Lélia tradutor Espanhol
96 parallel translation
Lelia.
Lélia.
Sebastian ana vatanını terk etti ve Fransa'ya yol aldılar.
Sebastiáo y Lélia se marcharon de su país natal y cogieron un barco a Francia.
Lélia mimari çalışıyordu.
Lélia estudiaba arquitectura.
İlk fotoğraf tabikii Lelia'nındı.
La primera fotografía que tomó fue de Lélia, por supuesto.
Lélia'nın kamerasını alırdı ve herzaman birçok resimle dönerdi.
Se llevaba la cámara de Lélia y siempre regresaba con muchas fotos.
Lelia için daha zordu çünkü o hamileydi.
Para Lélia fue más difícil porque estaba embarazada.
Lelia şort giyoyordu, o muhteşemdi.
Lélia llevaba unas bermudas, estaba guapísima.
Müftü geldi, oturdu, ve Lelia'ya ;
Y el morabito vino, se sentó, y le dijo a Lélia :
Sonunda, O kadar konuştukti, Leila'yla gitseydi 1 kilo şeker gibi mutlu olurdu. ( Deyim )
Y al final, hablamos tanto que se fue con un kilo de azúcar, tan contento como si se hubiese ido con Lélia.
Leila Sebastiao'yu genç bir anne gibi desteklemeye devam etti.
Lélia seguía apoyando a Sebastiáo en todo como joven madre.
Ailesini görmek için her dönüşünde Lelia'yla fotoğraflarını düzenlerdi.
Cada vez que volvía a casa a ver a su familia y a editar sus fotografías con Lélia,
79'da, Lelia hamileydi, ikinci oğlunu bekliyordu.
En el 79, Lélia estaba embarazada, esperando su segundo hijo.
Lelia'da öyle.
Y Lélia también.
Lelia bıraktığı Vitoria'dan eser yoktu.
Lélia no se encontró la Vitória que había dejado.
Fotoğraflar, kitap ve Lélia'nın sergisi, Dünya'nın dikkatini kuraklıklara ve milyonlarca hayatının kaderine çekti.
Sus fotos, el libro y la exposición de Lélia llamaron la atención del mundo sobre las sequías, y la suerte de millones de vidas.
Fotoğrafların 3. cilti Lelia ile tasarlanmıştı.
El tercer volumen de fotografías que concibió junto a Lélia.
Sebastiao ve Lelia işçileri titizlikle araştırdı ve planlanladılar.
Sebastiáo y Lélia investigaron y planearon "Trabajadores" meticulosamente.
Ama Sebastian ve Lelia durdu.
Pero Sebastiáo y Lélia no pararon.
Lelia ile tekrar araştırmaya ve planlamaya başladı.
De nuevo junto a Lélia, comenzó a investigar y a planear.
O sırada Lelia'nın şaşırtıcı bir fikri vardı.
Entonces, Lélia tuvo una idea sorprendente :
Öneri Lelia'nın ailenin ruhunu koruması isteğiyle geldi.
La sugerencia de Lélia provenía de sus ganas de mantener el espíritu de la familia.
Ama Lelia ve o eski yollarına dönemeyeceklerini biliyorlardı.
Aunque Lélia y él sabían que no podían volver a las andadas.
Benim ve Leila'nın hayatını.
La mía y la de Lélia otra vez.
- Lelia.
- Sí, Lilly. - Eso es.
Lelia. Ya gelirse, nasıl anlatacağım ona?
- Cuándo llegue, ¿ qué le digo?
Lelia tekrar "GÖÇ" olarak adlandırdıkları bu yeni bölümün önemli bir parçasıydı.
Ella volvió a ser el impulso de este nuevo capítulo al que llamaron "Éxodo".
- Lelia da katılıyor.
- Lelia viene.
Lelia'nın ufku çok açık, Bennie.
Lelia tiene una mente muy brillante, Bennie.
Lelia, kahve içmek dışında bir şeyler de yemelisin.
Lelia, debes comer algo más que café negro.
Lelia.
Lelia.
Tony. Lelia Carruthers, Tony Russell.
Lelia Carruthers, Tony Russell.
Lelia'yı, günümüz yazarlarının gerçekçi yaklaşımlarda... bulunmak zorunda olduklarına ikna etmeye çalışıyordum.
Sólo estaba tratando de convencer a Lelia que... los escritores de hoy tienen que ser realistas en su enfoque.
Lelia'nın kaleme aldığı kadın kahraman...
En su primer día en Nueva York este año...
New York'taki ilk günü 5. Cadde'de yürüyor.
Lelia escribio acerca de un paseo por la Quinta Avenida.
- Lelia.
- Lelia.
Kiminsin, Lelia?
¿ A quién perteneces, Lelia?
- Şampanya kalmamış, Lelia.
- No hay más champán, Lelia.
- Ben de Lelia'yı evine bırakacaktım.
- David, estaba por llevar a Lelia a su casa.
Onu evine ben bırakacağım.
Yo voy a llevar a Lelia a su casa.
Yarın Lelia ile parka gidiyoruz.
Mañana, Lelia y yo vamos al parque.
- Lelia, buraya gel.
- Lelia, ven aquí.
Sanıyordum ki sen ve Lelia...
Pensé que Tú y Lelia estaban haciendo una escena.
Seni seviyorum, Lelia.
Te quiero, Lelia.
Seni seviyorum Lelia.
Te quiero, Lelia.
Lelia, benimle kalabilirsin.
Lelia, puedes venir a quedarte conmigo.
- Lelia, seni seviyorum.
- Lelia, te quiero.
Hoşuna gitse de gitmese de seninle yukarı çıkıyorum.
Estoy llendo arriba contigo, Lelia, te guste o no.
Lelia.
Oh, Lelia.
Bak Lelia.
Mira, Lelia.
Lelia. Lelia.
Lelia.
- Lelia, seni üzmek istemiyorum.
- Lelia, yo no quiero hacerte daño.