English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ G ] / Grits

Grits tradutor Espanhol

37 parallel translation
Bayım, Benim adım Hominy ve o da Grits.
Señor, yo soy Hominy y ella es Grits.
Etrafında da biraz İtalyan grits * olsun.
También deme maíz molido italiano con eso.
Grits *'imi öp. Dennis, Dennis, Dennis.
Ok, dennis, dennis
Grits cevaplama servisi.
Contestador telefónico de Tangana.
Grits ile hiçbir zaman çıkmaz.
Esa no habría salido con Tangana.
- Grits mi?
- Tangana?
Grits ile okula beraber gittik.
Tangana y yo fuimos juntos a la escuela.
Grits. Sen ve Susie...
Oye, Tangana. ¿ Estáis tú y Sussie...
Grits filmleri gerçekten sever.
Tangana ama las películas.
Evet, ben Grits.
Si, soy Tangana.
Hakkımda bir film, "Grits Nr. 1".
Una película sobre, "El Tangana Nr. 1".
Grits hep bok gibi bir herifti. Aptalın önde gideniydi.
El Tangana siempre ha sido como un zurullo flotante que no desaparece al tirar de la cadena.
Kahretsin, Grits!
Mierda, Tangana!
Zavallı Grits, zamanını sarhoş araba kullarak geçiriyordu..
Pobre Tangana, teniendo tiempo para conducir borracho.
Grits cevaplama servisi.
Contestador telefónico de Tangana
Onu işe Grits başlattı, önce bakkalda sonra tüm yerlerde.
El Tangana le hizo empezar. En la tienda, en todos sitios.
Grits!
Tangana!
- Bana daha çok yardım edeceksin, Grits!
- Será mejor que me ayudes Tangana
Grits, onun kocasını yakalayacaksın.
Tangana, tú te encargas de su marido.
- Bu 11.45, Grits.
- Eso son las 11.45, Tangana.
Ama Grits, Gunnar'ı durdurması için orada değildi.
Pero El Tangana no estaba allí para parar al marido, Gunnar.
Grits bulabildiği en uzun DVD'yi kiralamıştı ve izlerken uyuya kalmaktan çok korkuyordu.
El Tangana tenía tanto miedo a quedarse dormido que alquiló la más larga serie en DVD que pudo encontrar.
Grits.
Tangana.
Grits'e ne yaptın öyle?
¿ Qué coño le has hecho al Tangana?
Grits ile ne sorunun var?
¿ Qué ha pasado con el Tangana?
Krem peynirli Grits, kızarmış bamya, ceviz soslu kedi balığı ve Hindistan cevizi kremalı turta.
A 50 dolares por cabeza. Menos mal que uno de nosotros trae el bacon a casa. Siento lo del Gran Q. Michael me lo dijo.
Mısır ezmesi isteyen var mı?
- ¿ Alguien quiere unos grits? - Sí.
Sıcak tahıl fırlatırdım ona.
Oh, I'd throw the hot grits.
Tamamen güney yemeği,
El grits es una comida tradicional surena,
- Evet. - Grits ve yumurta yaptım.
Preparé panqueques y huevos.
- Grits öyle mi?
¿ Panqueques? ...
Grits de yapabilirim herhalde.
Soy una cirujana entrenada.
Üzerine alınma eğitimli cerrah ama grits, olmamış.
Y, sin ofender... cirujana entrenada, pero... los panqueques, simplemente no están.
Grits ve RoboCop mı?
¿ Panqueques? ... y RoboCop?
Sanırım hiç kimse grits sayesinde birisini sevebileceğini düşünmüyor.
Sí, no creo que nadie... haya descubierto nunca que quiere a alguien por unos panqueques.
Kuzenim Grits bir keresinde sürat arabasıyla onu yoldan çıkarıp hayatını kurtarmıştı.
Mi primo Grits le empujó fuera del camino de un coche y le salvó la vida.
- Peki, bu peynirli şeyde nedir?
Que son los grits, Jaime?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]