English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ M ] / Mantar

Mantar tradutor Espanhol

3,024 parallel translation
Küçük bir mantar konservesi tanıyorum.
Sé que el champiñoncito puede.
Olamaz, küçük mantar.
No, champiñoncito.
Mantarınızda kalmamıza izin verdiğiniz için teşekkürler Bayan Grace.
Gracias por alojarnos en tu hongo.
Ben de mantarımızı seviyorum ama birisi daha büyük bir mantar istiyor.
A mí también me gusta nuestro honguito. Pero alguien quiere un hongo más grande.
Yani benim için biraz sakar denebilir ama iyi tarafından bakarsak, sayemde küçük mantarınıza gelip seninle ve Patrick'le tanıştık.
Aunque soy un poco propenso a los accidentes lo bueno es que aterricé aquí, en tu pequeño hongo y los conocimos a ti y a Patrick.
Mantar kasabasına dönüp kâğıdı icat edince bize küçük bir teşekkür notu yollarlar.
Que nos manden una carta de sus hongos. Cuando inventen el papel.
Bu gece kendi mantarımda uyumayı umuyordum.
Tenía esperanzas de dormir en mi hongo esta noche.
Ne büyük bi mantar böyle?
¿ Viste el tamaño de ese hongo?
Tırnak mantarı iltihabım nüksetti.
Me ha vuelto la infección en la uña.
Mantar tabancasıyla?
¿ Con armas de juguete?
Ayak mantarı için bu.
Estas son para los hongos del pie.
Mantarı soğuk metale yasladım.
Tengo la punta apoyada contra el metal frío.
Kız sinirleniyor, mantar dolması taşıyan adama çarpıyor. O da denizcilere çarpıyor.
Ella tropieza con el mesero, que tira champiñones sobre los marineros.
Büyük mantar bulutu tepemize inmeden önce gitmiş olacağım.
Quiero estar fuera de acá cuando envíen la maldita nube en forma de hongo.
Rachel, bir bok böceği ya da mantarın başı belaya girdiği her sefer seni arasam telefon elimizden düşmezdi.
Si te llamara siempre que un escarabajo o un hongo peligrara no dejaríamos nunca el teléfono.
Mantar yedik ve korunmadan seks yaptık.
Tomamos unos hongos y tuvimos relaciones sin protección
Kendin ve şuradaki yansıtıcı ve orada gördüğün mantar kaya arasında bir çizgi çizeceksin.
Traza una línea entre tu posición, ese plato y esa roca en forma de hongo.
Donmuş ve kurutulmuş phalloides mantarı.
Amanitas faloides liofilizadas.
Mantar enfeksiyonu oldum.
Tengo candidiasis.
Arka bahçede mantar tabancası ile savaş oyunları oynardık.
Jugar a juegos de guerra con armas de aire en su patio trasero.
Alman patates mantarı
Es una granada alemana.
Annenlerin kır evinde sihirli mantar kullandığımızı hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas cuando tomamos champiñones en casa de tus padres?
Mantar veya bakterisel olabilir.
Podría ser fúngica o bacteriana.
- Mantarsal mı? - Tropikal bir mantar salgını geçirdik. Geçen yıl Vancouver'da.
- Tuvimos un brote de hongo tropical hace un año en Vancouver.
Belki bir mantar bakterisi, Belki bir bozulmuş şerit solucan. Kim bilir?
Tal vez una bacteria de hongos, tal vez tenia una mutación de lombriz solitaria. ¿ Quien sabe?
Mantar.
Setas.
Mantar topluyordum.
Estuve recogiendo setas.
Belki de spreye fazla mantar koymuşumdur?
Quizás puse demasiado hongo basidiomycoda en el mazo.
Durun, belki de spreye hiç mantar koymama gerekiyordu.
Espera, tal vez no se suponía que pusiera hongos de basidiomycoda en ese mazo.
Mantar mı? Hayır.
¿ Champiñón?
# Bir mantar, bir sosis, Ya da akşam yemeğinde bir gözleme # Gözleme lezzetli, Yağlı ve değerli
# Como entrada, este wafle sería perfecto... # #... fresco, delicioso, grasiento y dulce. #
Birinin mantar ilacına ihtiyacı var. Tüm söyleyeceğim bu.
Alguien tiene que aprender de disciplina y organización, es lo que digo.
Bu kadar ekmek yediğin için mantar enfeksiyonu kapacaksın.
Te va a dar una infección con la levadura si comes tanto.
Şişenin mantarı kuruyana kadar sarhoş olmuştur.
Está en las últimas y la tapa de la botella va a estar cansada.
Mantar, limon ve kapari aldım.
Tengo champiñones, limones y alcaparras.
Tek yaptığım mantar kullanmaktı, ki tamamen doğal.
Hongos es todo lo que he consumido, los cuales son naturales.
Her gün mantar gibi yeni caniler ortaya çıkarken içlerinden en acımasızı Definite idi.
Mientras diariamente aparecían nuevos matones... ¡ Definitivo era el más mortífero!
Sırf o şeyle aynı odada olduğum için mantar kapmaktan çok korkuyorum.
En realidad temo contraer una infección sólo por estar en el mismo cuarto que ella.
Bardağında mantar tıpanın bir parçasını gördüm de.
Pensé que había visto algo de corcho en la botella.
Hiç bal mantarı tarafından tahrif edilmiş tembel papatya yaprağına baktın mı?
¿ Alguna vez has visto una hoja de margarita afectada por hongo de miel?
Geçenlerde bir mantar tarafından kovalandığımı hatırlıyorum.
Me parece que recientemente me ha perseguido una seta.
Ah! Aramızda kocaman bir mantar var.
Hay un monumental hongo entre nosotros.
Anti mantar ışını aktifleştiriliyor.
Activando el rayo anti-hongos.
Mantarına kadar her şeyi var.
Tiene corcho y todo.
Bununla biz ilgileniriz. Yer mantarı bulmaya ihtiyacımız olursa sana haber veririz.
Si necesitamos encontrar trufas, te llamaremos.
"Mantarını" içine soktum.
Tengo la punta presionada en la lata.
"Hey, Postacı" Mantar Prodüksiyon
"Hey, Mr Postman" Producciones Champiñón.
Şu Mantar tiyatro grubunu sordum.
He preguntado acerca del grupo teatral Champiñón.
Takeshi Sakurai adını hiç duymamış ama Mantar Prodüksiyon'u biliyor.
Nunca han oído hablar de Takeshi Sakurai... pero saben algo acerca de Producciones Champiñón.
Fakat kuantum karmaşıklığıyla birbirlerine bağlılar. Yani beden Langdon Cobb, ama mantar ego her yerde olabilir...
Así que la identidad es Langdon Cobb, pero el hongo ego podría estar...
Kyle mantar yiyor.
Kyle está alucinando.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]