Laguerta tradutor Espanhol
252 parallel translation
Üçlemeci cinayeti soruşturması için Laguerta'dan onay çıktı.
Acabo de recibir el visto bueno de Laguerta para abrir una investigación para el asesino Trinidad.
Artık Komiser Laguerta ile görüşmeyeceğim.
Ya no estoy saliendo con la teniente Laguerta.
Hadi ama Laguerta, bunun gerçekçi gelmediğini söyle.
Vamos, Laguerta, di que es exagerado.
Kahpe Laguerta, resmi olarak puştun işlediği suçlardan birinin kurbanı olduğum için beni dosyadan aldı.
La maldita de Laguerta me sacó del caso porque oficialmente soy una víctima de los crímenes de ese chupa pijas.
Eğer Laguerta fahişeleri bana vermiş olsaydı, bir tanık arıyor.. ... ve cevapları bulabilirdim.
Podría responderte si Laguerta no me hubiera devuelto con mis putillas, buscando un testigo...
Laguerta zamanını fahişeleri arıyarak geçiriyor ama bu senin kamyonları arıyamayacağın anlamına gelmiyor Benim zamanım!
Sólo porque Laguerta te tenga buscando putas en su horario no quiere decir que no puedas buscar el camión... ¡ En mi tiempo libre!
Patronu - Teğmen Laguerta.
La jefa, la teniente Laguerta.
Bu adam bizimle oyun oynuyor, and Laguerta's görmek için çok aptal.
Este tío está jugando con nosotros, y Laguerta es demasiado estúpida como para darse cuenta.
Teğmen Laguerta Bildiklerini sana anlatmak istiyor.
La Teniente LaGuerta tiene algo que quiere decirle.
Laguerta doğruyu yapmak zorunda kaldı.
Laguerta tuvo que decir las palabras concretas.
Laguerta beni odama yollayıp manzaradan uzak durmamı istemeden önce... kontrol ekibiyle birlikteydim.
Estoy de incógnito, así que Laguerta me ha mandado a mi cuarto y me ha dicho que me quede donde no se me vea.
Ha bu arada, Laguerta'dan uzak dur ve Kaptan Matthews ile konuş.
Mientras tanto, evita a Laguerta y habla con el capitán Matthews.
- Laguerta bir görgü tanığı arıyor orada motelin kapıcısıyla konuşuyor.
- Laguerta está buscando a un testigo, que estuviera trabajando de portero del motel de ahí atrás.
Laguerta mutlu değil, ama dinlenmeye ihtiyacı var.
A Laguerta no le hizo gracia, pero lo que le hace falta es coger un poco.
Laguerta fahişelerle görüşmemi istiyor.
Laguerta me tiene entrevistando putas.
Bunu Laguerta ve çocuklara gösterdim.
Tengo que destacar ante Laguerta y sus chicos.
- Teğmen Laguerta?
- ¿ Teniente Laguerta?
Laguerta gerçek katilin zekasını aşağıladı ve o da şimdi bizim yanlış adamın peşine düştüğümüzü görüp bizden öç alıyor.
Laguerta insulto la inteligencia del verdadero asesino... Y ahora se está desquitando porque fuimos tras el tipo equivocado
Yani Laguerta herşeyi batırdı öyle mi?
Así que LaGuerta realmente metió la pata esta vez, ¿ no?
Laguerta bir güvenlik görevlisi için alelacele bir arama emri çıkarttı.
LaGuerta largó una persecución contra un guardia de seguridad.
Laguerta gerçek katilin zekasını hor gördü, ve o da şimdi bizim yanlış adamın peşine düştüğümüzü görüp bizden öç alıyor.
LaGuerta insultó la inteligencia del verdadero asesino y ahora se volvió hacia nosotros por perseguir al hombre equivocado.
Maria Laguerta.
Maria LaGuerta.
LaGuerta'ya inanabiliyor musun?
¿ Puedes creer a Laguerta?
- LaGuerta da kim?
¿ Quien es Laguerta?
- LaGuerta benim tellalım değil.
Laguerta no es mi chulo.
LaGuerta'nın bu kez bir şeyleri gözden kaçırdığını biliyordum.
Sabia que Laguerta estaba dando palos de ciego en esto.
LaGuerta değil.
Y no ella.
LaGuerta bunu öğrendiğinde acayip bozum olacak.
Y Laguerta va a perder la cabeza cuándo lo descubra.
- Ve LaGuerta basın toplantılarını ne kadar sever, bilirsin. Basın toplantısını... -... iptal etmek zorunda kalacak.
Va a tener que cancelar la rueda de prensa.
- Teğmen LaGuerta ne diyor?
Señor.
- Amirinin arkasından iş mi çevirdin? LaGuerta beni dinlemiyor.
¿ Actuó por encima de su comandante?
Şu ana kadar tek bildiğimiz Kübalı olduğu. ... ve Laguerta'yı sevdiği..
Todo lo que tenemos hasta ahora es que es cubano y que le agrada LaGuerta.
Laguerta nerede?
¿ Dónde se encuentra LaGuerta?
Laguerta'yı hiç böyle kolladığını görmedim.
No te vi proteger a LaGuerta.
Laguerta'ya vermek istiyorum ama yeterince iyi olduğundan emin olmak istedim.
Me gustaría dárselo a la LaGuerta pero quiero asegurarme de que sea bueno.
Bu iş yüzüne patlar ve Laguerta'ya seni tekrar ahlak masasına göndermesi için aradığı bahaneyi vermiş olursun.
Si esto explota en tu cara le darás a Laguerta la excusa que ha estado buscando para enviarte de regreso a Vicios.
Fotoğrafından Jorge Castillo olmadığını söylediğinden robot resim için Teğmen LaGuerta çocuğu buraya getirtiyor.
Como no reconoció la foto de Jorge Castillo la Teniente LaGuerta está trayéndolo para intentar hacer un identikit.
- Laguerta bunu görmen gerektiğini söyledi.
- LaGuerta pensó que debería ver esto.
Salyaların LaGuerta'nın kanepesine akıyor.
Estás babeando en el sofá de Laguerta.
Bu ön sevişmeden de kötü. LaGuerta ona niçin hiç soru sormuyor?
Son un desperdicio los juegos preliminares, ¿ Por qué no hace las preguntas?
Ya LaGuerta haklıysa?
¿ Y si LaGuerta estuviese en lo cierto?
- LaGuerta yanında.
Laguerta esta alli.
- Affedersiniz, efendim. Ama soruşturmanın yetkilisi Teğmen LaGuerta'ydı.
Con el debido respeto, senor, la teniente Laguerta esta a cargo de esta investigacion.
Maria LaGuerta.
Maria Laguerta.
LaGuerta buz kamyonlu katilin onun yerine beni becermesinin kıskançlığı içinde.
LaGuerta está celosa porque el asesino del carro de hielo me jodió en lugar de a ella.
Eğer bu doğruysa, Pasquale ve LaGuerta'ya bir sidik partisi düzenlemek yakışır.
Si eso es verdad, Pasquale y LaGuerta tendrán una fiesta de orina.
Bugün ilk iş günüydü ve LaGuerta ona biraz kaba davrandı.
Tuvo su primer día de trabajo hoy, y LaGuerta estuvo encima de ella.
Bu bayan Maria Laguerta.
Ella es Maria LaGuerta.
LaGuerta'ya kendimi dinletebilirsem tamamdır.
Quisiera que Laguerta me escuche.
- Doğruca size geldim, Yüzbaşı.
¿ Y la Teniente Laguerta que dice sobre esto? Vine directo a usted, Capitán.
Ne zaman ağzımı açsam bana...
Laguerta no me escucha.