Luxembourg tradutor Espanhol
37 parallel translation
Lüksemburg'a götüreceğim seni. Festivallere gideceğiz.
Te llevaré al Luxembourg y a la feria de Fontainebleau.
Luxembourg'a gidelim mi?
¿ Vamos al Luxemburgo a no hacer nada?
Sizin atağınıza yardımcı olmak için emir aldık... Dikkatli olun!
Tenemos órdenes de apoyar su ataque en el Luxembourg.
Evet San Michele Bulvarı orada. Jardin Luxembourg şurada.
- Sí, el Boulevard Saint-Michel está allí y los jardines de Luxemburgo ahí.
Buna cevap vermenin güçlüğünü Rosa Luxembourg da görmüştü.
Rosa Luxemburgo ya vio la dificultad.
Lüksembourg Bahçesi'nde.
En el Luxembourg.
- Luxembourg Meydanı'nda, teke tek.
- Plaza Luxemburgo, a la una.
Lüksemburg Bahçesi'nde briç oynayıp tarot açan emeklileri seyrediyorsun.
En los jardines de Luxembourg, miras como los jubilados juegan jal bridge, al "belote" o al tarot.
Küçük sivilce... benimle, Luxembourg'un arkasında saat 1'de buluş... ve uzun bir tahta kutu da getir.
Pequeño forúnculo encuéntrame detrás de Luxemburgo a la 1 : 00 y trae un gran ataúd.
Fakat elde edilen karlardan 650 milyon dolarını kaçırıp, Luxembourg'da, Panama'da ve Cayman Adalarında hesaplara yatırmış. Bunun için onu öldürdüler.
Desviaba la mayoría de los beneficios, 650 millones de dólares, y los ponía en cuentas en Luxemburgo, Panamá y las Islas Caimán.
Adalet Bakanlığı'nca yapılan bir araştırma sonucunda, Luxembourg'dan Cayman Adaları'na kadar uyuşturucu gelirleri için kullanılan bir çok banka hesabı açığa çıkarıldı.
Una investigación del Ministerio de Justicia ha descubierto varias cuentas bancarias en Luxemburgo y las Islas Caimán, usadas para el blanqueo de dinero.
Çocukken Lüksemburg Bahçelerinde bir grup kuğunun saldırısına uğradım.
Fui atacado por un grupo de cisnes en Luxembourg Gardens... cuando era niño.
Tamam belki Seine'de gün doğumunu göremeyeceğim, Luxembourg Bahçelerini, ya da planladığı diğer muhteşem şeyleri... Ama en azından...
De acuerdo, así que no veré el Sena en el atardecer, ni pasearé por los jardines de Luxemburgo, ni ninguna de las otras cosas maravi - llosas que él ha planeado pero al menos
- 24, rue de Luxembourg.
- 24, rue de Luxembourg.
Hayır, 8'de Luxembourg'da olmalıyım.
No, tengo que estar en Luxemburgo a las ocho.
- Ana bürosu Lüksemburg'da.
La oficina base está en Luxembourg.
Bahçe değil, Luxembourg. Ülkeden mi bahsediyorsun?
A los jardines no, a Luxemburgo.
Hayır, Luxembourg metro istasyonu!
¿ El país? ¡ No la estación del metro de Luxemburgo!
Luxembourg'da nakit hesapta bir milyar doların üçte biri.
Tres cuartos de billón de dólares en cuenta numérica en Luxemburgo.
Luxembourg ya da İsviçre'de belki.
Tal vez en Luxemburgo o Suiza.
Majesteleri, İmparator'un kuvvetleri şu anda Luxembourg ve St. Didier Kaleleri'ni kuşatıyorlar.
Majestad, las fuerzas del Emperador están en este momento sitiando la fortaleza de Luxemburgo y St. Didier.
Majesteleri, İmparator'un kuvvetleri şu anda Luxembourg ve St. Didier Kaleleri'ni kuşatıyorlar.
Majestad, las fuerzas del Emperador se encuentran asediando el fuerte de Luxemburgo y St. Didier.
Luxembourg şehrinin kuşatması çok uzun sürdü, ordusu da hastalıklardan kalbura döndü.
Ha gastado demasiado tiempo sitiando la ciudad de Luxemburgo. Su ejército estaba siendo diezmado por enfermedades.
Buldum, Luxembourg'dalar.
La tengo. Están en Luxemburgo.
Amanda'nın Luxembourg'daki evinde yaptığımız baskında ele geçirdik.
Recuperamos estos de un asalto a la casa segura de Amanda en Luxemburgo.
- Luxembourg'da neler olduğuna bak.
Mira lo que pasó en Luxemburgo.
- Luxembourg'dakilere sen sebep oldun.
Tú ocurriste en Luxemburgo.
Üzgünüm Luxembourg'da size katılamadım.
Lo siento, te eché de menos en Luxemburgo,
Dr. Daniel Luxembourg.
Dr. Daniel Luxembourg.
Üç hafta önce Luxembourg'da ve üç gün önce de Andalusia'da olduğunu biliyoruz.
Ahora sabemos que estaba en Luxemburgo. hace tres semanas y en Andalucía hace seis días.
Tamam, kont Luxembourg'da ve Geveze diyor ki zengin bir düşes ile çok sıkı fıkılarmış.
Bien, la cuenta está en Luxemburgo y Natter dice que es muy amigo de una duquesa muy rica.
Geveze'ye göre düşes bir yemek veriyormuş bu yüzden, takımlarınızı çıkartın Luxembourg'a gidiyorsunuz.
Según Natter, la duquesa esta dando una elaborada cena, así que quitar el polvo a vuestro traje de gala que os vais a Luxemburgo.
Dünden önceki gün Luxembourg Bahçelerin'de senin tırnaklarından.
Tus uñas, en los Jardines de Luxemburgo, hace dos días.
- Luxembourg.
- Luxemburgo.
Parasını Luxembourg'da zulalamış.
Lo tiene todo en Luxemburgo.
Luxembourg'un hemen yanında.
A pie a Luxemburgo.
Luxembourg Bahçeleri mi?
- ¿ Vas a los Jardines de Luxemburgo?