English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ M ] / Mycroft

Mycroft tradutor Espanhol

281 parallel translation
Geldiğim yoldan dışarı çıkıp kardeşim Mycroft ile birlikte bir pansiyon bulacağım.
Me iré por el camino que vine y buscaré alojamiento con mi hermano Mycroft.
Bütün çete ele geçirildi, sadece Moriarty kaçmayı başardı, imza Mycroft.
Toda la banda encerrada, sólo Moriarty escapó a la trama, firmado, Mycroft.
İngiltere'den ayrılmadan önce mal varlığımın bütün idare yetkisini ağabeyim Mycroft'a bırakmıştım.
Hice disposición de mi propiedad antes de salir de Inglaterra y se la cedí a mi hermano Mycroft.
Sherlock Holmes'un dehasını kanıtlayan 60 davasını kaydettim, herşeyle ilgili, Baskervil Tazısı'ndan tutun da gizemli kardeşi Mycroft ve de şeytansı profesör Moriarty'ye kadar.
"Durante mi vida he tenido casi 60 casos... " que demuestran el don singular de mi amigo Sherlock Holmes... " investigando'El Perro de Baskerville'...
"Kardeşin, Mycroft."
"Tu hermano Mycroft".
Ya senin saatin yanlış ya da Mycroft yanlış tahmin etti. Mycroft'u tanırım, saatini ayarlamanı öneririm.
O tu reloj está mal o Mycroft se equivoco, y si conozco a Mycroft, sugiero que cambies la hora.
Mycroft'un aklından neler geçtiğini ben de merak ediyorum.
Yo también estoy curioso por saber lo que está pensando.
Mycroft değil, Madam Valladon.
Me refiero a la Sra. Valladon.
- Bay Mycroft Holmes'u görmeye geldik.
- El Sr. Mycroft Holmes.
Rahatsızlığınız nasıl?
- Como estas, Mycroft? - Como esta tu gota?
Mycroft'un emirlerine karşı gelmeyi mi planlıyorsun?
Holmes, vas a desobedecer las ordenes de Mycroft?
Mycroft, ikimiz de bir kadın tarafından yenilgiye uğradık.
Bueno, parece que ambos hemos perdido ante una mujer.
Mycroft sana nezarete giderken eşlik edecek.
Mycroft vendrá a detenerla.
- Belki de Mycroft seni üye yaptı.
Quizá Mycroft quiere hacerte miembro.
Örneğin kardeşim Mycroft.
Por ejemplo, mi hermano, Mycroft.
Ama Mycroft'un muhteşem yeteneklerini dedektiflik sanatı için neden kullanmıyor?
Pero, ¿ por qué no utiliza Mycroft sus grandes poderes para el trabajo de detective?
Mycroft.
Mycroft.
Mycroft!
Mycroft!
sevgili Mycroft.
Mi querido Mycroft.
Mycroft, lambayı getir!
¡ Mycroft, coge la lámpara!
Mycroft, koşuşturmak yaradılışım için zor Sherlock!
- ¡ Mycroft! - ¡ No estoy hecho para correr tanto!
Bir tek sırdaşım vardı, kardeşim Mycroft.
Tenía un confidente : mi hermano Mycroft.
Mycroft odamı ve evrakımı olduğu gibi bırakmış.
Mycroft había mantenido mis habitaciones y mis papeles exactamente como siempre habían estado.
Kardeşim Microft'tan duyduğuma göre, oraya baş vurmuş fakat uyarılarak geri çevrilmiş.
He sabido por mi hermano Mycroft que se presentó y lo despacharon con cajas destempladas.
Bu kardeşim, Mycroft.
Este es mi hermano, Mycroft.
Aradığınız kişi bir kadın, Mycroft.
La persona que usted busca es una mujer Mycroft.
Oh, Mycroft, Bu ilginç.
Uh, Mycroft, esto es interesante.
Teşekkür ederim, Bayan Tarlton, Mycroft, müfettiş.
Gracias, Srta. Tarlton Mycroft, inspector.
Bu benim kardeşim, Mycroft.
Este es mi hermano, Mycroft.
Mycroft Kincaid, Doğu Hindistan Ticaret Şirketinden. Doğru mu?
Mycroft Kincaid... de la compañía East India Trading, ¿ no?
- Mycroft'un adı resmen kapıları açıyor.
- El nombre de Mycroft abre puertas, literalmente.
- Mycroft " - 23 dakika. Mycroft yavaşIıyor.
Mycroft está perdiendo facultades.
Görünüşe göre hata yok, Mycroft Holmes.
Por supuesto que no, Mycroft Holmes.
Bu Bay Mycroft Holmes, Binbaşı.
Este es Mycroft Holmes, mayor.
- Mycroft'un işi bu, değil mi?
- Esto es cosa de Mycroft, ¿ verdad?
Harcourt Grimesby ve Mycroft ile tanışın.
Conozca a Harcourt Grimesby y Mycroft.
O gece, Russell bizi Mycroft gibi tek bir kuklayla tanıştırdı.
Esa noche, Russell introdujo la figura de la marioneta sola como Mycroft.
Mycroft ve ben gösterimizi henüz bitirmiştik zamanından önce.
Mycroft y yo habíamos finalizado nuestra interpretación... prematuramente.
Mycroft'ı yönetmek ağrı ve uyuşma yapıyor.
Manejar a Mycroft ha causado dolor y entumecimiento en ella.
Roddy her sarhoş oluşunda yaşlı gözlerle Mycroft'dan bahsederdi.
Cada uno en su copa, Roddy conseguía todo lloroso, hablar sobre aquel Mycroft abandonado de Dios.
Mycroft şöyle, Mycroft böyle.
Sólo Mycroft esto y Mycroft aquello.
Mycroft'un kendi aklı var, değil mi?
Mycroft tiene mente propia, ¿ verdad?
Tüm sırlarımı bilirdi. Mycroft da sizinkileri bildiğinden şüpheleniyorum.
Él sabía todos mis secretos, como sospecho que Mycroft sabe los suyos.
Bay Doyle Harcourt ve kuklası Mycroft arasında bir vicdan savaşı olduğunu söyledi.
El Sr. Doyle sugirió que Harcourt y su marioneta Mycroft están en una guerra de conciencia. Como hermanos.
Kardeşler gibi. Mycroft adında bir ikizi vardı.
Había un gemelo, llamado Mycroft.
Sadece Mycroft ile konuşacağım.
Sólo hablaré con Mycroft.
Mycroft Holmes.
Ja ja. Mycroft Holmes.
Ancak tur sorumlusu ve tatil oteli "Mycroft" un sahibi olan Kanayama-san arabasıyla birlikte uçurumdan aşağı uçtu.
¿ De verdad? - ¡ Salud! - ¡ Salud!
Seni yeniden görmek güzel, Mycroft.
- Bueno...
Bay Grimesby, Mycroft'u kendinizin yaptığı anlaşılıyor.
¿ Entiendo que usted mismo hizo a Mycroft, Sr. Grimesby?
Mycroft...
Mycroft...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]