Gira tradutor Espanhol
6,765 parallel translation
Dön hadi.
Venga gírate, gira.
Sola dönelim.
Gira a la izquierda.
Kavrama çevir.
Gira el mango.
Boston'da üniversiteleri turlaması gereken zamanda.
El 5 de agosto Cuando se suponía que debía ser colegios de gira en Boston.
Derrick Storm'un eski bir kitap turunda.
- En una gira de una antigua novela de Derrick Storm.
Dünya senin etrafında dönmüyor.
El mundo no gira a tu alrededor.
Tabi ki, şu merdivenlerden aşağı in, sola dön, kasiyer 5. bölümde.
Claro, sólo baja las escaleras, gira a la izquierda y la cajera está en la ventana cinco.
Ama sonra, aşık oldum, turne zamanında tanıştık, ve o zamandan beri işler daha kolay.
Pero entonces encontré un amante, y él me encontró esta gira de teatro, y desde entonces ha sido fácil.
- Tamam, döndür.
Vale, gira.
Daha güçlü döndür.
¡ Gira con más fuerza!
Anlıyorum ama bu sadece Sam Hanna Yetenek Edindirme Dünya Turunun son durağı o kadar.
Pero esta es sólo otra parada... en la gira mundial de adquisición de nuevas habilidades de Sam Hanna.
Bizim baş solistimiz olup stadyum turnelerimize katılmak ister misin?
¿ Serías nuestro nuevo vocalista y te unirías a nuestra gira de estadios?
Ama turneler ailemi zora sokuyor.
Pero la gira es muy dura para mi familia.
Bir Kwik-E-Mart sosisi gibi bir silindirin üzerinde sıkışıp kaldım.
Estoy atrapado como salchicha que gira en el Kwik-E-Mart
Bu mahalledeki son "şeker mi şaka mı" turum.
Es mi gira de despedida de truco o trato en el vecindario.
Veda turumun duygu yüklü olacağını biliyordum ama en azından Benim Yolum'a göre yaptım diyebilirim.
Sabía que mi gira de despedida iba a ser emocional... pero al fin puedo decir que lo hice a mi manera.
Tamam, Kuhio'dan Ala Wai'ye sapar sapmaz kameralar onu gözden kaybetmiş.
De acuerdo, cuando gira en Kuhio hacia Ala Wai, las cámaras le perdieron.
Etleri iki tarafından da 90 derecelik açıyla çevir.
Gira las carnes 90 grados hacia cada lado.
Yani anlayamıyorum.
Gira en torno a ti. Asi que, no lo entiendo.
Bir baterist bulmamız gerekiyordu. Bateristimizin ilk çocuğu doğmak üzereydi. Onun için de artık turneye çıkmak istemiyordu.
Teníamos que encontrar un baterista porque nuestro baterista estaba a punto de tener su primer hijo y no quería salir de gira nunca más.
Onların kahramanımız olmaları dışında, turneye çıkıp gezmek istiyordu.
Más allá del hecho que ellos eran sus héroes, el solo quería salir de gira.
Sadece bir bateristle altı yıl turneye çıktım.
Zac Brown : Salimos de gira Seis años, solo yo y un baterista.
Buraya gelen gruplar hep, dans ederken biri düşerse Austin seyircisinin o düşeni nasıl kaldırdığından bahsederdi.
Recuerdo las bandas de gira que venían y siempre me maravillé de como el pogo surgía. Y la gente de Austin ayudaría a alguien que se cae, los ayudaría a levantarse.
Öldüğünden hemen haberim olmadı. Herkes yollara düşmüştü.
Por un tiempo no supe que él había muerto, y todos estaban de gira.
Bu Chad ve Mark ile alakalı.
Esto gira sobre Chad y Mark.
Şimdi pencereye dön. Sana profilden bakacağım.
Gira tu cabeza hacia la ventana así quedas de perfil.
Ama eğer Sherlock haklıysa kütüphanedeki soygun Bray haritasıyla ilgiliyse neden Zupko'nun katili onu burada bıraksın ki?
Pero si Sherlock tenía razón, si en realidad el robo de la biblioteca... tenía como objetivo el mapa de Bray y si todo gira en torno a eso... entonces, ¿ por qué el asesino de Zupko dejó aquí el mapa?
- Mouch, merdiveni aç!
- ¡ Mouch, gira la escalera!
Wildcats şimdi 64-63 önde, Allen yine dönerek atıyor.
Wildcats dominan, 64-63, y Allen gira, salta y anota.
Başını sağa çevir.
Gira la cabeza a la derecha.
İster sağa dönsün ister sola.
Tanto si se gira a la derecha a la izquierda.
Bizsiz de çılgınca dönen dünyayı izliyoruz.
Mirando el mundo gira como un loco sin nosotros.
Caddeden aşağı doğru koşar, köşeyi döner, kaskını çıkarır, pantolonunu giyer ve müşteriye kart çeker.
Así que huye por la calle, gira en la esquina... se quita el casco, se pone sus pantalones.
Eğer Ay Dünya etrafında yörüngedeyse Dünya da güneş etrafında yörüngede peki güneş ne etrafında yörüngede?
si la luna va alrededor de la tierra, y la tierra gira alrededor del sol, entonces qué hace el sol todos?
Kara delik gücünü gösterdi. Etrafında dönen gaz ve toz diskini alevlendirerek.
poder del agujero negro se revela cuando se enciende un disco de gas y polvo que gira a su alrededor.
Şimdi de dön!
Y gira. Gira.
Temel olarak, diski döndürerek iki büyük metal kürenin arasındaki boşlukta geçiş yapan kıvılcımlar oluşmasını sağlayan büyük voltajlar üretiyorlardı.
Básicamente un disco que gira, Podían generar altos voltajes que causaban chispas que atravesaban el espacio entre las dos esferas metálicas.
Bu bozuk parayı döndürürsem döndüğü tüm süre boyunca bulanık görünür yazı mı yoksa tura mı geldiğini söyleyemem ama eğer durdurursam, karar vermeye zorlarsam tura olduğunu görürüm.
Si giro esta moneda.. Entonces todo el tiempo gira, es una nube, no puedo decir si es cara o seca pero si la paro, si la fuerzo a decidir es cara.
Bir manada bozuk para dönerken hem yazı hem de tura gelmesi gibi. Diğer bir deyişle, elektron dalgalarının iki yarıktan da aynı yolu izleyerek aynı anda geçmesi gibi.
De alguna manera mientras gira la moneda es tanto cara como seca al igual que la ola de probabilidad del mundo pasa a través de las rendijas, ambas al mismo tiempo.
Tamam. Kafanı çevir, küçük dostum.
Esta todo bien. gira tu cabeza, hombrecito.
Kendi ekseninde dönen bir kara delik yıldızları ve gezegenleri... yörüngeye çeken bir girdap hareketiyle etrafındaki uzayı sürükler.
Un agujero negro que gira sobre su eje arrastra el espacio que lo rodea en un movimiento en espiral que atrae a estrellas y planetas a su órbita.
Dönüp burun buruna geliyor ve "Rahat, teğmen." diyor.
Se gira, se para al frente y le dice : "¡ Descanse teniente!"
Bu maceramızla ilgili.
Es el hecho de estar de gira.
Önce bizimle turnelere gelmeyi kestin kabul ettik, tamam.
Primero, no quisiste irte de gira con nosotros, y lo aceptamos, sí.
- Sağa dön.
- Gira a la derecha.
Sağ sinyalini yak. Evet, bu taraftan.
Gira aquí para entrar.
Sola dön şimdi.
Gira a la izquierda.
Tur için burada degiliz.
Oh, no estamos aquí para una gira.
Açıvereceksin, çevir...
Tienes que mover- - Gira- -
Ama işin aslı bu değil.
Pero el asunto no gira en torno a eso.
- Bütün olaylar intikam içinmiş.
Tenías razón sobre la violación. Todo gira alrededor de hacérselo pagar.