Greendale tradutor Espanhol
549 parallel translation
Greendale sakinlerinden Frederick Beck adındaki bir adam... dün cinnet geçirip karısını ve üç çocuğunu öldürdü.
Ayer, en Greendale, un hombre, Frederick Beck tuvo un arrebato y mató a su esposa y tres niños.
Greendale'den K-12 buzullarında yarışıp hayatta kalan... tek kişi o.
El es la unica persona en Greendale que ha esquiado el K-12 desde el glaciar y vivió.
Görüyorum ki sen ve ben ortak bir arzuyu paylaşıyoruz... mükemmel işleyen Greendale Lisesi... kayak takımının bir parçası olma arzusunu.
Puedo ver que tu y yo compartimos un mismo deseo el deseo de ser parte de una maquinaria bien engrasada... - El deseo de victoria.
Greendale inanılmaz küçük bir kasaba.
Greendale es fisicamente un pueblo chico.
Ee, Greendale'i nasıl buldun?
Asi que, ¿ que te parece Greendale?
- Lane Myer, Greendale'li çocuk.
- Lane Myer, el chico de Greendale.
Brad Dunsmore, Merhametli adamımız, Greendale Postanesinde çalışıyor.
Brad Dunsmore, el buen samaritano, trabaja en Greendale, en el correo.
Dün gece Greendale'de dört marihuana evine baskın yapıldı.
Una audaz redada en 4 casas de cultivo de marihuana tuvo lugar anoche en Gardendale.
Hayır, hayatım.. Benim.. Servis peçeteleri için Greendale'e gitmem gerek.
No querida, tengo que ir hasta Greendale a escoger las servilletas.
Göreceğiniz gibi, bu konuda, Bu Greendale Bağı isminde bir üzüm bağı.
Como veréis, en este caso, es un viñedo llamado viñedos Greendale.
Holly ile satış gelirini alıp Greendale Şaraphanesini satın alacağız.
Holly y yo llevaremos el proceso de liquidación de stock y compraremos el viñedo "Green Dale".
Bir çoğunuz Greendale'deki ilk haftanızı yarılamış durumdasınız dekanınız olarak sizlerle deneyimlerimin bir kısmını paylaşmak istedim.
Muchos de ustedes están empezando esta semana aquí en Greendale. Y, como su decano, pensé en compartir unos pensamientos de sabiduría e inspiración.
Dışarıda geliştirdiğin hayatta kalma yöntemlerin Greendale'de işe yaramayacaktır.
Verás las herramientas que adquiriste para sobrevivir allá afuera no te ayudarán aquí en Greendale.
Shirley, sana A vereceğim. Bana neden burada Greendale'de olduğunu söylersen.
- Shirley, tienes una A... si puedes decirme para qué viniste a Greendale.
Günaydın, Greendale.
¡ Buenos días Greendale! ¡ Hola!
İyi günler, Greendale Devlet Üniversitesi.
Buenas tardes, Colegio Comunitario Greendale.
Greendale okul marşını besteleyebileceğini söyledi.
- Hablé con el decano, y dijo que puedes escribir la canción de la Universidad Greendale.
Az önce Bay Chang'le konuştum. Korkarım, Greendale, bu tip hareketleri ciddiye alan bir okul.
Acabo de hablar con el Señor Chang, y me temo que Greendale se toma estas cosas muy seriamente.
Greendale'de deli olmayı suç haline getirmek istiyor muyuz?
¿ Realmente queremos convertir en un crimen estar loco en Greendale?
Greendale, Greendale minik yıldız...
* Greendale, Greendale pequeña estrella- - *
Biliyor musun, Greendale asla...
Saben, quizás Greendale nunca sea...
Greendale'in okul marşını yazan öğrencimiz Pierce Hawthorne'u sizlere takdim ediyorum.
Quisiera presentarles a nuestro estudiante, Pierce Hawthorne, quien escribió para Greendale su propio himno.
Greendale'de hayat böyle akıp gider.
* Greendale, así es como son las cosas *
Troy, Greendale'inde futbol takımı olduğunu biliyor muydun?
Troy, ¿ sabías que Greendale tiene un equipo de fútbol?
Eskiden "Greendale Bozayıları" idi.
Se llamaban Osos Grises de Greendale, pero pensé que...
Troy, arkadaşların Greendale'e dağılıp çalışmaya başladılar. Peki ya sen?
Troy, todos tus amigos ya se están alistando para darle la vuelta a Greendale.
"Adım Jeff ve bende Greendale Öğrencisiyim."
"Soy Jeff y soy estudiante de Greendale."
Hayır, çünkü Greendale'in siyahları...
No, no... porque no somos los negros de Greendale,
Bay Hawthorne ya da Greendale Asyalıları ya da başka bir mezhep değiliz.
Sr. Hawthorne, ni los asiáticos de Greendale o cualquier otro credo.
Bizler Greendale insanlarıyız.
Somos... "Los Seres Humanos" de Greendale.
Baylar sizlere "Greendale İnsanları" nı takdim etmek istiyorum.
- Creo que sí. - Caballeros. Les presento al ser humano de Greendale.
Troy Greendale için oynasaydı neler olurdu diye düşündük.
- Pensábamos.. ¿ Y si Troy jugase para Greendale?
Belki de Greendale Şimşeklerinin sahasını bir ziyaret etmeliyiz.
Quizás tú y yo deberíamos ir a echarle un vistazo al campo de la gloria de Greendale.
Seramik kursuna falan git.
Apúntate a clase de cerámica o algo así. ¡ Greendale!
Greendale, biz bir numarayız!
¡ Somos el número 1!
Yani, bu Greendale beni öldürecek falan değil.
Quiero decir, no es como si... Greendale fuera a matarme o algo así.
Greendale İnsanları.
El ser humano de Greendale.
Greendale deneyimlerimiz için eşsiz bir potansiyele sahip.
Esto tiene el potencial para ser una experiencia única propia de Greendale.
- Abed konuşuyor... - Ve Disko Örümceği...
"Y el disco que escuchan es Greendale"
Bildiğiniz üzere Greendale öğrencilerinin ekstra kredi alarak mezun olabilmeleri için ya çeşitli organizasyonlar düzenlemeleri ya da bunlara katılmaları gerekiyor.
Como saben, los profesores de Greendale estamos obligados a darle puntos extra a los estudiantes que organicen eventos extra-curriculares durante lo que llamamos nuestro...
Günaydın, Greendale! Sadece hatırlatıyorum, münazara takımımız yarın,... "Şehir Koleji" karşısında şampiyon olacak.
"Sólo un recordatorio de que nuestro" Equipo de Debate " se enfrentará mañana aquí, por el campeonato, al City College.
Greendale kazanmak zorunda.
Greendale necesita una victoria.
Şehir Koleji : 50,
City college : 50 puntos, Greendale : 8 puntos.
Greendale kazanıyor.
¡ Ganó Greendale!
İyi geceler Greendale!
¡ Buenas noches, Greendale!
Bu hafta boyunca, Greendale Üniversitesi doğa konusunda öyle bilinçlenecek ki adımızı Doğaldale olarak değiştiriyoruz.
Durante toda esta semana, la Universidad de Greendale se volverá tan eco-amigable ¡ que hasta cambiaremos nuestro nombre por el de "Envirodale"!
Günaydın Greendale Devlet Üniversitesi.
"Buenos días, Universidad Comunitaria Greendale."
Greendale, Greendale. Greendale!
"Greendale, Greendale, ¡ Greendale!"
Çünkü eğer deliler Greendale'de kalamayacaksa... Nereye gideceğiz ki?
¿ Dónde se supone que vayamos?
Adam da demiş ki...
- Y el tipo le responde- - - "¡ Buenos días, Greendale!"
Ne?
¡ ¿ Cómo estás, Greendale?