English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ N ] / Namib

Namib tradutor Espanhol

43 parallel translation
Böylece Oğlak Dönencesi üzerinde, Güneybatı Afrika'da bulunan ve bu dünyaya ait değilmiş gibi görünen Kızıl Namibya Çölü'nde kimileri ölür, kimileri hayatta kalır.
Algunos mueren y otros viven en el rojo Desierto de Namib en el sudoeste de África, en el trópico de Capricornio.
Ve Kızıl Namib'in kıyılarında gerçek bir çöl mucizesi yaşar, Afrika antilopu.
En la periferia del Namib rojo vive el milagro del desierto : El orix.
Namib'in haşin güzelliği halen kimse tarafından bozulmamıştır çünkü insanlar bu bölgeyi öyle korkutucu bulurlar ki, buraya hemen hemen hiç gelmezler.
La belleza austera del Namib continúa imperturbada porque la región intimida al hombre y éste nunca la penetra.
Fakat Afrika antilopu ve Namib'in minik yaratıkları için bu susuz, çetin çöl cennettir.
Pero para el orix y las criaturas del Namib este árido y hostil desierto es el paraíso.
Beyaz Namibya Çölü, ay yüzeyi gibi engebeli arazilerin ve sonu olmayan manzaraların diyarı.
El Namib blanco, una región de paisajes toscos e infinitos.
Beyaz Namib'de ağaçlar çok seyrek bulunur bu yüzden dokumacı kuşlar paylaşmayı ve işbirliğini öğrenmişlerdir.
Los árboles son escasos aquí. Los tejedores aprendieron a compartir y cooperar.
Engin Beyaz Namib, devasa Afrika kıtasının haritası üzerinde dar bir şerit gibidir fakat gittikçe daha derinlere, iç kısımlara doğru, bodur bitki örtüsünden ve az miktarda ottan ibaret bir bölge yaratarak genişlemektedir :
El Namib blanco es una franja angosta en el gran continente africano pero está avanzando tierra adentro creando una región de poco crecimiento y poco pasto :
Zarif, keseli antilopların gezindiği Pre-Namib.
El Pre-Namib, donde vive el hermoso springbok.
Burası bir zamanlar verimli bir otlaktı, ancak Pre-Namib 10bin yıldır yavaşça, öylece kuraklaşmakta, ve burada yaşayan hayvan ve bitkiler yağış miktarının yıllar geçtikçe gitgide azaldığı bir iklime uyum sağlamak zorunda kalmaktadır.
Esto era una pradera, pero durante los últimos 10000 años el Pre-Namib se ha secado lentamente, y quienes viven aquí se adaptan a las lluvias cada vez más escasas con los años.
Yağmurun bu yıl mı yoksa gelecek yıl mı yağacağından hiç emin olamadığınız Pre-Namib'de yaşamanın zorluklarına katlanmayı, inanılmaz değişik türde hayvan kabul etmiştir.
Una increíble variedad de animales aceptaron el desafío de vivir aquí donde nunca se sabe si lloverá ese año, o el próximo.
Geniş ve susuz Pre-Namib, hayvan yaşamı açısından tam bir hazine evidir.
Hay un tesoro de vida animal en el salvaje y sediento Pre-Namib.
Bu tam zamanlı bir iş, çünkü her bir yumurta, yemek demek ve Namib'de çok beleşçi var.
Es un trabajo duro, porque cada huevo es una cena y hay muchos que buscan comer gratis en el Namib.
Bunlar evleri olan Pre-Namib'de yaşayan hayvanlardan bazıları.
Éstos y otros animales viven en el Pre-Namib.
Pre-Namib'in güney kısmında, çöl zemininin tozu içinde yıllardır bekleyen milyarlarca tohum bulunur.
En el sur del Pre-Namib, billones de semillas esperan por años en el polvo del desierto.
Birkaç hafta boyunca, Pre-Namib, geçmişte buraları cennetken sahip olduğu ihtişamı tekrar elde etmeye çalışır.
Por unas semanas, el Pre-Namib intenta recapturar glorias pasadas cuando era un paraíso.
Pre-Namib'de yıl boyunca cennet olan tek bir yer vardır çünkü tropik kuşaktan gelen Kubango nehri buraya akar.
Hay un lugar en el Pre-Namib que es un paraíso todo el año porque el río Cubango brota del trópico.
Buradaki dokumacı kuşları Beyaz Namib'dekiler gibi apartmanlar inşa etmezler.
Los tejedores aquí no construyen condominios como en el Namib blanco.
Bu cömert habitatın, Pre-Namib'in devasa hiçliği içinde yüzen küçük, yeşil bir dünya olduğundan habersizler.
No saben que su hábitat es un pequeño mundo verde flotando en el vasto vacío del Pre-Namib.
Pre-Namib, oğlak dönencesindeki komşusu olan Kalahari'nin gölgesinde kalmıştır.
El Pre-Namib, se ve superado por su vecino, el Kalahari.
Namib'teki kuzenlerinin aksine suda eğlenen Afrika antilobu.
El orix, a diferencia de sus primos en el Namib, festeja en el agua.
Namib Çölü'nde yüzeyi sadece rüzgarlar şekillendirmiştir. Kavrulmuş kumu önlerine katarak 300 metreye varan kum tepeleri oluştururlar.
En el Desierto de Namibia, solo el viento esculpe la superficie, dejando un área de dunas de casi 1.000 pies de altura.
Büyük Namibya halkı bu rüzgarların şiddetli yer değiştirmesine başka bir isim verirler.
La gente del Gran Namib... tenemos otro nombre para esos vientos violentos que aparecen de la nada.
Namibyanın sıcak topraklarından.
Las tierras del Namib.
Namibya Çölü.
El Desierto de Namib.
Namib Çölü.
El desierto del Namibia.
Bu Güney Afrika Namibya'daki Namib Çölü.
Este es el desierto Namib en Namibia, en África sud-occidental.
Bunlar Namib çölünün kum tepecikleri.
Estas son las dunas del desierto de Namib
Ve burda Namib Çölü'nde olmamızın sebebi, Mars'ın yüzeyiyle olan muazzam benzerliği.
Y la razón para que estemos aquí en el desierto Namib es que esta es una gran analogía para la superficie de Marte
Burası Namibya'nın İskelet Sahili. Burada, Güney Atlantik'e giden soğuk su Namib çölüyle birleşir ve burası yeryüzünde en yaşanılmaz yerlerden biridir.
Esta es la Costa de los Esqueletos en Namibia donde las frías aguas del Atlántico sur se encuentran con el Desierto del Namib.
Bu değişken kum denizi Namib Çölü'dür yeryüzündeki en yaşlı çöl ve rüzgar kum tepelerinden kumları süpürdükçe, bu yeryüzü parçası sürekli değişiyor.
Este mar de arenas cambiantes es el Desierto del Namib el desierto más antiguo del mundo y conforme el viento vuela la arena de lo alto de las dunas este paraje está en continuo cambio.
Namib.
El Namib.
Namib'de minik bir arının yaşaması... böyle zorken, bir dev ne yapar?
Si para una pequeña avispa es difícil sobrevivir aquí en el Namib ¿ cómo puede sobrevivir un gigante?
Namibya Çölü elli milyon yıldan daha fazla zamandır burada.
El desierto del Namib. Ha estado aquí por casi cincuenta millones de años.
Namibya'nın doğusunda kavrulmuş düzlükler uzanır.
Al este del Namib yace el reino de las llanuras calcinadas.
Namib Çölü, Dünya'daki en korunaksız yerlerden biridir.
El desierto del Namib, uno de los lugares más expuestos de la Tierra.
Tek bir yaşam alanı Namib Çölü'nden bile daha korunaksızdır.
Un hábitat está todavía más expuesto que el Namib.
Namib Çölü.
Este es el desierto del Namib
Yerel lehçedeki "Namib", "büyük hiçbir şey" anlamına gelir.
"Namib" en el dialecto local significa "la vacía enormidad"
Az önce geçtik.
Acabamos de cruzar el desierto de Namib...
Namib Çölü Üç plaj arabasında.
- En tres buggy playeros
Güneybatı Afrika'daki Namib Çölü.
El Namib, en el sudoeste de África.
Namib'in kum tepelerinde şafak vakti ve büyülü bir şeyler oluyor.
Amanece en las dunas del Namib y algo mágico está ocurriendo.
Namib'in bazı kum tepeleri 300 metre yükseklikleriyle dünyanın en uzun kum tepeleri.
Algunas dunas del Namib miden 300 metros de altura, las más altas del mundo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]