English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ M ] / Mcdonald

Mcdonald tradutor Espanhol

1,053 parallel translation
- Sana iyi şanslar, MacDonald.
Venga, McDonald.
Böylece soğuk bir kasım sabahı başçavuş Urdoch'la İskoç dağlarının gördüğü en iyi eğitilmiş kamikaze uzmanlarından istihkam eri MacDonald yola çıktılar. Görevleri...
Una mañana de noviembre, el sargento Urdoch i el zapador McDonald... uno de los kamikazes más expertos jamás vistos en las Tierras Altas... salió en una misión que...
Pekala MacDonald, kaybedecek zaman yok.
Venga, McDonald, no hay tiempo que perder.
Sonra, onlar karısıyla üst kata çıkınca er MacDonald gizli belgelerin üstüne atlayarak belgeleri de kendini de yok edecek.
Cuando esté arriba con la mujer... el zapador McDonald destruirá los documentos secretos y a él mismo.
McDonald's geç gelen paketini unutma.
No olvides la demora en McDonald's.
Ve acıkırsan garsonu McDonalds'a yollarım.
Y si te quedas con hambre, mando al camarero al McDonald's.
Bakın, Bayan McDonald. Göğüslerimi büyük çizmiş.
Mire, Srta. McDonald, me ha puesto talla 100.
Okulun müdüresi Bayan McDonald aradı. .. bu sabahki tören provalarına devam edip edemeyeceklerini sordu.
La directora McDonald ha llamado... y quiere saber qué pasa con el ensayo de esta mañana.
Bayan McDonald'la görüş ve birlikte bir saat kararlaştırın.
Llama a la Srta. McDonald para ver cuándo quiere programarlo.
Öyleyse McDonald'ı ara ve provaları iptal etmesini söyle.
Llama a McDonald y que lo cancele.
McDonald'ı orada kaybetmiştik.
Ahí es donde perdimos a McDonald.
Burger King ya da McDonald's yoktu.
No teníamos Burger King ni McDonald's.
Texas Üniversitesi'ndeki McDonald gözlemevinde lazer ışını 380.000 kilometre ötedeki yansıtıcıları hedef alacak şekilde hazırlandı.
En el Observatorio McDonald de la Univ. De Texas hay un rayo láser dirigido a los reflectores a 380000 km.
Burger King kumarhanesi MacDonald's kumarhanesi. Pizzacı kumarhaneler. Tanrım!
Casino Burger King, McDonald's, Pizzeria. ¡ Cielos!
- McDonald's'da çalışmıştım.
- Trabajé en McDonald's por dos semanas.
Hapisten yeni çıkarılan Mahatma Gandi SS Rakputana gemisiyle Bombay'dan ayrıldı. Başbakan Ramsay McDonald'ın isteğiyle Hindistan'ın bağımsızlığı konulu konferansa katılacak.
Recientemente liberado Gandhi sale de Bombay para asistir a la reunión sobre la independencia... convocada por el Primer Ministro.
Sonra Bay McDonald'la son görüşmesi için güneye hareket etti.
Luego regresó para reunirse con el Primer Ministro.
James McDonald 54 yaşında.
"James McDonald de 54 años".
Bugünkü haberler, bir yangın sonucu High View Kerestecilik, bir süt ürünleri satış merkezi ve bir Mc Donald ortaklığı olan American Motors büyük hasar gördü. Washington'da, bu sabah meydana gelen...
Un incendio causó grandes daños... en High View Lumber, Lácteos Unidos... y American Motors en McDonald... en el condado de Washington...
Yarın resepsiyonisti öldürürsün... McDonald's'ı soyup, bize 1600 kilometre ötedeki... dünyanın en büyük çamur yumağını gösterirsin!
Mañana probablemente matarás al empleado del mostrador robaras un McDonald, y nos conduciras mil millas fuera de nuestro camino para ver la bola de lodo más grande del mundo!
Bulduğunuz tek diğer iş bir hamburgercide. Ne kadar sürmüş? 28 dakika mı?
El otro empleo que consiguió fue en un McDonald's y en él duró ¡ 28 minutos!
Bu bir rekor. Bu ne hız.
¡ En los McDonald's todo se hace rápido!
İki Big Mac, bir peynirli Royal... altı parça Chicken McNuggets, iki kutu Ronald McDonald kurabiyesi... bir tabak McFries, iki çikolatalı milk shake.
Dos Big Macs, una con queso, seis trozos de pollo McNuggets, dos cajas de galletas Ronald McDonald, una ración de McFries, dos batidos de chocolate.
Onu burada bulma şansımızın bir McDonald's bulmak kadar olduğunu biliyorum.
Tenemos más chances de hallar un McDonalds aquí que a ella.
Hani 50 İranlı teröristin biftek lokantalarını ele geçirmesi gibi mi?
¿ Como cuando dijiste que 50 terroristas habían tomado todos los McDonald's de la ciudad?
Bay MacDonald, tren köprüye geldiğinde trenin hızı 90'a ulaşmış olacak.
Sr. McDonald, para cuando el tren llegue al puente irá a 140.
Bay MacDonald, onu yoldan çıkarmanı istiyor.
Use la palanca manual, y luego apártese del camino. El Superintendente McDonald quiere descarrilarlo.
Trende birileri düdüğü çalıyor ve sen onları nerdeyse öldürüyordun.
Alguien está tocando el maldito claxon en ese tren, Sr. McDonald. y los hubiera matado así nomás.
- Gilchrist, ben MacDonald.
- Gilchrist, aqui McDonald. - Si, McDonald.
Daha sonra yerel McDonald's için çalışabilirsiniz.
Para ese entonces, puede trabajar en el McDonalds local en lo que a mí concierne.
Kenneth solucanı Ronald Miller numarası çekiyor.
El gusano de Kenneth está tratando de imitar a Ronald McDonald Miller.
Mary MacDonald'a.
A Nellie McDonald.
Eğer istersen, McDonald's'a falan da gidebiliriz.
Si quieres, podemos ir a McDonald's.
Ben ve McDonald's arasında küçük bir anlaşmazlık var.
Los del McDonald's y yo no nos llevamos muy bien.
Onlar "McDonald's", ben "McDowell's".
Veréis, ellos son "McDonald's". Yo, "McDowell's".
McDonald'ın patates kızartması daha güzel ama bunu Bay McDowell'e asla söylemem.
Las patatas del McDonald's están mejor pero nunca se lo dije.
MCDONALD'S OPERAS YONLAR KİTABI
MCDONAL D'MANUAL DE INSTRUCCIONES
- McDonalds'dan mı gelmişler? .
- ¿ No son los del McDonald's?
- McDonalds'da masamız hazır.
- Nuestra mesa esta reservada en McDonald.
Biz McDonald'sa gidiyoruz.
Vamos a ir a McDonald's.
Bunu McDonald's'da bulamazsın.
McDonald no lo tiene.
Dışarıda yemeniz gerekiyorsa,... McDonald's veya Wendy's'e gidin.
Si tienes que comer afuera ve a McDonald's o Wendy's.
Beni dinle. O herifleri dümdüz edip ülkenin tam ortasına bir McDonald's dikebilirdik. Kazanmamıza izin verselerdi.
Podríamos haber arrasado el maldito país e instalar McDonalds, si nos hubieran dejado.
Anita, ben, Pete ve Cindy hamburgerciye gittik. Biraz orada takıldık.
Anita y yo y Pete y Cindy fuimos a McDonald's y nos divertimos un poco.
Ronald McDonald da bir yerlerden başlamıştı, değil mi?
De algún modo empezó Ronald McDonald, ¿ no?
Pazar sabahları kapıyı kilitleyip çocukları McDonald's'a yollardık.
Los domingos por la mañana con la puerta cerrada, mandábamos a los niños al McDonalds,
Ayrıca kardeşlerimin bu gece McDonald'sdan yemelerini istiyorum.
Además, quiero que mis hermanos cenen en McDonald's.
Kardeşlerinin McDonald'sdan yemelerini mi istiyorsun?
¿ Quieres que rus hermanos coman en McDonald's?
Geçen sene yaptığımız gibi neden McDonalds'a gitmiyoruz.
¿ Por qué no vamos a McDonald's como el año pasado?
Ve... Ve böylüce... - Böylece...
Y así... el intrépido... sargento Urdoch y el zapador McDonald... avanzaron... hacia la frontera rusa.
Ben Merkez Kontrolden MacDonald...
Aqui McDonald de Central.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]