English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ K ] / Kolunu uzat

Kolunu uzat tradutor Espanhol

159 parallel translation
Sonra ona kolunu uzat.
Ofrecedle el brazo.
Bakın, hanımefendi, Oscar kolunu uzatıyor.
Mire Srta., Oscar le ofrece el brazo.
Mükemmel. Lütfen kolunu uzat.
Roger, levanta el brazo.
Bay Jarvis kolunu uzat.
Extienda el brazo, Sr. Jarvis.
Kolunu uzat.
Sí, dame tu brazo.
Kolunu uzatırsın, ben de seni çekip terkime oturturum.
Me da el brazo y la subo detrás de mí.
Sağ kolunu uzatır mısın biraz? Haydi, uzat. Yapamıyorsun değil mi?
Aqui hace frio Son simpaticas, pero este sitio no es...
Bak : kolunu uzat, nefes alma, Sağ kalçandan destek al ve ateş.
Mira : estiras la mano, dejas de respirar, dejas caer el peso en la cadera derecha, y disparas.
Kolunu uzat.
Saca el brazo.
Sadece kolunu uzatıyordun.
Solo estirándome.
Kolunu uzat, oğlum.
Dame el brazo, chico.
Kolunu uzat.
Dame el brazo.
Kolunu uzat bana, sok şuradan içeri.
Sólo dame tu brazo y escúrrelo por aquí.
İri yarı bir polis memuru, kolunu uzatıp beni durdurdu.
Yun policía robusto extendió el brazo y me detuvo.
Kolunu uzat!
¡ Dame tu arma!
- Kolunu uzat.
- Dame la manga.
Kolunu uzat.
Extienda su brazo.
Kaptan kolunu uzat lütfen.
Capitán, el brazo.
Bana kolunu uzat.
Dame tu brazo.
Bana kolunu uzat, dedim!
¡ Dije que me des tu brazo!
Bana kolunu uzat.
Dámelo.
- Kolunu uzat, Doc.
- Muestra el brazo, Doc.
Bana kolunu uzat.
Enséñame el brazo.
Kolunu uzat.
Demasiado bueno.
Kolunu uzat.
Mantén en alto tu brazo
Kolunu uzatın.
A ver ese brazo.
Kolunu uzatıp, " "Top" " dedi.
Tenía el bracito así : "Pelota".
Diyelim kolunu uzatırsın.
Puedes, decir, alargas el brazo.
Kolunu uzat.
Dame tu brazo
Tamam! Kolunu uzat.
Ahora estira tu brazo.
Diğer kolunu uzat da kardeşin ona da vursun.
Extiende tu otro brazo y deja que tu hermano te pegue.
Kolunu uzatıyorsun ve bir jiletle yavaşça... bileğini çiziyorsun... hayatının kaybolup, yok olmaya başladığı yerden... mükemmel bir kan öbeği çıkıyor.
Extiendes el brazo y con una cuchilla... despacio, dibujas un surco en tu muñeca... una rosa de sangre perfecta... por donde se escapa tu vida desorientada.
Kolunu uzatıyorsun ve bir jiletle yavaşça.. bileğini çiziyorsun...
Extiendes el brazo y con una cuchilla... despacio, dibujas un surco en tu muñeca...
Haydi kolunu uzat tatlım.
Ahora dame tu brazo, amor.
Sol kolunu uzat Sol kolunu çek
Y estiras tu brazo izquierdo... y sacas tu brazo izquierdo.
Sol kolunu uzat ve salla gönlünce
Y estiras tu brazo izquierdo y lo sacudes.
Kolunu uzat.
Extiende tu brazo.
Kolunu uzat, Harry.
Tu brazo, Harry.
Kolunu pencereden böyle uzat ve el salla.
Saca el brazo de la ventana así y despídete.
- Kolunu uzat.
No es broma...
Uzat kolunu.
Ponga el brazo.
Kolunu kaldır, gevşe, tamamen uzat ve nefesini tut.
Levanta el brazo, suelto y relajado, y aguanta la respiración.
- Kolunu ileri doğru uzat.
- Extiende tu brazo hacia adelante.
- Sol kolunu uzat.
- Extiende el brazo izquierdo.
Uzat bakalım kolunu!
¡ Su brazo, por favor!
- Uzat kolunu.
Dame tu brazo.
kolunu uzat.
Dame tu brazo.
- Bana kolunu uzat.
No, no.
Uzat kolunu.
Sácalo.
Kolunu buradan çek ve bacaklarını da yana uzat.
Quita tu mano de mi mano y quedatela en tu lado
Tamam, kolunu uzat.
Eso es.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]