Keyes tradutor Espanhol
237 parallel translation
Walter Neff'den Barton Keyes'e, Talep Yöneticisi.
Walter Neff a Barton Keyes, jefe de siniestros.
Bay Keyes, bu not ilk duyduğunuzda size bir itiraf gibi gelebilir.
Esto te parecerá una confesión.
Aslında bir süre fena değildin, tamam.
Andabas sobre la pista, Keyes.
Şimdi elindeki ucuz puroya sıkıca tutun, Keyes.
Agárrate bien a tu puro, Keyes.
İşin gerçeği Keyes, o anda ne balıkları ne kaskoyu, ne de bay Dietrichson ve kızı Lola'yı düşünüyordum.
Lo cierto es que en ese momento me importaban poco los peces los seguros, el señor Dietrison y su hija.
Sen belki bilirdin Keyes, kaza sigortacısı ama ben bilmiyordum.
Quizá tú sí, Keyes cuando mencionó lo del seguro pero yo no. Estaba feliz.
Hatırladın mı, Keyes?
¿ Recuerdas, Keyes?
Bay Neff, Bay Keyes sizi görmek istiyor.
Señor Neff, el señor Keyes desea verle.
İyi hissetmiyorum bay Keyes..
No me encuentro bien, señor Keyes.
Teşekkürler, bay Keyes.
Gracias, señor Keyes.
Bir dakika Keyes, benim suçum değil.
No estoy de acuerdo.
Ve sen her anından zevk aldın, Keyes, seviyorsun, sadece fazla kafaya takıyorsun sen ve senin küçük adamın.
Te encanta tu trabajo, Keyes, pero te preocupa demasiado. Tú y tu enanito.
Diyelim ki sigortan var ve bu monoksit işini yaptın,..... ofisimizde Keyes adında bir arkadaş var. Söyleyeyim. Onun için böyle bir düzmece çantada kekliktir.
Si estuviera asegurado con nosotros, para un tipo como Keyes sería coser y cantar.
Çünkü, bilirsin Keyes bu işte sana yapabilecekleri oyunları düşünmekten uyuyamazsın bile.
Ya sabes, Keyes en esta profesión siempre piensas en las posibles trampas.
Bak, Keyes, kendimi temize çıkarmaya çalışmıyorum.
Mira, Keyes, no me disculpo.
Kafaya koymuştum, Keyes.
Así empezó, Keyes.
Senin beyninle düşünmeye çalışıyordum Keyes, Dietrichson öldükten sonra soracağın tüm sorulara cevap vermeye çalışıyordum.
Intentaba pensar como tú, Keyes, para poder responder a todas tus preguntas cuando muriera Dietrison.
Los Feliz'deki süpermarketi bilirsin, Keyes.
¿ Conoces ese gran mercado de Los Félix, Keyes?
Bu tarihi hatırlarsın, Keyes.
Recordarás aquel día, Keyes.
- Selam, Keyes.
- Hola, Keyes.
Ben senin odana gelsem Keyes...
Keyes, me paso por tu despacho.
- Affedersin, Keyes.
- Discúlpame.
Bak, Keyes, bir müşteriyi aramalıyım...
Mira, Keyes, debo ver a un...
Yine de sağol, Keyes.
Gracias de todos modos, Keyes.
Evet, Keyes Kader beni engellemeye çalışmaya devam ediyordu.
Sí, Keyes el destino que te comentaba sólo aplazó los acontecimientos.
O derece dikkatliydim.
Ya ves, Keyes, todas las precauciones.
Yine de Keyes, dükkana doğru yürürken, herşeyin kötüye gideceği içime doğmuştu.
Sin embargo, de camino al bar, pensé que todo acabaría mal.
Kulağa çılgınca geliyor, ama gerçek Keyes, inan.
Parece absurdo, pero es cierto.
Hayatımda geçirdiğim en uzun geceydi, Keyes.
Fue la noche más larga de mi vida, Keyes.
- Merhaba, Keyes.
- Hola, Keyes.
Girin bay Keyes, siz de bay Neff.
Pase, señor Keyes. Y usted, señor Neff.
Rahatsız edecek kadar sıcak bir gün mü, Keyes?
¿ Tanto calor hace, señor Keyes?
- Demek anlamadın, bay Keyes.
- Claro que no, señor Keyes.
Beni şaşırttınız bay Keyes.
Me sorprende, señor Keyes.
Bu bay Keyes.
El señor Keyes.
Adı neydi, Keyes?
¿ Cómo se llamaba, Keyes?
- Bay Keyes, ben bu işin içinde büyüdüm.
- Me he criado en el medio.
Sana oracıkta sarılmak istedim, Keyes, sana ve istatistiklerine.
Estuve a punto de abrazarte. A ti y a tus estadísticas.
Selam, Keyes!
¡ Hola, Keyes!
Çılgınsın, Keyes, kadın trende bile değildi.
Estás loco, Keyes, no iba en el tren.
- İyi geceler, Keyes.
- Buenas noches, Keyes.
Tek sorun elinde hiçbir şey olmaması, Keyes.
Pero no tienes pruebas, Keyes.
Sen Keyes'i benim kadar tanımazsın. Bir kere dişini geçirdi mi asla bırakmaz.
Keyes es de los que no suelta a su presa.
Ama Keyes'den değil.
Pero no de Keyes.
Onu şahin gibi izliyordun, Keyes.
La vigilabas como un halcón, Keyes.
Merhaba, Keyes.
Hola, Keyes.
- Benden çok öndesin Keyes.
- Te precipitas, Keyes.
Fantastik Keyes, hatta biraz fazla fantastik.
Muy inteligente, pero quizá demasiado astuto.
- Tabi, bay Keyes.
- Sí, señor Keyes.
Lubin, ben Keyes.
Lubin, soy Keyes.
Keyes talebini reddediyor.
Keyes rechaza tu reclamación.