Manhattan tradutor Espanhol
3,412 parallel translation
Josh, senin Manhattan'a taşınma nedenlerinden biri de bu değil miydi?
Josh, ¿ no es esta una de las razones... por las que decidiste mudarte a Manhattan?
Brooklyn'in tamamı ve Manhattan'ın üçte ikisi burada olacak.
Todo Brooklyn y dos tercios de Manhattan estarán aquí.
Lütfen, bayım. Tek yapmanız gereken bir sonraki Manhattan çıkışına girmek.
Por favor, señor, todo lo que tiene que hacer es coger la siguiente salida a Manhattan.
- Manhattan diyeceğim. - Yok artık!
- tendría que decir Manhattan.
Annie Hall, Manhattan'a bin basar.
- Annie Hall supera a Manhattan, de largo.
Manhattan klasik bir film ve Gershwin'in müzikleri var.
- Bueno, Manhattan tiene un estilo clásico y banda sonora de Gershwin.
Bu yangınları çıkaran kişiyle karşılaşmayı umuyordum. Cadde 152. sokakta Brooklyn'de ayrıca Manhattan ve Queens'te var. 8.
Esperaba encontrarme a la persona que ha estado provocando esos incendios.
Ama sen Brooklyn'deki olduğunu biliyordun.
También lo hay en Manhattan y en el Queens. Pero tú sabías que era el de Brooklyn.
Bizim parti organizatörü Manhattan'daki şu meşhur adam.
El nuestro es el más importante de Manhattan.
Manhattan'da büyük ve gösterişli toplantılar. Yüce Tanrım.
En una lujosa reunión en, Manhattan. ¡ Señorsito, Señor!
- Manhattan'a.
- A Manhattan.
- Manhattan mı?
- ¿ A Manhattan?
Eğer hâlâ Manhattan'da yaşasaydım, bir taksi çevirirdim.
Si sigo en Manhattan, tomaría un taxi.
Gitmem gerek. Mr. Manhattan.
Debo irme, Sr. Manhattan.
Bizim parti organizatörü Manhattan'daki şu meşhur adam.
Nuestro organizador de fiestas es el chico de moda en Manhattan.
Manhattan'da büyük ve gösterişli toplantılar. Yüce Tanrım.
Una gran y elegante reunión en Manhattan. ¡ Dios mío ¡
- Manhattan'a.
- Manhattan.
- Manhattan mı?
- ¿ Manhattan?
Eğer hâlâ Manhattan'da yaşasaydım, bir taksi çevirirdim.
Es decir, si todavía viviese en Manhattan, llamaría un taxi.
Gitmem gerek. Mr. Manhattan.
Me tengo que ir, Señor Manhattan.
Şaka yapıyor olmalısın! Çeviri : soulianis İyi seyirler Sezon 7 Bölüm 5 Meleklerin Manhattan'ı İşgali
¡ Tienes que estar tomándome el pelo! " New York rugió en mi ventana, pero yo estaba preparada para ello.
Melekler, Manhattan'ı ele geçirdi.
¡ Los Ángeles invaden Manhattan!
Manhattan'ın en iyi bilinen sırrıdır bu.
Es el secreto peor guardado en Manhattan.
Genç bir çocukken annem beni kendi tabiriyle "Manhattan gizemli turlarına" götürürdü.
Cuando era niño mi madre solía llevarme a lo que ella llamaba Tours Misteriosos de Manhattan.
Manhattan'a giden bütün büyük geçiş noktaları Gözcülerin kontrol noktası.
Hay controles de observadores en cada vía de acceso principal a Manhattan.
Manhattan'da vakit geçirmek ve anneni daha yakından tanımak istediğini biliyorum.
Sé que quieres pasar tiempo en Manhattan, y sé que quieres llegar a conocer a tu madre.
Manhattan'ın yarısına yetecek kadar elektrik üretebilir.
Puede proveer electricidad suficiente para medio Manhattan.
Hayır, burası önceden Manhattan bankasıydı. Birkaç harfi düştü.
No, solía ser un Manhattan Trust Bank y algunas de las letras del cartel se cayeron.
Güvenlik kameraları, kaçış aracının Manhattan'a doğru gittiğini yakaladı.
Las cámaras de seguridad lo grabaron huyendo en una furgoneta en dirección este hacia Manhattan.
Çünkü olay olduğu zaman Manhattan'da dansçı kızla yatıyordun.
Porque te escapas a Manhattan en cualquier momento para joder con una corista.
Smith'in aşağı Manhattan'da mülkü varmış.
Smith tiene una propiedad en el bajo Manhattan.
Birkaç ay önce biri bana gelip yaz ayını Chatswin'de değil de Manhattan'ında geçireceğimi söylese "çıkmaz ayın son çarşambasında" derdim.
Si alguien me hubiera dicho hace unos meses que iba a pasar el verano en Manhattan, no en Chatswin, habría dicho, "cuando se congele el infierno".
Manhattan'da yazı geçirirken tesadüfen bulduğum tek şey ceket değildi.
La chaqueta no es lo único con lo que me he tropezado durante mí verano en Manhattan.
Karşınızda Dedikoducu Kız. Manhattan sosyetesinin skandallarla dolu yaşamı için tek kaynağınız.
Aquí Gossip Girl, tu única fuente de información sobre la escandalosa vida de la élite de Manhattan.
Hatta Schenectady sahibi bile olabilirsin. Ama Manhattan benim.
Demonios, incluso puedes tener Schenectady, pero yo tengo Manhattan.
Manhattan kodlu...
Tiene código de Manhattan.
- Ayda 1.800 dolara ya Manhattan'da bir kutu ya da Bushwick'te bu hangarı kiralayabiliyorduk.
Dios, por 1800 pavos al mes, podríamos tener una caja de zapatos en Manhattan o este hangar en Bushwick.
Tahta kurusu korkusunda beri ayağımı Manhattan sinemalarına basmadım.
Sabes, no he puesto un pie dentro de un cine en Manhattan desde el susto de las chinches.
- Mükemmel bir mahalle sayılmaz ama hiç değilse Manhattan'ı görebiliyoruz biraz.
- No es el vecindario ideal, pero... al menos podemos ver algo de Manhattan.
- Manhattan'dasın.
- Estás en Manhattan.
Hiç Manhattan Dans Konservatuarını ziyaret ettin mi?
¿ Has visitado alguna vez el Conservatorio de Danza de Manhattan?
Bir Manhattan lütfen.
Puedes descartarla. Soy una buena causa.
Dr.Manhattan'ı tercih ederim.
Prefiero al Dr. Manhattan.
Manhattan fırtınalarla sıcak dalgalarla, kasırgalarla, hatta depremle karşılaşmış olabilir.
Manhattan ha resistido algunas tormentas... olas de calor, huracanes, incluso un terremoto.
Burası Manhattan.
Esto es Manhattan.
Ben kesinlikle Manhattan'ın en şanslı erkeğiyim.
Definitivamente soy el hombre más afortunado de Manhattan.
Manhattan'ın kuzeyi gibi görünüyor, köprüye yakın bir yer.
Parece que está en el norte de Manhattan cerca del puente.
Karşınızda Dedikoducu Kız. Manhattan sosyetesinin skandallarla dolu yaşamı için tek kaynağınız.
Aquí Gossip Girl, tu única fuente de información, sobre la escandalosa vida de la élite de Manhattan.
Alışılmışın ve Manhattan'ın dışında düşündüğün için seninle gurur duyuyorum.
Estoy muy orgullosa de que hayas pensado en algo fuera de lo común, y fuera de Manhattan.
Başkan Grant yoğun programına bir süre ara verip doğu sahilinde ördek avlamaya gitti.
Un Manhattan, por favor. Y, por último, el presidente Grant ha utilizado parte de su tiempo de descanso en su apretada agenda para la caza del pato en la orilla este.
Manhattan'daki bütün itfaiyelere gittim.
He estado en cada estación de bomberos en Manhattan.