English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ I ] / Interview

Interview tradutor Espanhol

67 parallel translation
I couId've eaten a box of AIpha-Bits and crapped a better interview.
Podría haber comido una caja de Alpha-Bits y defecar una mejor entrevista.
Sakın bana dergideki ilk barmen röportajının senin olduğunu anlatma!
¡ Oh, no! No me digas que era la primera vez que leías la revista "Interview".
Dominique Peugeot Interview'daki resepsiyon memuru.
Dominique Peugeot era la recepcionista de Interview.
Christobel bir dergi kapağına daha çok yakışır.
Christobel lucirá mejor en la revista Interview.
Şu anda Vampirle Görüşme gibi görünüyor.
Parece que Interview with the Vampire.
Sonbahar ve kış koleksiyonunun olduğu eski sayılar Şubat ayındaki Interview'da yer alan profil ve otobiyografisi.
Sí, las ediciones anteriores con sus colecciones de otoño e invierno, una reseña de Interview de febrero y su autobiografía.
New York Times'ın eski süperstar eleştirmeni adamım Elvis Mitchell, 146 00 : 07 : 07,410 - - 00 : 07 : 09,393 Medellin'ın arkadasında beyinler için Magazin Dergisi röportajları yapmaya şehre gelmiş ve sende E.
Mi chico Elvis Mitchell, antiguo critico superestrella del New York Times, está en la ciudad haciendo un trabajo para la revista "Interview" sobre los cerebros tras "Medellín"... y sobre ti también, E.
Interview du Mister George Harrison et Ravi Shankar par Michel Guillard.
Entrevista al Sr. George Harrison y Ravi Shankar, por Michel Guillard.
Daha sonra Andy Warhol'un Interview dergisinde yazarlığa başladı.
Luego se convirtió en escritor para la revista Interview de Andy Warhol.
( Röportaj nasıl geçti? )
Interview and smoothly.
'Interview'dergisinin kapağında resmimi bastılar.
Y así fue como posé en la portada del Interviú.
Rob Lowe "interview"'de giydiği?
¿ El que Rob Lowe llevaba en "entrevista"?
"Interview" dergisi için yaptığım bir fotoğraf çekimi için.
Para un reportaje fotográfico que estoy haciendo para la revista "Interview".
"interview" dergisinde mi çalışıyorsun?
¿ Trabajas en la revista "Interview"?
Çantam mı? "Interview"'da?
¿ Mi bolso? ¿ En "Interview"?
Ve o da beni indochine restoranına götürdü. İnsanlar şişeden şampanya içiyorlardı.. ... ve ben de şişeden şampanya içiyordum.
Bueno, conocí a una chica que trabaja en la revista "Interview", y me llevó a un restaurante, indochino, y la gente estaba bebiendo champagne de la botella, y... ( risas ) yo estaba bebiendo champagne de la botella.
"Interview" dergisinde mi çalışıyorsun?
¿ Trabajas en la revista "Interview"?
Çantam "Interview" dergisinde?
¿ Mi bolso en la revista "Interview"?
İki hafta içinde, çantam "Interview" dergisinde olacak.
En dos semanas, mi bolso estará en la revista "Interview".
Dürüstlüğün en iyisi olduğu söylenir. Ama dürüstlük çantamı Interview dergisine çıkarmayacaktı.
Dicen que la honestidad es el mejor principio pero la honestidad no iba a poner mi bolso en la revista'Interview'
Bir gece, çantayı kurtarmak adına üstüne adımı yazdım. Şimdi ise burada, bir zebrayı tutup çantamın Interview gazetesi için resimlerinin çekilmesini izliyorum.
Una noche, escribí mi nombre en el bolso de mi madre en un intento por salvarlo, y ahora estaba aquí, sujetando una cebra y viendo mi bolso siendo fotografiado para la revista'Interview'.
Çantam, Interview dergisinde?
¿ Mi bolso en la revista'Interview'?
Bennet wilcox? "Interview." dergisinde "hot boites" köşesini yazıyorsun.
¿ Bennet Wilcox? Tu escribes la columna "Hot Boites"
Etkilenmene şaşırdım.
para "Interview". - ¿ Eso te impresiona?
Çantam Interview dergisine çıkacak mı?
¿ Entonces esto de verdad va a suceder?
Zayıf modeller o çantayı hayatları ona bağlıymış gibi tutacaklar.
¿ Mi bolso en la revista "Interview"? Dos modelos escuálidas se aferrarán a ese bolso como si sus vidas dependieran de ello.
Muhteşem. Bunların hepsi Interview Dergisi'nin taslağı mı?
Esto es tan genial.
Interview ofislerini işyeri olarak değil de büyük bir park olarak hayal ediyorum.
Imagino que en las oficinas de "Interview" no son tanto un lugar de trabajo si no más como un gigantesco patio de recreo.
- Interview'da benimle çalış.
No soy Judy Blume. Ven y trabaja para mí en "Interview".
Sana Interview Dergisi'nde staj mı teklif etti? - Rüya gibi, değil mi?
¿ Te ofreció unas prácticas en la revista "Interview"?
Manhattan'a gittiğim gün hukuk bürosu yerine Interview'da çalışabilirim diye düşündüm ama bilemiyorum.
Podrías sacarlo adelante. He pensado que quizás podría trabajar en "Interview" en lugar del bufete de abogados el día de la semana que voy allí, pero no lo sé.
Larissa ona Interview'da staj teklif etmiş.
Larissa le ofreció unas prácticas en la revista "Interview".
Kafamda Interview'da çalışma hayalini o kadar çok kurmuştum ki.
Siento que he creado toda una fantasía en mi cabeza sobre cómo podría trabajar en "Interview".
Ama orada çalışmayı çok istiyorsun.
Pero tú quieres estar en "Interview". No pierdas esta oportunidad.
Interview'a hoş geldin.
Bienvenida a "Interview".
- Gel birlikte Interview'da çalışalım.
Ven y trabaja para mí en "Interview".
Interview Dergisi...
Revista "Interview"...
Interview'da her şey açıktaydı...
todo estaba al descubierto...
Interview bütün zamanımı alıyordu.
"Interview" era todo consumo.
Babana er ya da geç Interview'dan bahsetmek zorunda olduğunu biliyorsun değil mi?
Tendrás que contarle a tu padre lo de "Interview" algún día, ¿ verdad?
Ama Interview Dergisi'nden geldiğimi söyleyince hemen içeri aldılar.
Pero cuando dije que estaba con la revista Interview, las cuerdas desaparecieron.
Interview Dergisi'ndeki stajyerim.
Quiero decir, tecnicamente. Mira, es mi interna en la revista Interview.
Interview'de çok güzel bir iş yapıyorum... Yapıyordum.
Estoy haciendo... estaba haciendo un buen trabajo en Interview.
Ama bunu sır olarak saklamasaydım Interview'ı asla deneyemezdim ve buna da katlanamazdım.
Pero si no lo hubiera mantenido en secreto, nunca habría podido experimentar lo de Interview, y yo no podía soportarlo.
- The One With Joey's Interview çeviri : mos
- Capítulo 19 "The One With Joey's Interview"
Babamın bana bıraktığı tek şey "İnterview" dergisinin kapağıydı.
Quería decirte que lo único que mi padre me dejó en herencia, fue tu portada de Interviú.
Duvarlar bomboştu "İnterview" dergisinin kapağı hariç.
Excepto tu portada de Interviú.
"Interview" dergisinde çalışan bir kızla tanıştım.
Cada uno de ellos.
Evet.
¿ Así que toda esta gente sale en el nuevo número de "Interview"?
Hukuk Bürosu ve Interview Dergisi.
La firma de abogados y la revista "Interview".
Sen ne dersin?
Aquí en "Interview,"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]