
- Hayır. Sen ölürsen filmi sensiz bitirebilmek için yüzünü tarayacağız.
- No, tonto, hay que escanear tu cara para poder terminar la película si mueres.
O filmi kendi müşterime ayarlamıştım.
¡ Yo armé esa película para mi cliente!
Filmi görmedim ama kadının çıplak olduğunu tahmin ediyorum. Durdurma kötü bir şey gibi duruyor Jake.
No he visto esa película pero supongo que aparece desnuda. "Una pausa" no suena bien, Jake.
İnternetteki bilgilere göre ilgilendiği şeyler ; kaymak terrier'i, Anlantic Şehri, 12 Yıllık Esaret filmi ve doğa.
Bien, según Internet, sus intereses son : el esquí, su terrier, Atlantic City, la película 12 años de esclavitud y la naturaleza.
Doğa olayı çok sıkıcı ve köle filmi de biraz şüpheli.
Obviamente la naturaleza es aburrida, y la película sobre la esclavitud es un poco fuerte.
Filmi değil. Teori.
No en la película Gravity, sino en teoría.
Çok fazla "Hollywood" filmi izliyorsun.
Tú miras demasiadas películas de Hollywood, babu.
David Lean'in yönettiği 1948 yapımı filmi izlemiş miydin?
¿ Alguna vez viste la versión fílmica de 1948, dirigida por David Lean?
Vincent Price filmi, beş harfli.
Una película de Vincent Price, cinco letras.
Fiyakalı bir Fransız filmi var.
Hacen una película pretenciosa francesa.
Filmi izlemek için değil, sersem... arkada saklanıp hippilere mısır atmak için.
No es para ver la película, tonta, sino para escondernos atrás y tirarles palomitas a los hipsters.
- Evet. Ne zaman macera filmi kahramanı olduk biz?
¿ Cuándo nos convertimos en héroes de acción?
- Kötü bilim kurgu filmi gibi geldi bana.
Suena como una mala película de ciencia ficción.
- Ya da harika bir bilim kurgu filmi.
O una buenísima.
Başka ne filmi istediğinizi tahmin edin.
Quería también otra película, ¿ se acuerda?
- Zombi filmi istemiyorum.
Nada de películas de zombis.
Popüler sinema filmi istemiyorum.
Nada de cosas comerciales.
- Sanat filmi?
¿ Cine de autor?
Ayrıca Kurosawa'nın nadir bulunan eski bir filmi var.
Esta es una antigua y poco conocida de Kurosawa. Para ti.
Bir sürü filmi izledim, bir sürü romanı okudum. Fakat bir türlü güzel bir konu bulamıyorum.
He visto películas, leído muchos libros pero no encuentro un buen tema.
Aileler de gösterime davet ediliyor. En iyi filmi seçecekler. Ve en iyi filmi yapana daha iyi yayınlanabilir bir film yapması için destekte bulunacaklar.
Los padres están invitados a las proyecciones y la película que más les guste recibe dinero para hacer algo mejor y más distribuible.
Bir Cafer Penahi filmi.
Una película de Jafar Panahi.
Bu, Çılgın Cuma filmi gibi oldu.
Esto es tan "Viernes de Locos".
Fakat daha iyisiydi çünkü bir filmi yaşamaya benziyordu.
Pero era mejor porque en realidad estabas... dentro de la película, ¿ Sabes?
"Yaratık" filmi gibi hissettirdiğini söylemiştim. Castle, kes şunu.
Te dije que esto se parecía a Alien.
Bu "Yaratık" filmi değil.
Castle, para.
Bu filmi binlerce defa izledim ama bu sefer niyeyse o an "Yuh ulan." oldum.
Y había visto esta peli mil veces. Pero por alguna razón ese momento me hizo decir ¡ joder!
- Ve güzel olmasını istiyoruz ve bol alkollü ve romantik. Tıpkı Nancy Meyers filmi gibi.
Y queremos que sea bonito y lujoso y romántico, como en una película de Nancy Meyers.
- Doğum işi, korku filmi gibi.
El parto es una película de terror.
Bir tane Samuel L. Jackson filmi izledim ve 3 yıl boyunca Kangol şapkası takmama yetti.
Una vez vi una película de Samuel L. Jackson y llevé un gorro Kangol durante tres años.
Bu tam bir korku filmi gibi... Testere 3
Esto es como una película de miedo..., Saw III.
Aynı bir Nancy Meyers filmi gibi yani.
Ya sabes, como una película de Nancy Meyers.
Ben de. Ve bu filmi kim yönetmeli biliyor musun?
Yo también. ¿ Sabes quién debería dirigir esa película?
Ama bu aksiyon filmi değil.
Pero no es una película de acción.