Lisette tradutor Espanhol
63 parallel translation
Lisette, ne kadar zamandır evlisin?
Dime, Lisette, ¿ cuánto tiempo llevas casada?
- İyi akşamlar Lisette.
- Buenas noches, Lisette.
- Merhaba, Lisette.
- Buenos días, Lisette.
Lisette!
¡ Lisette!
Lisette durumu dramatize etme.
No dramaticemos las cosas.
Lisette, masanın üzerine koy.
Lisette, pon eso en la mesa.
- Merhaba Lisette.
- Hola, Lisette.
- Çok kalacak mısın Lisette?
- ¿ Terminarás pronto?
Adım Lisette, Schumacher'in karısıyım.
Me llamo Lisette. Soy la señora Schumacher.
Lisette, artık gidebilirsin. Sana ihtiyacım kalmadı.
Puedes retirarte, ya no te necesito.
Lisette, çocuk istemiyor musun hiç?
¿ No te gustaría tener hijos?
- Karısı yüzünden.
A su mujer. - ¿ A Lisette?
- Lisette mi? Beraber konuşuyorduk.
Nos frecuentamos un poco.
Lisette, Madam de Marras'nın kocamın metresi olduğunu biliyor muydun? Evet madam.
¿ Sabías que Geneviève era la amante de mi marido?
- O olduğuna emin misin?
- Es Lisette.
Lisette lütfen!
Basta, Lisette.
Lisette, Joanne, Annelle, Kalua, Nani, Lani.
Lisette, Joanne, Annelle, Kalua, Nani, Lani.
Çünkü benim kalbim oraya aittir.
Suzon, Fanchon, Lisette o Nini
- Lisette, mantom!
Lisette, mis baúles.
Charles ve Lisette'e söz verdim.
Se lo prometí a Charles y Lisette.
Arkadaşlar, kirli Lisette'nin patatesleri varmış.
Chicos, Lisette La Sucia tiene patatas.
Ve kuzanim Lisette'in ne dediği de umrumda değil.
No me interesa lo que diga mi prima Lisette.
Burası Lisette, Kanada balıkçı gemisi CV233, Iütfen kendinizi tanıtın.
Éste es el Lisette. Pesquero canadiense CV 233. Por favor identifíquese.
Burası Lisette, yanıt verin lütfen.
Éste es el Lisette. Respondan, por favor.
Lisette!
¿ Lisette?
Jérôme'un kız kardeşi öldü. Bu durum Lisette'i çok üzüyor.
¡ La hermanita de Jerome murió!
Lisette, biraz dikkat et!
¡ Lisette, contrólate!
- Amerikalısın değil mi? Ben Lisa.
Lisette Arcand.
Evet Lisa harikadır.
- Sí, Lisette es increíble.
Lisa! - Jenny!
- ¿ Lisette?
Lisette saçım için birazdan gelir.
Lisette vendrá a arreglarte el cabello ahora.
Lisette'nin durumu gayet iyi.
Lisette está mucho mejor.
Lisette henüz hazır değil.
Lisette no está lista.
Gidip Lisette ile konuşmalıyım.
Debo ir a hablar con Lisette.
Lisette.
¡ Lisette!
- Hey, Lisette.
- Lisette.
Lisette.
Lisette.
Lisette adındaki şu fahişeyle konuştum.
Hablé con una tipa, Lisette.
Şu, Bronx'ta yakaladıkları kız, Lisette Rivera adamın yanındaki son kişiymiş.
La chica que detuvieron en el Bronx, Lisette Rivera fue la última que estuvo con él.
Mildred Lisette Norman şöyle yazmış :
Mildred Lisette Norman escribió :
Matmazel Lisette, en güzel akşamlar sizin olsun efendim.
Mademoiselle Lisette. Muy buenas tardes tenga usted.
Güzel akşamlar Matmazel Lisette.
Muy buenas tardes, mademoiselle Lisette.
Sen de henüz 16 yaşında değilsin. Unutma Lisette, bu gece bay Wraysford için İngilizce konuşacağız.
Recuerda, Lisette, esta noche estamos hablando inglés para el beneficio del sr.
Ve Lisette, o da...
Y Lisette, ella es...
Mösyö Wraysford demek istiyorsun Lisette?
Querrás decir señor Wraysford, Lisette.
Çantam, Lisette.
... para hacer declaraciones.
Bırak Lisette!
¡ Basta, Lisette!
- Benimle geliyor musun Lisette?
Te despides y después...
İkisini de vuracağım! - Lisette'i vurma.
- Los mataré a los dos.
Sana da bir elveda öpücüğü vereceğim Lisette.
Ella entenderá. También me despido de ti.
O mu yaptı, Lisette?
¿ Él fue?