Liberal tradutor Espanhol
1,133 parallel translation
Amerikan piyade taburu, Nikaragua'nın liberal partisinin seçkin temsilcileri tarafından Realejo'da karşılandı.
La falange norteamericana desembarcó en Realejo, donde nos recibieron distinguidos representantes del Partido Liberal Nicaragüense.
Liberal partinin liderleri General Munoz ve Castellion'u beklemek için Realejo'nun tövbekâr olmayan küçük bir köyünde mola verdik.
Nos detuvimos en la pequeña apacible aldea de Realejo, para esperar allí a los líderes del Partido Liberal, los generales Muñoz y Castellón.
Bu haklı amaç için bizlere Nikaragua Liberal Partisi'nden iki kişi yardım edecek.
Ayudanos en nuestra justa causa. Nos apoyan dos miembros del Partido Liberal, defensores de la democracia.
Sonuç bir zaferdi.
El resultado fue un triunfo para la economía liberal :
Yeteri kadar liberal olmamak kaygısıyla... suçluları aklayan savcı da yanımızda.
El fiscal que sobresee a los criminales por temor a parecer poco liberal. También está de nuestro lado.
Dünya ne kadar özgür olsa da, bir erkek her zaman ne kadar... alkol tüketeceğiyle değerlendirilir.
Por muy liberal que se torne este mundo, un hombre será... juzgado siempre por la cantidad de alcohol que pueda consumir.
Bir kez daha söylüyorum bay Kırmızı Elma.
Y se lo vuelvo a repetir, Sr. Liberal.
Burada liderleri Danta Guzman'ı Görebilirsin. Bir Amerikan liberali tarafından ziyaret ediliyor.
Ahí ven a su líder, Dante Guzmán... recibiendo a un liberal estadounidense.
Sorunlarını benimsemek için insan arayanlar... Oak Lawn'den Francine.
el preocupado y herido corazón liberal... buscando a gente con problemas puede pregonar los suyos.
İki liberal topsunuz siz.
Uds. dos son un par de maricones liberales.
Sanırım, artık Liberal New York-Washington lobisini yatıştırmaya çalışmaktan vazgeçip, geçmişe değil geleceğe yoğunlaşmalıyız.
Creo que es hora de que dejemos de apaciguar a la camarilla liberal de Nueva York y Washington y que nos concentremos en el futuro no en el pasado.
Roma Üniversitesi'nde. Annen de Napoli'de Liberal Sanatlar okumak istiyor dedi.
Si yo quería matricularte en derecho en la universidad de Roma... y tu madre dijo, "no, quiere hacer letras en la universidad de Nápoles"
Güneş kadar genel bir ihsan eylemektedir... cömert bakışı herkese... basit veya soylu herkesi donduran korkuyu eritmekte... gecenin içinde herkese bir parça Henry sunmaktadır.
Largueza universal, como el Sol, su ojo liberal regala a todo el mundo, fundiendo el frío temor. Así, humildes y gentiles, todos, contemplad, tanto como la poca pericia pueda definir, un pequeño retazo de Harry en la noche.
- Çok mu liberal? - Ne diyorsun.
- ¿ Es una mujer liberada?
Şu liberal kuruluştaydı.
Es una organizaciòn liberal.
Oraya gidip Liberal Sanatlar diploması almak istiyor.
Quiere conseguir el título de Licenciado en Ciencias Sociales.
Liberal kesime hizmet etmek istersen, seni Bloomenfeld'in bürosuna atayabilirim.
Si quiere ser un liberal puedo enviarlo a la oficina del Sr. Bloomenfeld.
Oldukça liberal bir geçmişe sahipsiniz, değil mi?
Sus antecedentes son liberales, ¿ no, Sr. Blair?
Öne sürdüğün yeni isimler partinin liberal kanadında yer almıyor. - Katılmıyor musun, Francis?
De los nuevos nombres que propones, no hay ninguno que se identifique con el área liberal del partido, ¿ estás de acuerdo, Francis?
Ben şehirliyim, profesyonelim ve umutsuzum.
Soy de ciudad, un profesional liberal y estoy desesperado.
veya bir müzisyense onu bir konsere götürebilirsin, yada eğer o New York'lu kibirli ve küçümseyen bir profesyonelse, muhtemelen çocuğunu kendi başına büyütmek istersin.
O, si es músico, podrías llevarlo a un concierto. Si es un profesional liberal creído y condescendiente de Nueva York, probablemente quieras criar al niño tú sola.
Evet teknik anlamda bu bir salgın sayılmaz... Henüz... ama bu insanların hiçbiri aşılanmamış ve modern tıbbın gerekleri konusunda biraz liberal fikirlere sahipler...
Clínicamente hablando, aún no es una epidemia pero aquí nadie está vacunado y la gente carece de sentido común a la hora de tener en cuenta los tratamientos básicos del siglo XX.
Daha dün saygıdeğer bir Yahudi liberaldim.
Ayer, era un respetable judío liberal.
Çünkü büyük burun benim gibi sevimli, iyi, gönlü açık, başı dik, cesur bir insanda bulunur Yoksa sizlerde değil. Bunu iyice öğrenin. ... Çünkü tokatımın patlayacağı o ünsüz suratınız yoksundur gururdan, saygıdan, şiirsellikten, resimsellikten, debdebeden, parıltıdan ve nihayet burundan.
Una gran nariz es la mejor amante de un hombre afable bueno, cortés, espiritual, liberal, valiente y yo soy tal cual, al contrario de vos, estúpida escoria, patán pues la cara sin gloria que ahora busca mi mano sobre vuestro cuello está tan desnuda de gracia de despejo, de lirismo, de chispa, de arresto, de suntuosidad de nariz en fin...
Her neyse, bundan söz edince sana ve arkadaşlarına her tür... - bitkiyi verebileceğini söyledi.
Como es muy liberal, le gustaría donar las plantas a tu grupo.
Her provokatör, entelektüel ve koyu liberal, insan hakları konusunda atıp tutarak hücum edecek.
Todos los agitadores, todos los intelectuales todos los liberales sensibleros querrán sacarle partido.
Siz liberaller bir bok bilmiyorsunuz, çünkü sizin hiçananızı ağlatmadılar.
Usted, liberal, no sabe una mierda porque nunca le han dado por culo.
Bu beyaz bir kızla birlikte olan birimizin daha kötü bir durumda olduğu anlamına gelmez. - Ben hâlâ profesyonel bir siyahım.
Con eso no digo que un hermano con una chica blanca renga prejuicios, sea menos liberal.
Çok liberal.
Es demasiado liberal.
Babamın liberal kitaplarını okumama izin var.
Puedo leer, mi padre es bastante liberal.
Liberal düşünceye yöneldin ama bağnaz olup çıktın.
Te crees un librepensador. ¡ Y un cuerno! La gente como tú es sectaria y conformista.
Büyük şehre gideceksem açık fikirli olsam iyi olacak galiba.
Si voy a ir a la gran ciudad, será mejor que me vuelva más liberal.
Sonra Liberal Parti merkezi olacak.
Luego se convierte en el Cuarte General del Partido Liberal.
Özgür bir kız ise sadece orospu değil mi?
El honor. Y para ustedes una mujer liberal es siempre una puta. ¿ No?
Ben daha çok liberal, feminist şiirlere ilgi duyan tiplerdenim.
Soy más del tipo medioambiental y políticamente correcto... feminista, que lee poesía.
"O- - Evet, o kendini dışa vurmayı seviyor."
Es... es es una chica muy liberal con su cuerpo.
Çok liberal.
Muy generoso.
Sizce bu cümleniz sizin... seksüel özgürlük anlayışınızla bağdaşıyor mu?
¿ Ese era un motivo para dejarlo... con lo sexualmente liberal que es usted?
Ben geniş görüşlüyüm ama yine de!
Soy liberal, pero es demasiado.
İnsanlar büyükbabamın Liberal Parti'den adaylığını kutlamak üzere bir partide bir araya gelmişlerdi.
Se celebraba la nominación de mi abuelo como candidato del Partido Liberal.
Biz, Liberal Parti olarak onlarla savaşmalıyız.
Nosotros, el Partido Liberal, debemos luchar contra ellos.
Bilmeni istiyorum ki Rose, biz oldukça özgür düşünceli bir aileyiz.
Quiero que sepas que somos una familia muy liberal.
Ben anlayışlıyımdır.
Yo tengo mucho mundo, y soy muy liberal,
St. Alard patronuma bir liberal olduğu için saldırdı.
St Alard a atacó a mi señor por ser un liberal.
Ya Madame Deroulard, annesi, o da bir liberal midir?
Y Madame Deroulard, la madre de él, también es liberal?
Kendini liberal sanıyorsun ama ırkçıdan başka bir şey değilsin.
Tú crees que eres muy liberal. Pero no eres mas que una racista.
Sürüyü kurtarma çabasındaki saçma politik görüşler sadece nüfusu çoğaltarak, doğanın dengesini bozuyor.
Y la ridícula agenda liberal sobre salvar los rebaños sólo sirve para superpoblar el equilibrio de la naturaleza.
Yine de onu vergi ver ve tüket, diz çök ve asalak ol liberallerine tercih ediyorum.
Mejor que un liberal impulsivo interesado en impuestos y gastos.
Kilise, Roma kilisesi gittikçe bu fikrini değiştiriyor.
Bueno, la Iglesia Católica se está volviendo más liberal.
- Şu lanet olası liberal yasalar!
- Tendra que irse - ¡ Quiere evadir la ley!
CODY ZAMORA Ucuz Fahişe LİBERAL ÖDÜL VERİLECEK
CODYZAMORA - RAMERA DE CANTI NA SE PAGARÁ UNA GENEROSA RECOMPENSA