English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ G ] / Galveston

Galveston tradutor Espanhol

198 parallel translation
GALVESTON'ın 40 kilometre batısındaki bir çiftlikte 2 gün çalışmış.
Último informe confirmado. Trabajó dos días en una granja 25 millas al oeste de Galveston.
- Baba, Galveston Seli'ni gördük.
- Vimos la Inundación de Galveston.
Bir zamanlar Galveston. Bir zamanlar Yokohama.
Antes Galveston, antes Yokohama.
Galveston'a üç gün var.
Faltan tres días hasta Galveston.
Galveston'a döndüğümde, onu bulacağım.
Pondré Galveston patas arriba. La encontraré.
Galveston'da?
En Galveston.
Üç hafta önce, ben Gavestonda gemiden inerken, sen biniyordun.
Hace tres semanas, usted subía al barco en Galveston.
Ben Galveston'a dönüyorum.
Voy a regresar a Galveston.
Galveston'da bir adamın çok büyük bir proje peşinde olduğunu duymuşsundur.
Un individuo en Galveston tiene una idea. Una gran idea.
Galveston'a gidiyorum.
Me voy para Galveston.
Benim işim ev yapımı yiyeceklere rağbet eden Galvestonlu ev kadınlarına bunu... sağlamak.
Mi tienda provee al gusto casero de las amas de casa de Galveston.
Jarrett'in kalabalık bir kasabaya gittiğini tahmin ediyorum. Tıpkı Galveston gibi.
Calculo que Jarrett iría a una ciudad libre como Galveston, aquí mismo.
Galveston'da parası ve itimadı olan insanları... birer mudi olarak hoş karşılanmaktan her zaman memnuniyet duyarız.
Los de la Galveston Savings y Trust acogen con agrado nuevos clientes.
Gün batmadan Galveston'u terk etmezsen, bu sefer gerçekten gebereceksin.
Si no se va de Galveston antes del anochecer, morirá.
Galveston'da başka liman olmaması çok yazık, değil mi?
Es una lástima que no haya otro muelle en todo Galveston.
Bu resim Galveston için bir yüz karasıdır.
Ese cuadro es una vergüenza para Galveston.
Unutmayın ki burası "La Maison Rouge", "Son Şans Salonu" değil... ve bu gece Galveston için unutulmaz bir akşam ve de... bizim için kazançlı bir gece olacak.
Si tienen presente que esto es La Maison Rouge, no una taberna... ésta será una noche memorable para Galveston... y lucrativa para nosotros.
Galvaston'un bazı en eski aileleri tarafından onurlandırılıyoruz.
Veo que nos honran familias antiguas de Galveston.
Galveston'u gümüş tepside sunacağımı sanmıyorsun umarım.
Pero usted no será el amo de Galveston. Tendrá que quitármelo.
Houston ve civarında, ayrıca Galveston bölgesinde de, - cinayetlerin işlendiği öğrenildi.
Se han producido asesinatos parecidos en la zona de Houston y Galveston pero como hechos aislados.
- Oh, eğer bağırsak kurdu yoksa ve topa l değilse, Galveston'da 1000-1500 dolar eder.
- ¡ Oh, cerca de 1.000. 1 500 en el bloque de Galveston, si no es cojo o tiene lombrices en el vientre.
Jim Howie seni Galveston'da satmaya çok kararlı.
Jim Howie esta puesto para venderle en el bloque de Galveston.
Bir keresinde iki donanma görevi arasında bir sığır gemisinde çalışmıştım.
Una vez tuve que sacar un barco de ganado de Galveston. Es lo mismo.
Ama yine de ağzına kadar propan gazı dolu bir tren Galveston yakınlarında raydan çıkma densizliğini göstermiş ve tüm kasaba havaya uçmak üzereymiş.
Sin embargo, un tren cargado de propano ha tenido el mal gusto de descarrilar cerca de Galveston y toda una ciudad podría volar.
Şu anda Galveston'a gidemem.
Ahora mismo no puedo ir a Galveston.
Daha çok Galveston'lıya benziyor.
Me suena más a Galveston.
- Evet. Diyorlar ki, İnfanta'nın gözleri meşhur Galveston taşından çok daha güzelmiş.
Dicen que los ojos de la Infanta son más bonitos que la famosa gema de Galveston.
Meşhur Galveston taşından, Lordum.
La famosa gema de Galveston, señor.
Çok meşhur mavi bir taş ve Galveston'a ait.
Pues es una famosa gema azul que encontraron a Galveston.
Manny'nin Bermuda üçgeninde yutulduğu iddialarına rağmen, Sahil Güvenlik tekneyi iki yıl sonra Galveston'da tamamen sökülmüş halde buldu.
Manny dijo que se hundió en el triángulo de las Bermudas... pero la Guardia Costera la encontró desmantelada en Galveston.
Bildiğim kadarıyla Galveston fabrikasında işe alımlardan sorumlusun.
Me han dicho que están buscando gente en la planta de Galveston.
Galveston'a ne mesafedeyiz?
¿ Puede decirnos a qué distancia estamos de Galveston?
Galveston?
¿ Galveston?
Bebeği gömdü, beni arabaya bindirdi ve 70 mil kadar durmaksızın giderek Galveston'a vardık.
El enterró al bebé, me metió en la carreta... y condujimos 70 millas a Galveston sin parar.
Arayan, Galveston'dan George Harshaw.
Era George Harshaw, que llamaba desde Galveston.
Galveston'dan neden bu kadar erken geldik biliyor musun?
¿ Sabes por qué hemos vuelto tan pronto de Galveston?
Galveston'daki doktor muayene etti ve ameliyat olması gerektiğini söyledi acilen.
EI médico de Galveston dice que debe operarse cuanto antes.
Cumartesi günü Galveston'a gittik, orada kaldık.
El sábado fuimos a Galveston y dormimos allí.
Tanrım, Galveston'da kanatlarını çırpan şu kelebek gibi... ve yoldan hızlıca gelirken şey yapacak... ah, selam. Çin'de bir muson yağmuru.
Cielos, es como esa mariposa que revolotea sus alas en Galveston... y por algún lado en el mundo rápidamente va a - oh, hola - crear un monzón en China.
[Deep Baritone] # # Galveston, oh, Galveston # # Sürekli bunu mu seyrediyor?
Galveston, oh, Galveston
Galveston'danım.
Frank. Soy de Galveston.
Galveston yolunun aşağısından.
- Por el camino Galveston.
Açık bir gecede hatta Galveston'a kadar.
En noches despejadas, incluso en Galveston.
Bay Ortega Galveston, Teksas'taki Galpex Petrol'ün Operasyonlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı.
El Sr. Ortega es el vicepresidente de Galpex Petroleum en Texas.
Galveston, 1969, kasırgadan önce. Onu gördüler.
Galveston, 1969, justo antes del huracan. ¡ Lo vieron!
Galveston'da bir ayakkabı dükkanında karşılaştılar.
Se conocieron en una zapatería de Galveston.
Atlantik okyanusunun bittiği yerde başlayan bir tane.
Comienza donde acaba el Atlántico. CANAL DE NAVEGACION GALVESTON
25 km genişliğinde ve 50 km uzunluğunda... Galveston'dan Houston'a giden bir süper tanker ya da Texas ta dendiği gibi ;
Mide 24 Km. de ancho y 48 Km. de largo... y los superpetroleros lo recorren de Galveston a Houston... lo que en Texas significa :
Başkan, kendi yönetiminin Amerikan işçilerini desteklediğini söylemişti, ama bu söylediklerinin, Galveston'un Armando Rodriguez'i, Baloxi'nin Sean Brown'ı, Tampa'nın Kendall Taylor'ı ve işlerini kaybeden yüzbinlerce üye işçiler örneklerdekiler gibi boş söz olduklarını biliyorum.
El Presidente ha hablado y dado su apoyo a los trabajadores norteamericanos, pero supongo que eso suena a fe ciega, para Armando Rodriguez de Galveston, a Shawnda Brown de Biloxi, a Kendall Taylor de Tampa, ya otros cien mil de sus compañeros que han perdido sus trabajos,
Tanıştığımıza sevindim. Sen Jack Easler'la, Galveston'nun dışında çalışmamış mıydın?
trabajabas con Jack Easler en Galveston, correcto frank?
Ta Galveston'dan mı?
¿ Hasta allá, en Galveston?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]