English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ L ] / Loos

Loos tradutor Espanhol

32 parallel translation
April, Adolph Loos ya da organik formlarla ilgili onca şeyi nereden öğrenmiş?
¿ De dónde sacó April eso sobre Adolf Loos... y terminología como "forma orgánica"?
Evet, Bay Loos ile görüşebilir miyim?
Sí, podría hablar con Mr. Loos, por favor?
Şerefsiz Loos rüşvet yiyormuş! Beni öldürmeye çalıştı!
El maldito Loos estaba en la entrega, trató de matarme!
Loos.
Loos.
Adamın Loos öldü!
Su hombre Loos, está muerto!
Loos beni öldürecekti.
Loos iba a matarme.
Grazziola'yı öldüren Loos idi! Ted yapmadı!
Fue Loos el que mató a Grazziola, Ted no lo hizo!
- Loos idi! Kendisi itiraf etti!
- Fue Loos, me lo confesó!
- Loos ile ne işin vardı senin?
- Qué tenías que hacer con Loos?
Artık Varrick'i yakalayabiliriz. Sen de Loos'u öldürdüğüne tanıklık edersin.
Podemos atrapar a Varrick ahora... y tú puedes testificar que mató a Loos.
Loos namussuz bir polis olabilir.
Bien, quizás Loos estuviera sucio.
Loos ile ortak mıydınız yoksa?
Estaba Ud. prendido con Loos o algo así?
Yoksa Loos bana kurduğun bir tuzak mıydı?
O Loos fue una trampa para mí?
Tabi Bay Loos ortaya çıkıncaya kadar bu sadece bir şakadan ibaretti.
Pero todo era diversión sana hasta que llegó el Sr. Loos.
Cahiller göklere çıkarılacak, sonra Bay Loos karşı saldırıya geçecek ve asıl skandalın onlar olduğunu söyleyecek. Şansınız yaver giderse kendinizi pis kokuların ortasında bulacaksınız.
Los incultos se alzaran, el Sr. Loos contraatacara diciendo que ellos son el escándalo y, con suerte, se hallará en medio de una guerra apestosa.
Şu ünlü Yodel'lar, Loos'lar, gerçekte bir avuç...
Todos esos Jodls, esos Looses... - Un momento. - Qué puñado...
Loos / Kuzey Fransa
Loss, El norte de Francia.
Az önce Loos savaşını tartışıyorduk.
Estábamos discutiendo la batalla de Loos.
Tüm kayıplara rağmen, Loos bir zaferdi.
A pesar del costo Loos... fue una victoria
Geçen gece bana'snippity-loo'yaptı.
La otra noche... el me saludó con un "snippity loos".
Sana'snippity loo'mu yaptı?
¿ Él te saludó con un "snippity loos"?
Peki.Eğer kolonya, saç boyası, gülümsemeler,'snippity loo'lar seni ikna etmediyse...
De acuerdo. Si la colonia y el tinte para el pelo, y las sonrisas Y los "snippity loos" no te han convencido,
Stonehenge'in yaptığı her şey - Volkanlar, depremler, bakteriler -
Todo lo que Stonehenge está haciendo... los volcanes, loos temblores, la bacteria...
Francis, Adela Rogers St. Johns, Bess Meredyth, Anita Loos gibileri yazarların kaymak tabakasıdır.
Mujeres como Frances, Adela Rogers St. Johns Bess Meredyth o Anita Loos. Eran la élite de los guionistas.
- Loos'a bakacağım.
- Voy a comprobar los aseos.
Destek gelince, içeri girip Westen'ın işini bitiririz.
Cuando loos hombres extra lleguen aquí, entramos y eliminamos a Westen.
Bazı şavalaklar kendi başlarına ufak bir yürüyüş tertiplemek üzereler.
Consiguió algunos looky-loos que toman un poco constitucional del hombro.
Lens-en-Gohelle.
- En Loos-en-Gohelle.
Kim Loos ihtiyacı var?
¿ Quién necesita baños?
Topuğumun kırılması hiçbir şey değilmiş.
Lo primero que hizo nuestro asesino fue ir por los zapatos. pero gente de la barriada de Looky-Loos.
- Evet.
Myrna Loy, Anita Loos, Andy Warhol.
Myrna Loy, Anita Loos, Andy Warhol Jack Valenti, stüdyoları bir dakika saygı duruşuna davet etti.
Jack Valenti hizo que los estudios guardaran silencio.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]