English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ K ] / Knock

Knock tradutor Espanhol

284 parallel translation
Hakkında envai çeşir tevatür dolaşan Knock diye bir emlakçı vardı.
Había también un corredor de comercio llamado Knock, sobre el que circulaban muchos rumores.
Yırtıcı Nosferatu daha henüz, yoldayken, emlakçı Knock, onun tılsımının etkisine çoktan kapılmış görünüyordu.
Parece que al acercarse el estrangulador Nosferatu, ya arrastraba a su sombra al agente inmobiliario Knock.
Kasaba korkudan felce uğramıştı. Kurban edecek birisini arıyorlardı : Knock'u seçtiler.
La ciudad, sacudida por el pánico, buscaba una víctima : era Knock.
"Knock'u yakaladılar!"
¡ Nock ha sido capturado!
Booker knock-outla galip.
Gana Booker por K.O.
Onları öldürdün. Kutsal bir ışıkla onları yere serdin sekiz, dokuz, on ve knock out!
Los ha dejado tumbados por un rayo celestial.
( Hollering ) l don't want to knock anyone's religion, but...
Kailiii... No quiero estropear ninguna religión, pero...
Gebertmek mi?
"Knock ella fuera"?
Dünya ağır sıklet şampiyonluğunu elinde bulunduran Lo Chen yedinci raundun ikinci dakikasında nakavt oldu.
El retuvo la corona por un knock out a Lo Chen en 2 minutos y 8 segundos en el séptimo round
Nakavtla kazanan yeni ağır sıklet şampiyonu Carl Miller!
El ganador por knock out, y se mantiene como Campeón de peso pesado ¡ Carl Miller!
Knock it off.
Silencio.
# Kapıyı asla çalmayız #
♪ ♪ We never, never knock ♪ ♪
Tık, tık, tık, yaptı hain kurt.
"Knock, knock, knock" llamó el lobo malvado.
- Merhaba. Ben... - Kapıyı çalmadın.
Hola. I knock ¿ No lo hagas.
Hiç sanmıyorum. Bu savaşı kazanabilmemiz için istihbarata ihtiyacımız var. Pekala.
No es como si tuvieramos un mapa de la nación del fuego que, debemos dirigirnos al oeste hasta que llegemos a la casa del señor del fuego knock, knock, hola, señor del fuego hay alguien en casa
Knock, knock.
Toc, toc.
Milhouse, "knock, knock" şakalarını biliyor musun?
Dime, Milhouse, ¿ sabes algunos chistes de "toc toc"?
"Siyah Horoz." On üç Nakavt.
"El Gallo Negro". Trece knock-outs.
Seni nakavtla yere devireceğim adamım.
Te voy a eliminar con un knock out.
Teknik nakavt.
Knock-out técnico. - Ya basta.
Ali hayatının baharında sekizinci rauntta nakavt olurdu.
Ali, knock-out técnico en el 8vo. round, en su mejor época.
Tam onu istediğin noktaya getirdiğini sandığında... beklenmedik bir sağ kroşe sallar ve Nancy mahvolur.
Justo cuando estás seguro de poderla calzar donde tú quieres, bam! Su derecha viene de la nada, y Nancy está knock-out.
Tak, tak.
Knock knock.
Şaka bu kadar.
Knock. Ese es el chiste.
Bu kadar mı?
- Knock?
- Kapıyı çal.
- Knock.
Tık tık.
Knock, knock.
Ve kazanan, nakavt ile tartışmasız manevi kralımız Aziz İsa!
Ganador por knock-out y soberano indiscutido del reino espiritual Jesús "El Salvador" Cristo.
Nakavt ile kazanan ve halen daha tartışmasız manevi krallığınızın hükümdarı İsa "Kurtarıcı" Mesih.
Ganador por knock-out y soberano indiscutido del reino espiritual Jesús "El Salvador" Cristo.
Gel ve kapımızı çal...
- Come and knock on our door
Gel ve kapımızı çal!
- Come and knock on our door
- Hey, Jimmy.
- Knock, knock. - Hola, Jimmy
- Tak tak.
- ¡ Knock, knock! - ¿ Quién es?
Devrin karate turnuva şampiyonaları bile temassız olaylardı ve nakavtlar üzerine değil, rakibe hiç dokunmadan verilen darbelerle toplanan puanlar üzerine kurulmuşlardı.
Hasta los torneos de campeonatos de karate de la era... son asuntos sin contacto basados no en knock-outs... sino en la acumulación de puntos... por golpes que nunca tocaron al contrario.
Tak tak!
Knock, knock..
Onun çekiciliği insanı bir çok şekilde nakavt eder.
Es un knock-out en más de una forma.
Parçala onları!
Knock'em muertos.
Bunu niye yapıyorsun?
- Knock, knock. - ¿ Por qué está haciendo esto?
Bir kez daha çalacağım.
Lo diré una vez más... knock... knock.
Kim o?
knock, knock. ¿ Quién está ahí?
Bu köşede eski ağırsiklet boks şampiyonu... 213 pound ağırlığında... 31'e 0 derece ve 25 knock-out ile... Muhammad Ali!
En este rincón, el contendiente y ex campeón mundial de pesos pesados con un peso de 96,60 kilos y un récord de 31-0 y 25 knockouts ¡ Muhammad Ali!
Rakibi, 205.5 pound ağırlığında... 26'ya 0 derece ve 23 knock-out ile... şu anki ağırsiklet boks şampiyonu... İçici? Joe Frazier!
Su adversario, con un peso de 93,20 kilos y un récord de 26-0 y 23 knockouts el actual campeón mundial de los pesos pesados ¡ Smoking Joe Frazier!
Bildiğim tek şey şampiyonun knock-out olduğu.
Sólo es el campeón de las caídas.
Gerçek şu ki... George kendi kendini knock-out etti.
La verdad es que George se noqueó él mismo.
"I'll sit you right down, knock you off your feet." "Whoa, baby, I've got a craving."
"I'll sit you right down, knock you off your feet."
Tak tak!
¡ Knock, knock!
- Tak?
- Knock.
Tak.
- Knock?
- Knock knock. - Kim o?
¿ Quién es?
Tak, tak.
Knock, knock.
Knock-knock.
Knock-knock.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]