Jazz tradutor Espanhol
2,251 parallel translation
Pekâlâ. Caz, ağır caz Smooth Jams ve dünya müziği var. Ya da buradaki adıyla ;
Vale, tengo jazz, jazz lento, jams suaves, y música del mundo, o como la llamamos aquí, música.
- Caz sever misin?
¿ Te gusta el Jazz?
- Caz mı?
¿ El jazz?
Cazı pek sevdiğimi söyleyemem.
Oh, bueno, el Jazz... No demasiado.
Jazz'ımın bu kadar mükemmel olması bundan demek ki.
Por eso mi jazz es tan suave.
Ben amcan gibi bir iş adamı değilim.
no soy un empresario como tu tío Jazz.
Amerika'daki Jazz amcayı ikna etmek zorundaydım.
Por lo que tuve que convencer a Tío Jazz en los EE.UU.
Amca Jazz'ın dualarından sonra, yolumuza koyulmuştuk..... bir kez daha Bangkok'a...
Por las bendiciones de Jazz tío, estábamos camino A Bangkok, una vez más.
Amca Jazz'dan mı?
¿ De tío Jazz?
Baba, amca Jazz ile senin sorunun var benim değil.
Papá, Tú eres el que has tenido una pelea con tío Jazz, no yo.
Kaçak malı geri gönderip amca Jazz'ın parasını da iade edeceksin, anladın mı?
Devolverás el dinero al contrabandista y al tío Jazz. ¿ Entendido?
Ben Jazz, lütfen bana Jazz deyin.
Soy Jazz, me llamo Jazz.
Merhaba Jazz.
Hola jazz.
Amca... Yani Jazz, tam olarak nereye gidiyoruz?
Tío... quiero decir, Jazz, ¿ donde vamos exactamente?
Amca Jazz, anlaşma buydu.
Jazz tío, ese era el trato.
Jazz Inc var.
yo recogido inc Jazz.
Elliye... kim ister Jazz Inci?
A los cincuenta... que quiere inc Jazz?
Amca Jazz ile birlikte, biz dördümüz arkadaşlar şirketinde eşit ortaklarız.
Junto con el tío Jazz, nosotros cuatro eramos los socios iguales en Friends and Company.
- Portland Caz Festivali'nden.
- Del festival de jazz de Portland.
Jazz Gunn mı? Evet.
¿ Jazz Gunn?
Benim adım Jazz Gunn.
Mi nombre es Jazz Gunn.
Jazz Gunn sana göre sıradan sıradan derken de, kendine yardım eden bir guru.
Jazz Gunn es un corriente y digo "corriente" gurú de la autoayuda.
Benedict eskiden Jazz'ın asistanıydı ama Jazz daha sonra tek takılmaya başlamış.
Es Tad Benedict. Benedict era el ayudante de Jazz, pero ahora Jazz prefiere hacerlo en solitario.
Bizim, cuma günü akvaryum'da olan kişi listesinde. Belki de Jazz onu tekrar işe almıştır.
Theodore Benedict está en nuestra lista de personas que estuvieron en el acuario la noche del viernes.
Birisi neden Jazz'ı öldürsün ki?
¿ Quién quisiera matar a Jazz? La gente le amaba.
Jazz... 4-5 adım büyüklükteydi.
Jazz tiene, ¿ qué? ¿ 54 años? ¿ y tú?
Jazz denize bayılırdı.
Jazz amaba el mar.
Jazz Gunn adında bir konuşmacı biliyor musun?
Huh. ¿ Conoces a un orador motivacional llamado "Jazz Gunn"?
Bu gelişmiş bir ameliyattı Jazz Gunn'a tekrar yürüme yeteneği kazandıran da buydu.
Era cirugía progresiva que restauró la habilidad de andar de Jazz Gunn.
Jazz, karantinadaki Aslan balığını gördü.
Jazz vio el pez león en cuarentena.
Clark. Jazz'ın yapmak istediği tek şey ; korkularıyla yüzleşmekti.
Jazz trataba de enfrentar a sus miedos.
Jazz Gunn, her altı ayda bir Brezilya'ya gidiyormuş.
Jazz Gunn volaba a Brasil cada seis meses.
Hem de Jazz Gunn'in iyileştiği yer ile aynı yere gitmişsin.
¿ A la mismisima playa donde Jazz Gunn dijo que se habia curado?
Sana sorduğumuzda Jazz Gunn'ın kim olduğunu bilmediğini söylemiştin.
Has dicho que no sabías quien era Jazz Gunn
0 adamın müziğini, hayatta olan herkes kadar çok severim. Ama son hakkını 70 yaşındaki bir cazcıya harcadın.
Me encanta la música de ese hombre, más de la de cualquiera vivo pero desperdiciaste tu última opción con un músico de jazz de 70 años.
- Caz efsanesi.
- ¡ Leyenda del jazz!
Caz, bebop'tan beri ne gözden düştü, ne popüler oldu.
Vamos, Jim, el jazz ya no está de moda desde el be-bop.
Donald Harrison resmen modern caz çalıyor. Müzisyen listesinde var.
Donald Harrison toca jazz moderno y está en esto.
- Trombonunu bulmuşlar mı? - Henüz değil. Ama birkaç Japon'un numarasını verdi.
Aún no, pero me dio este número de unos tipos de Japón, amantes del jazz.
Hot Five'ın You Made Me Love You albümünü dinlediğim anda caz hayranı olmuştum.
Desde que escuché las grabación de Hot Five You Made Me Love You, me convertí en un amante del jazz.
Bu nedenle, caz grubum olarak buraya gelip elimizden geleni yapmak istedik.
Es por eso que con mi grupo de jazz decidimos venir a hacer lo que podamos.
Creole Caz Orkestrası'nda mı?
Ese no era Kid Ory. ¿ Con la Creole Jazz Band?
Evet, bir caz hayranı.
Sí, un amante del jazz.
Geleneksel New Orleans caz müziği hayranları camiasında, evet.
Bueno, entre los fans de la música... de Jazz tradicional de Nueva Orleans, sí.
Teşekkür ederim.
- Gracias. - Tocas sobre todo jazz...
Sanki, ben klasik seviyorum ama sen... sen daha çok caz.
Es como si yo soy música clásica y tú eres... Eres más... Jazz.
- Caz.
Jazz.
Sorun cazda değil.
Y Dios sabe que el Jazz no tiene nada malo.
Siz modern caz müzisyenleri biraz Count Basie dinleyip swing yapmayı öğrenmelisiniz.
Ustedes, los del jazz moderno deben aprender lo que es Count Basie y tocar con swing.
Belki de sırf omzunu kırmak için ortaya çıkmıştır.
Quizás Jazz lo contrató de nuevo.
Jazz Gunn tam bir yalancıydı.
Jazz Gunn era un mentiroso