English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ K ] / Kalkamıyorum

Kalkamıyorum tradutor Espanhol

194 parallel translation
Kalkamıyorum.
No puedo levantarme.
O kadar yorgunum ki kalkamıyorum.
Qué cansancio. No puedo pararme.
- Kalkamıyorum.
- No puedo levantarme.
Kalkamıyorum.
No puedo.
- Henüz kalkamıyorum.
- No me puedo levantar todavía.
- Kalkamıyorum!
- ¡ No puedo!
Kalkamıyorum!
¡ No puedo hacerlo!
Kusura bakmayın ayağa kalkamıyorum.
Perdóneme... que no me levante.
Hayır, ayağa kalkamıyorum.
No, no puedo levantarme.
Korkarım kalkamıyorum.
Temo que no pueda alzarme.
O kadar güçsüzüm ki ayağa kalkamıyorum.
Estoy tan débil que no puedo sostenerme en pie.
Ben kalkamıyorum.
Es una lástima que no pueda moverme.
Yani, sabahları kalkamıyorum yaşamaya değer bir şey göremiyorum.
Por la mañana no me puedo levantar. Creo que no vale la pena vivir...
Bu telefon faturalarının altından kalkamıyorum.
No puedo pagar estas boletas. No se termina nunca.
Ayağa kalkamıyorum, kusura bakmayın.
Me quedaré sentado, si no les importa.
- Ayağa kalkamıyorum ve...
- No puedo levantarme y...
Kalkamıyorum!
¡ No puedo levantarme!
Kalkamıyorum!
¡ No puedo pararme!
Böyle otururken dayanabiliyorum ama ayağa kalkamıyorum.
Cuando estoy sentado, puedo soportarlo, pero no puedo ponerme de pie.
Ben yerimden kalkamıyorum, o kadar meşgulüm.
Cuando estoy ocupado y no puedo ir.
- Kalkamıyorum.
Subámoslo, le daré algo que lo ayudará.
Ayağa kalkamıyorum.
Oh, no puedo ponerme en pie.
Bazen altından kalkamıyorum.
A veces me flaquean las fuerzas.
Ama ben kalkamıyorum.
Levántate! ", pero no puedo.
Kalkamıyorum.
No puedo pararme.
Kalkamıyorum.
No me puedo levantar.
Jefferson, düştüm ve ayağa kalkamıyorum
Jefferson, me he caído, y no puedo levantarme.
Hala koltuğundan kalkamıyorum, değil mi Dr. Barr?
Parece como si nunca pudiera levantarme de tu diván, ¿ no, Dr. Barr?
Ayağa kalkamıyorum.
No puedo levantarme.
Düştüm ve kalkamıyorum.
Me caí, y no puedo levantarme.
- Yardım çağır. - Ben de kalkamıyorum.
- ¡ Si estoy amordazada también!
Ben bir kaplumbağayım, ve kalkamıyorum!
Soy una tortuga! No me puedo levantar así!
- Kesinlikle. - Hayır... Kalkamıyorum.
- Sí, es muy importante.
Yardım et! Kalkamıyorum!
Socorro, no puedo levantarme.
- Kalkamıyorum.
! - No puedo levantarme.
Düştü ve kalkamıyorum!
Se ha caído y no puedo levantarme.
Kalkamıyorum.
No puedo vivir sin mi- -
Başım dönüyor. Kalkamıyorum.
Estoy mareado, no lo soporto.
- Hiç o kadar erken kalkamıyorum.
¿ Sabes a qué hora hay que despertarse para hacer pan?
Kalkamıyorum. Sırtımı incittim.
Disculpe, no me levanto porque tengo lumbago.
Biri yardım etsin! Düştüm, kalkamıyorum. İmdat!
¡ Me he caído y no puedo levantarme!
- Ayağa kalkamıyorum.
No puedo ponerme de pie.
Oraya gelip, size sarılıp iyi şanslar dilemek istiyorum ama kalkamıyorum.
Quisiera abrazarlos pero no puedo levantarme.
- Kalkamıyorum! - Kalk.
- Levántate, Pony.
Ayağa kalkamıyorum kusura bakma.
Disculpa que no me levante.
- Kalkamıyorum, Gabrielle.
No puedo, Gabrielle.
Ayağa kalkamıyorum.
- No puedo levantarme.
Kalkamıyorum.
mi pierna... estas bien Annie? no puedo levantarme!
- Kalkamıyorum!
¡ Levántate, Judy!
- Kalkamıyorum!
- ¡ Levántate! - ¡ No puedo!
Kalkamıyorum.
No puedo salir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]