Hacker tradutor Espanhol

Korsanın kim olduğunu biliyorum.

Sé quién es el hacker.

Evet, ya da şifreyi kıran çocuğu susturmak isteyenlerin.

Ya, o que quieran acallar al hacker.

- O zaman geriye doğru hackerın izini sür.

- Entonces rastréalo hasta el hacker.

Yerini belirleyebilmemiz için hacker aynı şekilde tekrar saldırıda bulunmalı.

El hacker debería atacar otra vez para que lo podamos localizar.

Bir hile de olabilir, Don'ın parasının geri ödemesini takip etmek için bir hile, böylece hacker yeniden saldırabilecek.

Podría ser un espía un espía para averiguar si la cuenta de Don ha sido reembolsada así el hacker podría actuar de nuevo.

Hacker'ın dışında diğer takımda kaç oyuncu var?

Así que además del hacker, ¿ cuántos jugadores hay del otro lado?

İlk yaklaşımımızı 3 ile deneyeceğiz, Hacker, Yuri denen adam, ve tüm diğerleri için bir de süper kategori.

Haremos nuestro primer acercamiento con tres : el hacker, Yuri y el tercero será una súper categoría con todos los otros.

- Hacker'ın cep telefonu numarası, evet!

- El número del hacker, ¡ sí!

Hacker ilkin benim bilgisayarıma girebilirdi.

El hacker pudo haberse metido en mi computadora primero.

- Hackerin kim olduğunu biliyorum.

- Sé quién es, el hacker.

- Hacker'in izini sürdüğünü sanıyordum.

Pensé que ya habías rastreado al hacker.

Reid, benim sistemime girebilen bir Hacker'in inanılmaz derecede karmaşık bir donanımı olmalı.

Reid, un hacker capaz de ingresar en mis sistemas tiene que tener un equipamiento increíblemente sofisticado.

Ama şimdi, yazdığım bu ihtişamlı programla hacker'in diğer kimliğinin izini sürebiliyorum.

Pero ahora tengo a este glorioso programa que escribí rastreando al hacker a través de su otra identidad...

Bu arada cesur bilgisayar korsanın senin için diğer izlerde bir eşleşme yakaladı.

Mientras tanto tu intrépida hacker encontró las otras huellas, en la base de datos.

Pekala, oldukça iyi bir yazılım korsanıyım ama mucize yaratamam.

De acuerdo, soy una hacker decente, pero no hago trabajos milagrosos.

birinci sınıf süper-sihirbaz hacker kategorisinden.

Juzgando por lo complicado del proceso, tal vez estemos lidiando con un hacker de alto nivel.

Süper-sihirbaz hacker?

¿ Alto nivel?

Hatta "Kuklacı" için çalıştıklarını söylesek bile.

E incluso si suponemos que fueron el trabajo de este hacker, el Titiritero...

Bu durumda "Kuklacı" nın bir hükümet birimi tarafından gönderilmiş bir hacker olması ihtimali varmış gibi görünüyor.

Tal vez exista la posibilidad de que el Titiritero... es un hacker enviado por alguna otra agencia gubernamental.

Başbakan ve Dışişleri Bakanı arasında geçen oldukça şüpheli konuşmalar hakkında dedikodular duydum. öldürmek için bir hacker tuttuğunu mu düşünüyorsun?

Cuando intenté encontrar algunas respuestas, me enteré de una conversación sospechosa... que se dio entre la Primera Ministro y el Ministerio de Asuntos Exteriores. ¿ Cree que el Ministerio del Exterior utilizó un hacker para asesinar a Ka Rum... porque se había convertido en una molestia para el gobierno?

Biraz önce Kamu Güvenliği Bölüm 9'dan bir soru aldım "Kuklacı" olarak bilinen hackerın kim olabileceğini bilip bilmediğimi sordular.

Hace poco recibí una llamada de la Sección 9 de Seguridad Pública... preguntando si tenía idea alguna de quien podría ser este Titiritero.

- Gizemli hacker'ımız- - - FBI.

- Nuestro hacker misterioso es- -

Romeo sıkı bir bilgisayar korsanı çıktı.

No. Romeo es un hacker de pesadilla.

O konuda bilgim pek yok.

No es mi fuerte como hacker.

Ne, zihinsel bir'hacker'mı?

¿ Como pirata informático mental?

Ne, zihinsel bir'hacker'mı?

- ¿ Como pirata informático mental?

Senin şu hacker arkadaşın Rider England belki askeri dosyalara ulaşmamı sağlayabilir.

Voy a ver si tu amigo pirata inglés puede ver sus archivos.

Hayır, ben yalnızca Beth Sam adında bir hacker var deyince sandım ki...

No, sólo que cuando Beth dijo que... conocía un nuevo hacker llamado Sam, pensé- -

Bizim hacker suikastçinin ismini buldu.

El hacker obtuvo el nombre del asesino.

Demek Yüzbaşı Reynolds bilgisayar korsanıymış.

Así que... el Capitán Reynold era un hacker.

Sana mükemmel deşifreci demelerine şaşmamak gerek.

No es de extrañar que te llamen "el hacker brillante".

Oyuncular kimin önde gittiğini bilmiyor yani ya şirket içinden biri ya da bir hacker.

Los jugadores no saben quién estaba a la cabeza, así que debe ser alguien dentro de la empresa o un hacker muy cualificado.

Hacker'ı hack'leriz.

Saboteamos al saboteador.

Basit bir bilgisayar korsanı için bir onur.

Para el hacker de diario.

Liam Fairfax adlı bir bilgisayar korsanı vardı.

Había un hacker llamado Liam Fairfax.

Yeryüzünde bu kodu kırabilecek tek bir bilgisayar korsanı var.

Sólo un hacker puede descifrar esto.

Tanıdığım en iyi bilgisayar korsanı.

El mejor hacker de computadoras que conozco.

Bir hacker'ın sitesinden kaçak bir uygulama indiriyorum.

Estoy bajando una aplicacion sin licencia... desde el sitio de un hacker.

Lanet olsun Hacker.

Maldición, Hacker.

Bilgisayar korsanı mı?

¿ Es ella hacker de computadoras?

Bu korsan nasıl bir sistem kullanıyor böyle?

¡ ¿ Qué enorme sistema está usando nuestro hacker?

Sihirbazların üstadı sayılabilecek bir bilgisayar korsanını bile ele geçirme safhası sırasında telefon araması yaparsa bulurum!

¡ Puedo localizar incluso a un súper hacker... si hacen una llamada durante la dominación!

O bir hacker.

Es un pirata informatico.

Sınavları postalayanın sen olduğun haberi dolaşıyor.

Oh, se dice que tú eres el hacker que ha subido el examen a la red.

Demek hacker'ın sen olduğunu düşünüyor?

Entonces ¿ cree que eres tú el hacker?

Sense çok zekisin, bu yüzden hacker sen olmalısın.

Tú eres realmente inteligente, tienes que ser el hacker

Eskiden ufak hırsızlıklar yapan, büyük bir hacker idi.

Era un famoso hacker... o un pequeño ladronzuelo.

Komutun sevk memurunun bilgisayarından geldiğine eminsiniz değil mi?

Y estamos totalmente seguros que el comando viene del computador del Operador. No de un hacker. Estoy trabajando una huella dactilar electrónica.

Peki, hacker'ın bariyeri geçip hayaletine ulaşması ne kadar sürer?

¿ Y, cuánto tiempo tenemos antes de que este hacker atraviese su programa de protección y llegue a su ghost?

Şu ünlü ve gizemli hacker... Kuklacı! Burda mı?

Ese misterioso hacker, el Titiritero ¿ se ha mostrado por aquí?

- Ne düşünüyorsun?

¿ Qué te dice tu instinto? Que es un hacker.