Horror tradutor Espanhol
2,398 parallel translation
Bu sadece ağırlığını arkaya vermeni önlemek için kullanacağımız bir yöntemdi.
¡ Como una película de horror! Es sólo una imagen para evitar que te inclines hacia atrás.
Popüler tüm korku filmlerini burada çevirdiler ta ki yangına kadar.
Ellos hacian todas las peliculas populares de horror. justamente hasta el fuego.
"Dünyadaki bilinmeyen bütün terörler gibiydi,... "... tüm korkular birleşerek berbat bir gece kâbusunu oluşturuyorlardı. "
Fue cada desconocido terror en el mundo cada miedo fundido en cada horrenda negra noche de horror.
Dün gece beraber eski bir korku filmi seyrettik ve babamız ve Paraguay hakkında konuştuk.
Anoche, observábamos esta vieja película de horror y hablando de nuestro papá y Paraguay...
- Bu bir korku filmi!
- ¡ Éste es un programa de horror!
Bütün bu dehşetin ortasında hala kameranı düşündüğüne inanamıyorum.
No puedo creer que en medio de este horror estés pensando en tu cámara
Hayır, tavanda ayna olma fikrini severim, fakat bu çok kötü.
No, me fascina la idea de un espejo en el techo, pero ese es un horror.
Korkunç birşey!
¿ Qué? Qué horror.
Korku Krallığı'nı gördüm.
Y es un reino de horror.
Korku krallığı burada...
El reino del horror está aquí...
Korku krallığı.
El reino del horror.
Evet uzun bir korku hikayesi gibiydi.
Sí, ha sido todo como una especie de larga historia de horror.
Dehşet vericiydi.
Fue un horror.
Şimdiyse ne iğrenç geliyor bana! Midem bulanıyor baktıkça.
Y ahora qué horror hace que mi imaginación.
Death Metal meraklıları ; gösteri için korku merkezli yerleri tercih ederler.
Los seguidores del death metal prefieren lugares mórbidos y centros de horror para tocar.
Belki bu korku merkezli kapatılmış mezbaha gibi.
Quizás como este centro de horror, matadero declarado en ruina.
Bu resimdeki korku filmi arkadaşındı.
Esta muestra de horror en esta foto era un amigo tuyo.
Bishop'ın korku evi.
Casa del horror de Bishop.
Ama bir hayvanat bahçesinde uyanırsa korkunç olur.
Imagino que el verdadero horror será cuando se despierte en un zoológico.
KORKU, LANET OLASICA, KORKU...!
Un horror, carajo! Un horror...!
Dehşet.
El horror...
Korku filmi olmaması şartıyla, kabul.
Claro, en tanto no sea de horror.
- Korku filmlerini sevmiyorum.
- No me gusta el horror.
Şu delikanlıya şükür.
Yo no tenía idea de Alec. ¡ Qué horror!
Bu iğrençliği hemen durdurun!
¡ Parad este horror de inmediato!
İşte, bu haklı intikam arayışıdır ki Jason karakterini tanımlıyor ve ayrıca Jason Voorhees'i diğer korku simgelerinden ayırıyor.
Ven, es la búsqueda de la correcta venganza que define al personaje de Jason y también separa a Jason Voorhees de todos los otros iconos del horror.
Çünkü "13. Cuma" ve diğer korku filmleri hakkındaki en önemli şey seyircilerden bir çok kişiye karakterlerden daha akıllı olma şansı vermesidir.
Porque lo grandioso de "Viernes 13" y otras películas de horror les da la oportunidad a las personas en la audiencia ser más listor que los personajes.
Bir korku filminde müzik önemlidir.
La música en una película de horror es crucial.
Ben korkuyu fıkra anlatmakla aynı kefeye koyarım.
equiparé horror para decir una broma.
Bir noktada bizzat bir korku filminin içinde ona yakın durarak zorlu bir sınav vermiştim.
tuve una terrible experiencia con él hasta cierto punto el cual en él era una película de horror.
Yaptığımız ilk şey bir "Horror Movie Big Brother" parodisiydi.
La primera cosa que hicimos fue un "Horror Movie Big Brother".
Bir Jason hayranı olarak yaşadığım en büyük heyecanlardan biri geçen yıl "Universal Korku Geceleri" ne gitmekti.
Una de las mayores emociones que he tenido como fan de Jason fue ir a las Noches de Horror de Universal el año pasado.
Merhaba, ben John Murdy, Universal Stüdyolarındaki... Hollywood's Halloween Horror Nights'ın yardımcı yönetmeniyim ve tam şu anda " 13. Cuma :
Hola, Soy John Murdy, director creativo de Noches de Horror'en Noche de Brujas en Universal Studios y ahora estamos parados en frente de la cabina de Crystal Lake de " Viernes 13 :
Bu özelliklerin üçünü de bünyemizde topladık ve temel olarak tema parkımızı yaşayan bir korku evine dönüştürdük.
Tuvimos mucha suerte cuando trabajamos con New Line, fuimos capaces de obtener estas tres propiedades y, básicamente, convertimos nuestro parque temático en una película de horror.
Ve son zamanlardaki korku filmlerinde olmayan başka bir şey daha var.
y algo más de lo que estaba en el original que no han estado en algúna película de horror últimamente,
Maske takan bir ucubenin asla dost olmayacağını bilecek kadar çok korku filmi izledim.
He visto suficientes películas de horror para saber que cualquier extraño usando una máscara, nunca es amigable.
Korku filmi gibi ya.
Todo esto es como una película de horror.
Çok fazla korku yutmuştum.
Había tragado demasiado horror.
Ben korkunun kendisiydim.
Yo era un horror.
Ben büyük bir korku fanatiğiyimdir!
Soy una gran fan del horror,
Ben doğmadan çok önce. Ve ben hiç korku filmlerinde oynamadım. Evet, biliyorum.
- Era de antes que yo naciera, y no eran películas de horror.
İlk olarak ölümü, idamları... savaşı tuhaf bir korku içinde kaydetti.
Se registro la muerte. Ejecuciones... Es decir, el horror.
Korkuları yaşatarak ve bunları sahneleyerek... onlar da yaşadılar.
Y mientras grabábamos en vivo y en directo ellos. Luchaban para salvarse del horror.
Diyebilirsin ki, tek korku... geriye hiç korkunun kalmamasıdır.
Podría decir que es simplemente horrible... - No queda nada de horror.
Bu yüzden, şimdi biz kendimiz yapıyoruz.
- Así que ahora somos los propietarios de horror.
Son zamanlarda çıkan korku filmleri tamamen berbat oldu.
Todas las películas de horror son una mierda.
Tüm bunları seyretmek, ardı ardına korku filmi izlemek gibiydi.
Cuando empezamos a ver las escenas filmadas, hubo un horror colectivo.
Oh, bu çok fena.
Qué horror.
Tanık olduğum korkuyu size anlatabilirdim fakat o kadar çirkin ve üzücü ki bunu yapamıyorum ; her ne kadar gerekli betimleyici güçlere sahip olsam da.
Dios santo, podría describir el horror que estoy presenciando, pero es tan horrible y desgarrador que no tengo fuerzas para hacerlo. Aunque tengo el poder de descipción necesario.
Gizem, korku ve doğaüstü olaylarla ilgili kitaplar basıyor.
El publica cosas de misterio, horror, y lo sobrenatural y le gustaron de verdad.
Yaşamak tüm bu şiddete şahit olarak.
Viviendo mientras presenciaba todo el horror.