Fiyata tradutor Espanhol
1,140 parallel translation
Bu fiyata değmez.
Nada vale tanto.
Kelepir fiyata defalarca hasta inek satın almadın mı?
¿ Cuántas veces has comprado de ganga, una vaca enferma?
Fotoğrafçımız balayınız için uygun bir fiyata... bir hediyelik albüm hazırlamaktan mutluluk duyacaktır.
Por una modesta cantidad, nuestro fotógrafo estará encantado... de hacer un álbum de recuerdo de su luna de miel en el hotel.
Buralarda bu fiyata hiçbir şey bulamazsın.
No va a encontrar un trato igual en ningún otro sitio de la ciudad.
Çok kaliteli ve uygun fiyata satılık arabaların arasında yatacaksın.
Estarás rodeado de un catálogo de coches rebajados de la mejor calidad.
Sizin için çok uygun bir fiyata olur.
Puedo ofrecerte un precio realmente bajo.
Fahiş fiyata satılan arabaları crhrnnemr gönderiyoruz. Eski Arabalarda Uygun Fiyat'ta fahiş fiyatları çoktan geberttik.
Hemos acabado con ese maldito precio alto igual que volamos todos los precios altos aquí, en new deal coches usados.
Sumatra puro dış sargısı : Özel bir fiyata 100'lük kutularda. Tanesi 10 fenik. "
Hoja de Sumatra, este precio es una oferta especial, 100 por un cartón, 10 pfennigs.
İyi bir fiyata sattım.
He conseguido un buen dinero.
140 dolar gibi düşük bir fiyata size beşinci sıradan... dört bilet veririm.
Te daré 4 boletos en la quinta fila por el bajísimo precio de $ 140.
Pazarın vereceği fiyata ve karpuzların ne kadar olgun olduğuna bağlı.
Depende del valor de mercado y de cuán maduras estén las sandías.
Ondan sonra kendi başınasın. Uçurum ve kayalar da fiyata dahil.
Eso incluye los acantilados y las rocas.
Fiyata manzara ve doğal hayat eğlenceleri de dahildir.
El precio incluye la vista y la simpática vida silvestre.
Sana uygun fiyata vereceğim.
Te doy precio especial.
Uygun bir fiyata deneyeceğinden eminim.
De seguro se le puede tentar con una buena oferta.
Pamuğu belli bir fiyata ayıklarım sonra fiyatta anlaşırsak satın alırım.
Usted paga para que se lo limpie y si acordamos un precio se lo compro.
... renkli televizyonları, araba teypleri, telefonlar disko teçhizatları ve profesyonel ürünleri, çok fazla seçeneği ve seçme şansıyla çok ucuz fiyata.
Equipos de estéreo, equipos de video, tva color, estéreos, teléfonos... equipo para discotecas y productos profesionales. Además de una selección increíble de muestras en la tienda... todo con garantía y valuado al costo o debajo.
Mavnayı iyi fiyata alıyorsunuz.
- Le ha salido barata la barcaza.
"Swallow" gemisini iyi fiyata aldınız.
Ahora que compra el "Gaviota", las rentas se lo permitirán.
- Uygun fiyata Çin Beyazı.
- Nieve a un precio que te mueve.
Hill Valley'de daha iyi servis ile bu fiyata, daha iyi bir araba bulamazsınız.
No encontrarán un coche mejor... a un mejor precio y con mejor servicio en ningún lugar de Hill Valley.
Bu fiyata bir şey eklemek zorunda olmamalıyım.
No tengo que agregarle nada a ese precio.
Bankayı ve sigortayı dolandırmak ve bunun ardından bankanın büyük bir kısmını uygun fiyata alma şansımız olacak. Kontrol bize geçer.
Cuando empiece todo el lio... podremos comprar un buen lote de acciones... por la décima parte de su valor... y el control pasará a nosotros.
Ama mallarda % 50'lik bir indirim, aynı şekilde, fiyata da % 17 ve % 18'lik istiyorum.
Pero con una reducción de volumen del 50 por ciento y precios reducidos. Alrededor del 17 o 18 por ciento.
Ben bunu iyi bir fiyata aldım. Çok uygun.
A mí me hicieron un buen precio.
Deri koltuklar gibi, iki katı fiyata.
Es como los asientos de cuero : cuestan el doble.
Pekala, iyi bir fiyata aldık çünkü yangın gibi bir şey olmuş.
Oh, bueno, la conseguimos a buen precio porque tenía una parte quemada.
İyi fiyata satılması size yaradı.
Lo hizo bien, y consiguió un buen precio...
"Tanrının Zırhları"'nı Konttan istediği fiyata karşı kiralamaya razıyım.
No estoy listo para pedir prestada la Armadura del Dios.
Biraz meyvemsi ve fazla yoğun da değil ama bu fiyata daha iyisini bulamazsın.
Es un pelín afrutado le falta cuerpo pero por ese precio, es inmejorable.
Bence iyi bir fiyata aldık Nikki.
Conseguimos un buen precio.
Kendiminkini asla bu fiyata alamazdım.
Nunca tendré el mío si me pagas esto.
Yarı fiyata daha iyi bir grup bulurum.
Puedo conseguir algo mejor por la mitad de precio.
Üstelik daha da az fiyata.
Pero con un costo menor.
Film hakları rekor bir fiyata satıldı.
Los derechos cinematográficos se vendieron a precio récord.
Hoşlantının fiyata dahil olduğunu sanmıyorum.
No creo que el gusto tenga algo que ver.
İyi fiyata almıştım.
Lo conseguí por muy buen precio.
Kiliseye de mi bu fiyata verdin?
Eso no es lo que le cobrarías a la iglesia, no es cierto?
- İyi fiyata kiralayabiliriz.
No se preocupe que le vamos a sacar un buen precio.
Bennington fiyatları iki katına çıkarmamızı söylüyor... çünkü çeliği iki misli fiyata satıyorlar.
Bennington dice que tenemos que duplicar el precio Porque el acero nos costará el doble.
Ve birkaç ay sonra Patty ürünlerini satarken fiyata indirim yapabilecek.
Y después de unos meses vendiendo productos Patty, él sera capaz de abandonar su antiguo trabajo.
Kraliçe seçilen şanslı hanımı, yarı fiyata gömeceğiz.
Y para la afortunada chica que sea elegida reina, La sepultaremos a mitad de precio.
Özel bir markaya ait spatulayı perakende fiyata satın almak istiyorsanız nereye gitmeniz gerekir?
¿ Adónde va si quiere comprar paletas de marca por una fracción del precio de venta al público?
'Plots R Us.'Cüzi fiyata...
'Parcelas R Us': paz eterna...
Aslında, onu oldukça makul bir fiyata aldık.
La verdad es que nos salió a muy buen precio.
İstediği fiyata olmaz.
No por el precio que cobran.
Yarın ki benzin yarın ki fiyata.
Los combustibles del futuro a precios del futuro.
Bugün 295'in üstünde herhangi bir fiyata hepsini satabilir misiniz?
¿ Podría venderlas hoy a un precio superior a 295?
Merak etme buradaki herkes iyi. - Her şey mükemmel. - Eh bu fiyata mükemmel olsun zaten.
Pero podré pasar un tiempo con la naturaleza y salir de esos centros comerciales contaminados que tanto criticas.
Josie'den satın alınca, daha kârlı bir görüntü çizerse daha yüksek fiyata satabiliriz.
Cuando Josie nos haya vendido la serrería podremos venderla por más si demostramos que es rentable.
Burada uygun fiyata bir ev satın alabilirim.
Tal vez adquiera una propiedad a un precio muy razonable.