Kingo tradutor Espanhol
61 parallel translation
Oğlandı, ve adını Kingo koydular.
Tuvieron un hijo al que pusieron por nombre Kingo.
Bak buraya Kingo.
¿ Verdad, Kingo? ¿ Verdad?
İşte böyle Kingo.
Ven con tu abuelo.
Kingo hayatlarımızın merkezindeydi ve üçümüz o sıcak kahkahaların durmak bilmeyen sesi ve etrafımızı saran huzurla mutlu bir şekilde yaşıyorduk.
La situación iba empeorando a medida que iban pasando los días y los meses. Todos los miembros de la familia iban pagando las consecuencias de tanta miseria.
Kingo.
Es Kingo. ¿ Qué?
Kingo, sakın pes etme.
Kingo, no te rindas.
Dışarı çıkmam gerekiyor. Kingo'ya göz kulak ol.
Ahora sólo le pido que en mi ausencia cuide de Miho y de Kingo.
Gördüğün gibi Miho çok zayıf bu yüzden lütfen Kingo'ya göz kulak ol.
Ya que Miho también está enferma le ruego que cuide de Kingo.
Sık dişini Kingo.
Kingo, tienes que aguantar un poco más, hijo.
Hayır, hayır. Ayağa kalkmanın Kingo'ya bir faydası yok.
Levantándote ahora no harás que le baje la fiebre a Kingo.
"Akşama kadar dönmüş olurum, lütfen Kingo'ya göz kulak ol."
"Supongo que volveré por la noche a más tardar. Cuida a Kingo."
Ateşinin düşmemesi ve komaya girmesinin akabinde Kingo iki gün sonra öldü.
Vencido completamente por la fiebre y en coma Kingo murió dos días después de aquella noche.
İşin doğrusu Motome, Miho ve Kingo'nun yanına gitmek için can atıyorum.
Prefiero mil veces ir a reunirme con Motome con Miho y con Kingo al más allá, donde están esperando mi llegada.
Takekichi, Kingo'nun evine git ve altı buçuk gibi gelmelerini söyle.
Takekichi, vete a la casa de Kingo y dile que venga a las seis y media.
Kanda Kingo?
¿ Kanda Kingo?
- Sen Kanda Kingo musun?
- ¿ Tú eres Kanda Kingo?
Kingo kaçırıldı!
¡ Kingo ha sido secuestrado!
Kingo kaçırıldı mı?
¿ Kingo secuestrado?
Kingo ile bir işleri varmış, bana kaybolmamı söylediler.
Tenían algún asunto con Kingo, dijeron que me golpearían.
Kanda Kingo ile bir işlerinin olduğunu söylediler, yani onun geleceğini biliyorlardı ve onu bekliyorlardı.
Ellos dijeron que tenían negocios con Kanda Kingo, lo cual significa que ellos sabían que venía aquí, y le estaban esperando.
Hoş geldiniz. Kingo'dan na'ber?
Bienvenido. ¿ Qué pasa con Kingo?
Hayır, Shiro'yu da Kingo'nun evine yolladım.
No. He enviado a Shiro a casa de Kingo.
Kingo'yu sağ salim geri verirlerse, 300 ryo önemli değil.
Si traen a Kingo de vuelta sano y salvo, no me importa pagarles los 300 ryo.
Kingo'yu derhal alacağım!
¡ Voy a rescatar a Kingo ahora mismo!
Bu Kingo'nun kefareti için.
Esto es para el rescate de Kingo.
Ulusal Ayakkabıcılıktan Bay Kingo Gondo.
Ilamando Sr. Kingo Gondo de la Nacional Shoes.
- Köpek sizin mi?
¿ Es su perro? Kingo.
Tobe-sensei de yanında Kingo Minamoto adında bir çocukla döndü.
El Profesor Tobe también trajo a un niño llamado Kingo.
Kingo, sen de mi buradasın? !
¡ Tú también estás aquí, Kingo!
Orada durumlar ne, Kingo?
¿ Cómo te va, Kingo?
Kingo'yu getir.
Déjamelo. Cada día pesas más.
Balık ister misin Kingo?
¿ Un poquito de pescado, Kingo?
Sen biraz burada Miho ve Kingo'nun yanında kalıp beni bekler misin?
¿ Puedes quedarte a cuidar a Miho y a Kingo por mí?
Kes şunu!
- Kingo. - Detente.
İç. İşte böyle!
¡ Bebe, Kingo!
Uyan!
¿ Me oyes, Kingo?
Kingo!
¡ Abre los ojos!
Acıttı mı Kingo?
Perdóname.
Kingo Baba.
Kingo Baba.
Kingo tüfekle iyi ateş eder.
Kingo tiene puntería con el rifle.
- Berbat görünüyorsun.
Te ves de la mierda. Kingo
Kingo!
Kingo
Kingo'yu mu?
¿ Kingo?
Ne?
¿ Kingo?
Yapabileceğimiz hiçbir şey yok Kingo.
Aunque...
Ama bir samurayın oğlusun. Ufacık bir hastalığın seni alt etmesine izin veremezsin.
Aunque estemos indefensos, Kingo un buen samurái nunca debe abandonar la lucha.
Seni yenmesine izin verme.
Kingo no te dejes vencer, no lo hagas.
- Kingo. Geçen yıl öldü.
Murió el pasado otoño.
Kingo!
Vamos Kingo.
Kingo!
¡ Kingo!
Kingo!
Kingo.