Frosty tradutor Espanhol
202 parallel translation
Buraya, Frosty.
Ven, Frosty.
Frosty, kes şunu.
Frosty, no hagas eso.
- Frosty.
Frosty.
Frosty..
Frosty. Frosty.
Gel, Frosty.
Ven, Frosty. Anda, ven.
Frosty!
¡ Ay, Frosty!
Frosty!
¡ Frosty!
Şuna bakın, kardanadam oldu!
Bien, si no es Frosty el Muñeco de nieve.
- ¶ Early on one frosty mornin'Look away, look away ¶ - ¶ Look away, Dixie Land ¶
Cómo quisiera estar otra vez otra vez en el Sur
"Patronum Frosty, bu işin geleceğinin" çok parlak olduğunu söyledi ".
" Frosty, mi jefe, me ha dicho que adivinar el peso tiene mucho futuro.
Frosty, ben bu işte pek iyi değilim.
Frosty, yo no sirvo para esto.
Frosty Freeze : Bu akım Bronx'ta ve Harlem'in bir bölümünde başladı.
Comenzó en el Bronx y parte de Harlem
Frosty Freeze : Up-rock hareketi küçük düşürücüdür.
El "Up-rock" es como humillar
Frosty Freeze : Kendi tarzını yarat.
Teniendo tu propio estilo
Ölümsüz kardanadam kutsal Frosty adına, Tanrı hepimizi kutsasın.
En las palabras del inmortal San Mono de nieve. ¡ Dios nos bendiga a todos!
Konuş benimle, Frosty.
Dime algo, Frost.
Rudolph ve Frosty?
¿ Santa Claus y sus renos?
Ailece bir kaç kömür parçası ile havuç çıkardıktan sonra, büyük bir kepekten adam yapmıştık!
Toda la familia reunió dos carbones y una zanahoria, E hicimos Frosty el hombre de caspa!
"Erkeksiz Buz Kadın" gelmiş..
Es Frosty, la "Sin hombre".
Frosty, benim minik kardan adamım.
¿ Frosty? Mi muñequito de nieve.
Saçmalık, Marge. Frosty Krusty Flakes onu bugün olduğu yere getiren şey.
Las Hojuelas Azucaradas de Krusty lo llevaron adonde está hoy.
Frosty, biraz kar ister misin, adamım?
Oye, Frosty, tengo nieve, ¿ quieres un poco?
Hayır, burası'Frosty Cream'. Çörek satmıyoruz.
Pues no, no servimos panecillos.
Big Chief Burgers, Bongo Burgers Foot-longs, Corny Dogs, Frosty Shakes, Creamy Bars.
Tenemos hamburguesas, salchichas, licuados, helados.
Öğle yemeklerini genelde Frosty Cream'den getirtiriz.
Compramos el almuerzo en Frosty Cream.
Frosty'nin yağda kızartılmış patatesini severim.
Me gustan las papitas fritas.
Scooter, hadi seninle Frosty Cream'den öğle yemeğine bir şeyler alalım. Tek başıma gidebilirim.
Scooter, vayamos a Frosty Cream a comprar algo de comer.
Ya sence, Frosty?
¿ Y tú, Frosty?
Noel Baba'nın elfleri üç bilge kol kola girip "Frosty the Snowman" ı söylemesiyle bitiyor.
El primer acto termina con los duendes de Santa y los Reyes Magos cantando "El muñeco de nieve."
Rudolph'un, Frosty'nin peşinden gitsinler.
¡ Frosty! ¡ Matemos al conejito de Pascua!
Hepimiz Rudolph'u ve onun parlak burnunu biliriz,... ve kardan Frosty'de biliriz.
Todos hemos oído hablar de Rudolph y su brillante nariz. Y todos conocemos a Frosty, que está hecho de nieve.
— Canına okumayacaklar, donduracaklar.
¡ No, no se va a derretir, ese es Frosty, estúpido imbécil!
— Donduracaklar ya da başka şey, neyse!
- Frosty, Steve, como sea.
- "Jingle Balls", "Beyaz bir Kadın Düşlüyorum" ve "Frosty The Dopeman" i kim unutabilir ki?
"Estoy soñando con una mujer blanca..." ¿ Y quien puede olvidar "Helado el porro"?
- Buz adam, boş ver gitsin.
¡ Olvídalo, Frosty!
- Frosty'yi beğendin mi Cecil?
- ¿ Cómo te está tratando ese helado, Cecil?
Hey, Frosty.
Hola, Frosty.
- Tamam, Frosty.
- Bien, Frosty.
Frosty'i koymak için harika bir zaman.
El clima perfecto para armar a Frosty.
Frosty?
¿ Frosty?
Frosty bir Noel geleneğidir.
Frosty es una tradición navideña.
Frosty bir Noel süsüdür.
Frosty es una decoración navideña.
Neden Frosty'i koymuyorsun?
¿ Por qué no armar a Frosty?
Frosty için geldik!
¡ Estamos aquí por Frosty!
- Frosty'i istiyorlar.
- Quieren a Frosty.
Frosty.
Frosty.
Frosty, gel!
Ven, Frosty.
Frosty!
Gélido!
Her zamankinden, Frosty.
Lo de siempre para mí, Frosty.
- Bu, Frosty.
- Es Frosty.
- Adam buz gibi.
- Frosty.