English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ N ] / Nanbu

Nanbu tradutor Espanhol

50 parallel translation
Hadi eve gidelim Bay Nanbu.
Vámonos, Nanbu-san.
"Bay Nanbu" ha?
Nanbu-san, ¿ eh? ...
Tamam Nanbu!
¡ Ahora, Nanbu!
Nanbu'nun bekçisi misin?
¿ El tutor de Nanbu?
Pirinç cenneti Bizen Okayama'dan ismi Kiroku Nanbu.
Kiroku Nanbu, de la fértil Okayama.
Hey Nanbu!
¡ Eh, Nanbu!
Nanbu yaraların nasıl?
Oye Nanbu, ¿ cómo van tus heridas?
Nanbu sen af dile!
¡ Pide disculpas, Nanbu!
- Bu sabah, Nanbu Lordunun geçit törenine kılavuzluk eden adamları öldürdü.
Esta mañana temprano, mató a los hombres que encabezaban la procesión del señor de Nanbu.
- Nanbu fief'in samurayları onu bizim bölgemize doğru takip etti.
Los samurai de la prefectura de Nanbu le han perseguido hasta aquí.
- Sonra şu çinli, Nanbu fief'te ortaya çıktı ve sonra da kaçtı öyle acımasızdı ki.
Después de que ese chino cortara a los vasallos de Nanbu y escapara fue tan cruel.
- Nanbu'nun samuraylarımıydı?
¿ Lo hicieron los samurai de Nanbu?
- Çünki Nanbu fief'in geçit törenini adamlarıyla destekliyordu böylece ona da saldırıImış oldu.
Pues porque... Porque si todo sale bien le han prometido al jefe que sus hombres se harán cargo de asistir la procesión de la prefectura de Nanbu.
- Nanbu'nun Samurayları tarafından aranıyor.
¿ No me lo dirás? Le están persiguiendo los samurai de Nanbu.
- Nanbu fief'tekiler bu mabede adım atamazlar.
¿ Y si ese hombre lo vuelve a hacer? Ni siquiera los de la prefectura de Nanbu pueden poner un pie en este templo.
- Nanbu fiefdom, itibarını kaybedecek.
¿ Qué pasaría si llegara a saberse? La prefectura de Nanbu quedará desprestigiada.
- Nanbu fiefdom'unuza bir derebeyi lordu göz dikebilir, değil mi? ...... bölgenizi elinizden kaçırmış olursunuz.
¿ Qué ocurriría si esto llega a los oídos de algún otro Señor que codicie sus tierras?
- Handa kalmak göze alınacak gibi geğil Nanbu fief'in neresinde kalabilirim?
¿ Por casualidad conoces la posada donde están los vasallos de la prefectura de Nanbu?
- Bir Nanbu Samurayı ile görüşmek istediğini söyledi.
Dice que quiere encontrarse con un samurai de Nanbu.
- Bir Nanbu Samurayı mı?
¿ Un samurai de Nanbu?
- Sen... niçin, bir Nanbu Samurayı ile görüşmek istiyorsun?
Y tú... ¿ por qué quieres encontrarte con un samurai de Nanbu?
- Niçin Nanbu dedin?
¿ Qué dijeron los Nanbu?
- Çocuğu yem olarak kullanıp ikisini de öldürmeyi planlıyorlar.
Todos jugáis sucio. Los Nanbu usan a un crío como carnada y planean matarles a ambos.
- Değiş tokuş yapılacak.
Ésa es la forma de hacer las cosas de los Nanbu.
Nanbu, Oshu'daki Morioka'da doğdum.
Nací en Morioka, en Nanbu, Oshu.
Ama beni asıl şaşırtan Nanbu samuraylarının... erdemlerini vaaz eden ve ülkesinin... güzelliğinden övündüğü için, orayı terk edemeyen... o adamdı.
Pero lo que realmente me impactó fue que un hombre... que predicaba las virtudes de los samuráis de Nanbu... y que estaba tan orgulloso de la belleza de su tierra... la abandonara.
Nanbu kabilesi, Osaka
ALMACÉN DEL CLAN NANBU, OSAKA
Ben... bir Nanbu samurayıyım.
Yo soy... un samurái de Nanbu.
Bir Nanbu samurayı... karısının da, çocuğunun da, görevinden etkilenmesine izin vermez.
Un samurái de Nanbu... no permite que esposa o hijo lo aparten de su deber.
Nanbu savaştığında, orada ilk ben olacağım.
Cuando Nanbu pelee, Yo estaré allí el primero.
Gerçek bir Nanbu samurayı... Shinsengumi'ye döner... ve bir erkek gibi ölürdü.
Un verdadero samurái de Nanbu... volvería al Shinsengumi y moriría allí como un hombre.
Nanbu, benim ülkem.
Nanbu es mi tierra.
Bütün Nanbu'ya karşı, seni savunamam.
No puedo ponerte en la balanza contra todo Nanbu.
Ama sadece seni için... Nanbu'yu, Majesteleri'nin düşmanı yapamam.
Pero no puedo hacer de Nanbu el enemigo de Su Majestad solo por ti.
Nanbu'da da... kar yağıyor mu?
¿ Está nevando ahora... en Nanbu también?
Bu pirinç... Nanbu'dan mı geliyor?
Este arroz... viene de Nanbu.
Nanbu pirinci.
Arroz de Nanbu...
Bu, Nanbu pirinci!
Es arroz de Nanbu.
Nanbu pirincini hayal ediyordun.
Tú soñabas con arroz de Nanbu.
Nanbu samuraylarını görevlerini yapmaya çağırıyorum!
¡ Llamo a los samuráis de Nanbu a cumplir su deber!
Bir Nanbu samurayının görevi, sonuna dek savaşmaktır.
El deber de un samurái de Nanbu es pelear hasta el último momento.
Gidip, Nanbu için savaşacağım.
Yo iré y pelearé por Nanbu.
Morioka, Nanbu'da. Güzel bir yer.
Morioka, en Nanbu, es un lugar hermoso.
Morioka, Nanbu'da.
Morioka, en Nanbu.
yerimi al!
Nanbu, encárgate tú.
bunu bana bırak.
Nanbu, olvídalo.
Nanbu Dalgasal Hareket Silahı için yeterli enerjimiz var mı?
Nanbu... ¿ Tenemos energía para disparar el cañón?
Terasaka Kichiemon... Şimdi Akasaka'daki Nanbu Tepesine git ve Lord Asano'nun dul eşine gördüklerini anlat.
Kichiemon Terasaka, dirígete a la colina Nanbu, en Akasaka, y comunica a la viuda del señor Asano lo que has visto.
Nanbu!
¡ Eh, Kiroku!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]