Kombucha tradutor Espanhol
39 parallel translation
Ginseng ve kombucha içkilerinden bir servet yapmışlar.
Hicieron una fortuna vendiendo Ginseng y bebidas de Kombucha.
Buzdolabında bulduğum tek şey, açılmamış bir "kombucha".
Lo único que encontré en el frigorífico ha sido una botella cerrada de Kombucha *. ( Té endulzado con propiedades medicinales )
Çok hafif kokteyller içiyordum.
Sólo kombucha, ¿ entiendes?
Catering Şirketi kombucha kokteyli hazırlayacak.
Genial. El servicio estará haciendo cocteles kombucha.
İnancımı gagalamanıza izin vermeyeceğim. Şimdi, izninizle, bir kombucha kokteyli alacağım.
No voy a dejarlas picotear mi fe, así que si me disculpan, voy a buscar un cóctel kombucha.
Kombuchanın, bira mayası ve bakterilerden mayalanarak yapılan bir çay olduğunu biliyor musun?
¿ Sabías que la kombucha es un té fermentado de levadura y bacterias?
Bu arada kombucha maya ve bakterilerden yapılıyor.
Y, por cierto, la kombucha está hecha de bacterias y levadura. Está bien.
Biraz nar çayı kaynatıp demledim sana.
Acabo de hacer un montón de kombucha de granada.
Canım, Kombu çayı iç, ruhunu teskin eder.
Nena, bébete la kombucha, alivia el alma.
Salla Kombu çayını.
A la porra la kombucha.
- Emredersiniz. Sevdiğini bildiğinden çay aldım sana.
Y te conseguí algo de kombucha porque sé que te gusta eso.
- Mmm. Bununda tadı nar ekşisi gibi.
Esta cosa Kombucha sabe a vinagreta gasificada.
Cayenne kombucha mı içiyordun?
¿ Quieres un poco de Kombucha Cayenne?
Kombuça çayı?
¿ Quieres kombucha?
Kombucha sever misin?
- ¿ Te gusta el cambucha?
Pinkberry, dippin'dots, lahana, kinoa, Kamboçya yaptık...
Hemos comido Pinkberry, Dippin'Dots, kae, quinoa, kombucha...
Jon, Kombu çayı demlenmesi ile Brooklyn'deki burjuvalaştırma arasında köprü kurma kampanyasına öncülük ediyor.
JON'S encabezando una campaña para cerrar las brechas DE GENTRIFICACIÓN EN BROOKLYN través de los medios KOMBUCHA cervecera.
- Bebeğim, bak iki kişilik kombucha.
- Nena, mira, kombucha para dos.
Kombucha da ne?
¿ Qué es exactamente kombucha?
Uzun süre kalmayacağız, size bunu getirmek istedik. Bunlar kutlama Kombucha bardakları
No nos quedaremos mucho, solo queríamos traeros estas tazas de kombucha de celebración.
Sadece Kombucha Mother'ı görebildim.
Todo lo que vi fue a la Madre de Kombucha.
Hazır sen gidecekken, servis kapısını mayalama merkezine dönüştürmek istiyorum. Böylece doğum destek sınıfım için kendi kombu çayımı mayalayabilirim.
- Una vez que finalmente empuja lugar, quiero dar vuelta el montacargas en una estación de fermentación, para que pueda preparar mi propia kombucha jengibre para mi clase de doula.
Bir de aptal kombu çayı dolabını yapayım ki etrafa zarar vermeyesin.
, no sólo para reparar su montaplatos, sino también construir su armario kombucha estúpido Lo que don y apos ; t hacer más daño.
Evet eminim her şey Kombucha ve Kumbaya gibidir.
Sí, estoy seguro de que todo era Kombucha y Cumbayá.
Kombucha sever misin?
¿ Te gusta la kombucha?
Kombu çayı ister misin?
¿ Quieres un poco de Kombucha?
Kombu çayı sipariş etmiştim ama alkol içerdiğinin farkında bile değildim.
Ordené un Kombucha que no sabía que tenía alcohol.
Sana biraz Kombucha aldım.
Te traje un poco de Kombucha.
- Kombu çayı ister misin?
- ¿ Quieres kombucha?
Mayalanmış Japon çayı Kombu.
Es Kombucha, té fermentado japonés.
- Kombu çayı?
¿ Kombucha?
Ayrıca kendi kombuçamızı yetiştirip, kendi arılarımızı kullanıyoruz.
También hacemos nuestra propia kombucha, manteniendo las abejas.
- Kombu çayı alabilir miyim lütfen?
- ¿ Puedes traerme un té de kombucha?
Kombu çayını bilgisayarın yanına koy lütfen.
El té de kombucha cerca del teclado, por favor.
İçtiğin kombu çayında yüksek miktarda kafein var.
Esa kombucha que estás bebiendo, tiene alto contenido de cafeína.
Su ya da kombu çayı?
Agua o Kombucha?
Onun yerine Kombuça * kimçi * mini tacolarından * ister misiniz?
¿ En lugar de eso querría Mini Tacos de Kombucha Kimchi?
Kombucha bekleyebilir.
Kombucha puede esperar.
Kombu çayımı deneyebilirsin, ev yapımı.
Puedes probar mi Kombucha, es casero.