Netta tradutor Espanhol
40 parallel translation
- Netta Longdon.
- Netta Longdon.
Netta meydandaki bir eve yeni taşındı.
Netta se acaba de mudar a la plaza.
Bilmiyorsundur, Netta. Sen yeni burada oturmaya başladın.
Tú no lo sabes, Netta, porque eres nueva aquí.
- İyi geceler, Netta
- Buenas noches, Netta.
- İyi geceler, Netta.
- Buenas noches, Netta.
Netta, onu sattım. - Neyi sattın?
¡ Netta, la vendí!
Bizim küçük Nettamız dünyaya geliyor
Nuestra pequeña Netta va progresando.
Bizim küçük Nettamız daha hiç başlamadı ki.
Nuestra pequeña Netta aún no ha empezado.
Netta, kime bakınıyorsun?
Netta, ¿ a quién estás buscando?
- Netta Longdon'u tanıyorsun, değil mi?
- Conoces a Netta Longdon, ¿ verdad?
- Tabii ki, Netta.
- Claro que no, Netta.
Tamam, bir şey yok, Netta.
No importa, Netta.
Sanki saat bu iş için epeyce geç oldu, Netta.
Pero sería muy tarde, Netta.
Bunu hiç istemiyorum, Netta.
Es inútil, Netta.
- Fakat, Netta... - Bunu yazarken beni de düşünmek zorundaydın.
Pensabas en mí cuando la compusiste.
Netta, sizinle konuşmak istemiştim.
Quería hablar contigo, Netta.
Netta, galiba, çok yorucu bir hafta geçirmişsin.
Sé que has tenido una semana agotadora, Netta.
Lütfen evlen benimle, Netta.
Por favor, Netta, cásate conmigo.
Netta önümüzdeki hafta benimle evleniyor.
Netta se va a casar conmigo.
Netta Longdon'ın kaybolması sizi hiç de endişelenmiyor... Ona evlenme teklif etmiş olmanıza rağmen
La desaparición de Netta Longdon no parece preocuparle mucho... aunque usted le había propuesto matrimonio.
Netta'yı canlı olarak son gören bildiğimiz kadarı ile Carstairs.
Carstairs fue el último que la vio con vida.
Netta'yı düşünüp duruyorum.
He estado pensando en Netta.
Netta'yı öldürdüğümü düşünüyorsun, değil mi?
Usted cree que maté a Netta, ¿ verdad?
Cheyne Yard'daki Nettanın ortadan kaybolduğu gece... yakılan şenlik ateşinde oluşmuş olabilir mi?
¿ Cree que pudo suceder en Cheyne Yard... donde hicieron la hoguera cuando Netta desapareció?
saat yaklaşık Micky'nin Netta'nın kapı zilini çaldığı zamana... ve kaybolduğunun anlaşıldığı saate denk düşüyordu.
A la hora que Micky tocó la puerta de Netta... y descubrió que había desaparecido.
O Nettaydı, bu süre içinde suçlarından biri olarak onu öldürülmüştün.
Era Netta, asesinada con esto durante uno de sus lapsos.
- Selam Netta. - Senin düğünlerden neden kaçtığın konusunda bir şeyler anlatıyordu.
Grammy está flaqueando porque correrás por tu felicidad marital.
Sen kulaklarını kapat.
Netta, cubre tus oídos.
Netta, kulaklarını açabilirsin.
Netta, ya puedes bajar tus manos.
Görüşürüz Netta.
Oh. Adios, Netta.
Netta!
¡ Netta!
Adım Netta Stilton Palm Ridge'deki Orchard Sanatoryumu'nda hemşireyim.
Soy Netta Stilton, soy enfermera en el Sanatorio Orchard en Palm Ridge.
Netta'yı cezalandırabilirler.
Podrían castigar a Netta.
Netta de Noo ve Ton Derksen asıl ispiyonculardı.
Metta de Noo y Ton Derksen fueron quienes lucharon durante años por la revisión del caso de Lucía.
Ama evet bize Neeta hamileyken gelmişti.
Pero eso sí, acudió en cuanto Netta se quedó embarazada.
Peki Neeta ve Manohar siz evlenmeden önce nerede kalıyordu?
Entonces... ¿ Dónde vivían Netta y Manohar antes de la boda?
Netta, bu bir vals değil.
Netta, no se trata de un vals.
Netta... doğru değil, değil mi.
Eso no es cierto, ¿ o sí lo es?
- Netta.
- Netta...