Kosher tradutor Espanhol
384 parallel translation
"KAŞER ETE KARŞI SAVAŞ" "Haham Englebert'in Muhalif Çalışması..."
LA BATALLA CONTRA LA CARNE KOSHER
Çünkü çoğu Alman... kaşer kesime tanık olmamıştı.
La prensa judía sólo pudo desbandarse... al escribir esto, porque difícilmente los alemanes... habían visto un sacrificio kosher.
Hayvan, bu Naziler helal süt emmemişler.
Animal, estos nazis no son kosher.
Merak etme, her şey yolunda.
Es kosher.
Vazo çiçeklerine dayanamıyorum.
Me encantan las flores kosher.
'Bayan Florian'ın, Tommy Ray'i...''... benim temiz olduğuma ikna etmesi neredeyse 10 dakika sürdü.'
" Le llevó diez minutos convencer a Tommy Ray de que yo era kosher.
"Lahanacı?" "Sosisçi?" "Yahudi Yemeği?"
"Kraut"? "Knockwurst"? "Kosher"?
Orada yemek yiyeceksin.
Tienen una tienda kosher Bisson la calle. En cualquier caso, tendrá que.
Bar mitzvah ve katı koşer orucu ile... bir Yahudi olarak büyütüldü, endişelenmeyin.
Creció como un Judio, con barmitsvoy y una estricta dieta kosher, que no están preocupados,
Benim oğlum, koşer orucu tuttu?
¿ Qué es? Mi hijo - estrictamente kosher?
Sadece seni koşer yapacağım!
¡ Sólo quiero transformarte en comida kosher!
Ben bir kaşerim, anne. Kızıl Deniz'in yayalarındanım ve bundan gururluyum!
Soy kosher. ¡ Un orgulloso hombre pedestre del Mar Rojo!
Temiz!
Es kosher.
Üzgünüz, uygun yemeğimiz kalmadı.
No tenemos alimentos kosher.
- Koşer, Çin ve Meksika yemekleri.
- Kosher, china y mexicana.
Temiz midir?
¿ Es kosher?
Yahudi yemeği yer misin?
¿ Comes productos kosher?
Otur ve bize Yahudi yemeklerini anlat.
Siéntate y háblanos de la comida kosher.
Babası küçük kasabanın basit kasabıydı.
Su padre era un carnicero kosher de Hoboken.
Güney Dakota'da dürüst kalmaya çalışmayı hayal edebilir misiniz?
¿ Se imaginan, tratando de conseguir kosher en Dakota del Sur?
Hiçbir yerde dürüst kalmayı hayal edemem.
No me imagino conseguir kosher en ningún lugar
İster inan ister inanma, ailemin sıradan bir ekmek firını vardı.
Aunque no lo creas, mis padres tenían una panadería kosher.
Hı-hı. Doğu yakasının aşağılarında Schmulke Bernstein'in yerinde pirzola yerken.
En el Lower East Side, comiendo costillas kosher en Schmulke Bernstein's.
14 sineması, iki kaşer restoranı, Ve soğuğa gelince..., Indıana'dan sadece beş derece daha soğuk, diferansiyel yağışlarına rağmen.
Tiene 14 cines, dos charcuterías kosher, y la temperatura media sólo es tres grados más baja que en Indiana, aunque llueve mucho más.
" İnançlarımıza uygun olarak hazırlanan yiyecekleri mi yiyorsun?
" Estás comiendo comida Kosher? Nunca olvides quién eres!
Kosher tavuk çorbası.
Sopa de pollo kosher.
Kalan tek yemek kaşer yemeği.
Bueno, lo único que queda es una comida kosher.
Kaşer yemeği mi?
¿ Una comida kosher?
Kaşer yemeğini ben istemiştim.
- Sabe ordené la comida kosher.
Yahudi yemeği yiyebilir miyim?
¿ Me puedo comer la comida kosher?
- Aynı hafta içinde Pork Prensesi ve Minik Bayan Kosher oldu.
En la misma semana fue nombrada Princesa del Puerco y Señorita Kosher.
Abim gibi kasap olmalıydım.
Pude haber sido un carnicero kosher como mi hermano.
Dr. Foreman, birçok yahudinin yahudi olmayan akrabaları vardır, ve birçoğumuz helal gıda yemez.
Muchos judíos tienen parientes no judíos y la mayoría no come comida kosher.
Koşer mi peki?
¿ Es kosher?
Pekala, kim kaşer yemeği sipariş etti?
Está bien. ¿ Quién ordenó comida kosher?
Ben Museviyim.
Soy kosher.
- Museviliğe uygun değil.
- Bueno, no sería kosher.
Kolların Kosher Deli'de asılmışa benziyor.
Y los brazos parecen como algo de una fiambrería kosher.
Kasha yapıyor, bütün evi kokutuyor.
El kosher deja mal olor en la casa.
Sanki onaysızmış gibi şuna bakıp duruyorsun.
Lo miras como si no fuera kosher.
Et dilimleri onaylanır.
La carne es kosher.
Bir balık parçası uygun besinler onaylanır.
Un pescado... ... salado es kosher.
Bana onaydan söz etme.
No me hables de kosher.
Fazla dürüst.
Muy kosher.
Onaylı değildi.
No era kosher.
- Bu onaylanmamış.
- Es kosher.
Özellikle kaşer menüsü olmasın diye belirtmiştim.
Pedí que no me sirvan comida kosher.
Helal gıda değil.
- Que no es kosher.
Ve dince yasak şeyleri yemeyen biri.
- ¡ Kosher, claro!
Van Doren'i ilk Kosher'ini yerken kaçırmayın.
Vean a Charles Van Doren comer comida kosher... en "Veintiuno".
Kasha ister misin?
¿ Quieres kosher?