Mountain tradutor Espanhol
817 parallel translation
Superstition Dağı'nda bir katliama kurban gittiler.
En una masacre en Superstition Mountain.
Sen de biliyorsun ki, altın sadece Sarı Dağ'da çıkıyor.
El único oro que hay está en Yellow Mountain.
Şu anda Superstition Dağı'na bakıyorsunuz.
Estamos ante Superstition Mountain.
Bakın bu, Superstition Dağı'nın gerçek öyküsüdür.
Esta es la verdadera historia de Superstition Mountain.
Superstition Dağı'nın eksiksiz biyografisi, o altın... bağrından çıkarılmadığı sürece tamamlanmayacaktır.
La biografía completa de Superstition Mountain no estará acabada... hasta que alguien le arranque el oro.
White Mountain.
Montaña blanca.
Türk'ce mize çevirimini yapan
Rocky Mountain, conocida también como Montaña Fantasma.
patikanın uzandığı battle dağlarından... hımm her neyse o buraya ait değil zaten
Al pie de Battle Mountain. En todo caso, no tiene nada que hacer.
- biz onun hakkında herseyi biliyoruz - Onun adı lafe barstow ve o missisippi riflesden bir kaptan
Él se llama Lafe Barstow, capitán de la Mississippi Mountain Rifles.
SOUND OF THE MOUNTAIN
LA VOZ DE LA MONTAÑA
- Mavi Dağ'ı mı kastediyorsun?
¿ El "Blue Mountain"? Sí allí.
Bonanza holdinginin listesi nerede?
¿ Dónde está el papel de Bonanza en Lead Mountain?
Standart doğu saatinde mi yoksa Rocky Mountain saatinde mi?
¿ Tiempo del este o de las Rocallosas?
- Blue Mountain Grill'e gidelim.
- Vayamos al Blue Mountain Grill.
Demir Dağ Caleb.
Caleb Iron-Mountain.
Yetkililer şu anda bu adamı arıyor. Loomis güvenlik görevlisi David Scott Ghantt.
Las autoridades están buscando a este hombre, el guardia de Loomis, David Scott Ghantt, de Kings Mountain.
İkinci ayımızı kutlamak adına küçük bir slayt hazırladık.
Hemos creado un pequeño montaje para celebrar nuestros maravillosos dos últimos meses aquí en Cramer Mountain.
Dağ ( mountain ) dan Mont ve Azize Elisabeth'den Elise Mont Elise
Lo primero por la montaña, lo segundo por santa Isabel.
# # A gentle breeze from Hushabye Mountain
Una brisa suave de la Montaña Dormilona
# # It isn't far to Hushabye Mountain
No se tarda mucho para llegar A la Montaña Dormilona
# # So close your eyes on Hushabye Mountain
Así que, cierra los ojos En la Montaña Dormilona
# # And watch your boat from Hushabye Mountain
Mira cómo tu barco Desde la Montaña Dormilona
"Following you, I'd climb a mountain."
"Following you, I'd climb a mountain."
Yer, California Bear Dağı Ulusal Ceza Kampı.
Punishment Park, situado en el Parque Nacional de Bear Mountain, en California del Sur.
Araç sahibinin adı : Martin Luber. Adresi Spring Mountain Bulvarı'nda gözüküyor.
Todos, excepto uno habían sido desechados, el dueño del auto se llamaba Martin Luber, con dirección en Spring Mountain Road.
Dağa manzarası gezisi.
Mountain View Drive.
Doğuda 9.00, Rocky Dağları'nda 7.00 ve Tokyo'da 04 : 00.
A las 21 : 00 en el este, a las 19 : 00 en Rocky Mountain y a las 4 : 00 en Tokio.
- Benimki de Patti. Smokey Mountain Laurel grubuyuz.
Y somos las Smokey Mountain Laurel.
Misty Mountain Boys'u biraz daha dinlemek istiyorum.
Muy bien, quiero escuchar algo más de mis Misty Mountain Boys.
Standard ve Güvenlik'in Sihirli Dağ Treni'ne verdiği ruhsat.
Los permisos de seguridad de Magic Mountain.
- "Sihirli Dağ" a gitmem gerek.
- Tengo que ir a Magic Mountain.
- "Sihirli Dağ" mı?
- A Magic Mountain.
"Sihirli Dağ" a.
A Magic Mountain.
Başkanım, Sihirli Dağ'a hoş geldiniz.
Señor alcalde, bienvenido a Magic Mountain.
4 Temmuz bayramınızı kutlar, Sihirli Dağ'da iyi vakit geçirmenizi dilerim.
Feliz 4 de julio y disfruten de su estancia en Magic Mountain.
Green Mountain Havayolları 123 talimat bekliyor.
Green Mountain Airways 123 pidiendo instrucciones.
Dağın bir çok geçidi Wolf Creek ve Red Mountain ulaşıma kapandı ve Eisenhower Tüneli'nden itibaren zincir takmak zorunlu.
Muchos puertos de montaña están cerrados y hay que ir con cadenas por el túnel Eisenhower.
Mountain Brook'u boş verin.
- Olvídese de "MountainBrook"
Müşteriye bir şişe Mountain Brook satmayı ret mi ettin?
Sosa, ¿ No ha querido venderle "MountainBrook" a esa clienta?
Bay Cray, Mountain Brook'dan bir şişe denedim beni hasta etti.
Yo probé una botella y me puse enfermo.
Bu konuşmanın metni için P.K. 3912 Stone Mountain, Georgia'ya 1 dolar gönderin.
Para copias de este discurso, enviar 1 $ al apartado de correos 3912, Georgia.
Alakarga Dağı'nın tepesinde metruk bir kilise vardır.
Hay una iglesia abandonada en la cima de Jay Mountain.
Neredeymiş, sor şu... eee... Alakarga Dağı?
Pregúntales dónde queda Jay Mountain.
Affedersiniz. Bana Alakarga Dağı'na giden yolu tarif edebilir misiniz?
Disculpen. ¿ Me podrían decir hacia dónde está Jay Mountain?
- Alakarga Dağı'na nasıl ulaşabilirim?
- ¿ Cómo hago para llegar a Jay Mountain?
Disney Dünyası mı bebeğim? Balayımızdan bahsediyoruz, Space Mountain'dan değil.
Hablamos de nuestra luna de miel, no de Space Mountain.
Bir Corvette satın alacağız ve Rocky dağlarına doğru süreceğiz.
Nosotros vamos a comprar una Corvette y conducir cruzando Rocky Mountain.
Yani, gelinle Marry Mountain'da okumuş olsaydın gözümden kaçmazdın.
Quiero decir que... si te hubiera visto con la novia alguna vez... no te habría olvidado.
Dağ yolunda bekliyor olacağım.
ESTARÉ EN EL MIRADOR DE MOUNTAIN ROAD, ESPERANDO
Dağ yolunda, gidelim!
¡ Está en el camino a Mountain Road!
Mountain Brook!
- ¡ MountainBrook!