English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ N ] / Ne kitabı

Ne kitabı tradutor Espanhol

854 parallel translation
Ne kitabı?
¿ Qué libro?
O ne kitabı?
¿ Qué es ese libro?
- Ne kitabı?
- ¿ Qué libro?
Tabii ne kitabı olduğunu önemsemiyorsan.
Si no te importa que libro sea.
Ne kitabı olduğunu önemsemiyorsun, değil mi?
- ¿ No te importa de qué trata?
- Ne kitabı okuyorsunuz efendim?
¿ Qué libro está leyendo, señor?
Bu ne kitabı böyle?
- ¿ Qué clase de libro es éste?
- Ne kitabı okuyordun?
- ¿ Qué libro leías?
- Ama sen örnek bir kompensasyon kitabısın. - Ne kitabıyım, Doktor?
Pero es un ejemplo teórico de compensación.
Ne kitabı?
- ¿ Qué libro?
- Ne kitabı?
- ¿ Cuál?
- Kitap mı? Ne kitabı?
- ¿ Escribir?
Ne oldu? Evlilik Psikolojisi kitabıma tükürmüş.
Escupió en La Fisiología del Matrimonio.
Balayınızda fizik kitabını ne yapacaksınız?
¿ Para qué los libros científicos en la luna de miel?
Ve benim kitabımı bırak. Ne okuyorsun?
Y no toques mi libro, ¿ qué estás leyendo?
Ne diye sızlanıyorsun? Kitabın için güzel bir bölüm olur. "Açlık nasıl hissettirir?" ilk ağızdan öğrenin.
Cuando escribas tu libro, será un capítulo estupendo : "Cómo es tener hambre".
Kitabın konusu ne olacak?
¿ De qué tratará el libro?
Bir İspanyolca sözlük ve dilbilgisi kitabına ne dersin?
Sí, una gramática y un diccionario españoles.
- Ne olur kitabımı imzalayın!
- ¡ Fírmeme mi libro!
"Mariko, burada ne işin var?" demişti. Okuduğu kitabı çabucak saklamıştı.
Me dijo : "Mariko, ¿ qué haces tú aquí?", y escondió apresuradamente el libro que estaba leyendo.
Okuduğun kitabın devamında ne olduğunu biliyorsun.
Sabréis el resto por los libros que habéis leído.
Ayın Kitabı Kulübü'ne katılmıştı ve ona devamlı kitap okutturuyorlardı.
Estaba afiliada al Club del Libro del Mes y la tenían leyendo todo el tiempo.
Ne yazık ki, bulduğu bir kitabı elinden almak zorunda kaldım.
Tuve que requisarle un libro que le mantenía muy entretenido.
Teğmen? Kitabın ne yazdığını biliyorsun,
Usted sabe qué dice el libro...
Ne de olsa, kitabını getirmek zorunda değil.
Después de todo, no tiene porque entregar su libro.
Şu, Kanamitler miydi, kendilerine ne diyorlarsa dün bu kitabı BM'ye bırakıp gittiler.
Ese.. ese Kanamita o como quiera que se llame olvidó esto ayer en la ONU.
Bu kitabın ne olduğunu biliyorum.
Sé de que trata este libro.
Kitabın kendisine gelince, ne yazık ki herkes bu kitabı dikkatle okumamış.
No todos han prestado la debida atención al contenido del libro.
Ne demiş el kitabında :
Como dice en el manual,
- Kitap mı? Ne kitabı?
- ¿ Qué libro?
- Bu, enteresan kitabın adı ne olacak.?
- Que interesante hijo, ¿ qué tétulo le pondrás?
O kitabın içinde ne olduğunu bilseydin, korkudan altına ederdin.
Si supiesen qué contiene ese libro, temblarían como flanes.
Bu renkli sanat kitabının ne hakkında olduğunu biliyor musun?
¿ Sabes de qué trata este libro "artístico y colorido"?
Ne güzel bir himaye tarzı. Bir elinde İncil, bir elinde dua kitabı.
¿ Con una mano la Biblia, y bendiciones en la otra?
- Billy Joe Smith. İyi de, ne yazmış olduğu kitabın cinsine ne de Roger Wade'e tam uyan bir etiket değil.
Roger Wade tampoco es ideal para el tipo de libros que escribe.
Her ne kadar Clifford Irving kitabında bahsettiğinin aksine - Asla kişilere satış yapmadığım konusundaki ısrarımı sürdürüyorum.
Aun cuando Clifford Irving diga en su libro que... debo insistir en que nunca le vendo a privados.
Benim kitabımı yayınlaman ne olacak?
¿ Qué hay de la publicación de mi libro?
Bir grup lanet olası kitabın operasyonlarla ne ilgisi olabilir?
¿ Por qué les interesa un libro en neerlandés?
Claudius, Kartaca Tarihi kitabından ne haber?
Claudio, ¿ qué es esa historia de Cartago?
Kitabınız için aklında ne olduğunu size gösterecek.
Le enseñará lo que tiene pensado para su libro.
Kitabınız hakkında ne düşünüyorum biliyor musunuz?
¿ Sabe cómo veo su libro?
Kitabımdan sonra ne yapacağımı biliyorum.
Sé lo que haré después de mi libro.
Peki Amerikalılar olayı anlayıp bize misilleme yapana kadar, kitabını açıp her ismi teker teker aramasını ne engelleyecek?
Y eso significa detenerlo desde que tomó ese libro llamando a todos los nombres que contiene uno tras otro hasta que los Americanos sepan que es nuestro y se desquiten?
- Ayın Kitabı Kulübüne katıldım. - Ne kadar güzel!
- Me afilié al "Club del Libro del Mes." - ¡ Bien por ti!
Ayın Kitabı Kulübü'ne katılmadan önce seni daha bir seviyordum.
Me caías mucho mejor antes de que te afiliaras al "Club del Libro del Mes."
Demek istediğim bu yıl kitabım yayınlanmazsa ben ne yaparım?
¿ Qué pasa si termina el año y mi libro no se publica?
Kitabı ne hakkında?
¿ De qué tratan sus libros?
Ne demek, senin kitabın?
¿ Cómo que tu libro?
Ne işin var? Baba kitabını geri almak istiyor.
Mi padre quiere el libro de vuelta.
Bir kitap. Ne kitabı?
- En un libro.
Georgia Üniversitesi'nde ne yapman gerektiğini bilemeyeceğin bir sürü kitabın olacak.
Vas a tener libros de sobra en la Universidad de Georgia.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]