Odamda olacağım tradutor Espanhol
186 parallel translation
- Ben odamda olacağım, uyuyacağım
Maldito A-1, señor. Estaré en mi camarote... durmiendo.
Ben odamda olacağım.
Voy a mi cuarto.
Odamda olacağım!
¡ Estaré en mi despacho!
Ben odamda olacağım. 30 dakika sonra bunun aynısını tekrar getir.
Estaré en mi habitación. Repita este pedido dentro de treinta minutos.
Bir süreliğine odamda olacağım.
Pienso que subiré a mi habitación un momento.
Odamda olacağım.
Estaré en el salón.
Pekâlâ, odamda olacağım.
De acuerdo. Estaré en mi cuarto.
Biri gelirse, odamda olacağım.
Cuando vengan, estaré en mi cuarto.
Odamda olacağım.
Estaré en mi cuarto.
Arayan olursa odamda olacağım.
Si me llaman por teléfono, estaré en mi habitación.
- Odamda olacağım.
- Estaré en mi camarote.
Ben odamda olacağım, Bayan Keller.
Estaré en mi cuarto, Sra. Keller.
Ben odamda olacağım.
Estaré en mi cuarto.
Hazır olduğunuzda odamda olacağım.
Estaré en mi habitación, avíseme cuando esté listo.
Saat 8 : 00'e değin soyunma odamda olacağım.
Estaré en mi camerino hasta las 8.
Odamda olacağım, Mike.
Estaré en mi habitación.
Ben odamda olacağım, eğer benimle konuşmak istersen.
Estaré en mi cuarto si quieres hablar conmigo.
Elbette odamda olacağım. Odamı mı kullanmak istiyorsun?
Por supuesto que la usaré, ¿ Quieres usarla?
Ben odamda olacağım.
Estaré en mis barracas.
Başhemşire, odamda olacağım ve rahatsız edilmek istemiyorum.
Estoy en mi despacho y no quiero que se me moleste.
- Sam! Ben odamda olacağım. - Hey!
- Estaré en mi habitación.
Bana ihtiyacın olursa odamda olacağım.
Estaré en mi despacho si me necesita.
- Ben odamda olacağım. - Tamam, Sam.
- Voy a la oficina.
Ben odamda olacağım.
Estaré en mi habitación.
Soyunma odamda olacağım.
Estaré en mi camerino.
- Eğer beni ararsanız, odamda olacağım.
Si me necesitan... estaré en mi cuarto...
Birilerine söyle, koridorun sonundaki odamda olacağım.
Bueno, dile a ese alguien que estoy en el despacho que está al final del pasillo.
Mary, ben yarın gece yarısı odamda olacağım.
Escucha... Mañana a medianoche estaré en la recámara.
Bana... ihtiyacınız olursa, hazırlık odamda olacağım.
Si me necesitan, estaré en mi despacho.
Hazırlık odamda olacağım.
En mi despacho.
Ben hazırlık odamda olacağım.
Estaré en mi despacho.
Bir araştırma başlat. Ben odamda olacağım.
Lleve a cabo una investigación.
Odamda olacağım.
Estaré en mi despacho.
Ben odamda olacağım.
Estaré en mi despacho.
Beni arayan olursa, odamda olacağım.
Si alguien me necesita, estaré en mi habitación.
Ben odamda olacağım.
Estaré en mis aposentos.
Çalışma odamda olacağım.
Me encontrará en mi despacho.
Çalışma odamda olacağım.
Estaré en mi oficina.
Beni bilgilendirmeye devam edin. Çalışma odamda olacağım.
- Estaré en mi despacho.
Ben, çalışma odamda olacağım.
- Estaré en mi despacho.
- Bana ihtiyacınız olursa odamda olacağım.
- Estaré en mi oficina.
Odamda olacağım
Estaré en mi habitación.
Odamda olacağım.
Estaré en mi habitación.
Sylvester, seni soyunma odamda bekliyor olacağım.
Te espero en mi camerino.
Soyunma odamda bekliyor olacağım.
Estaré esperando en mi camarin.
Sorunun sebebi benim ve ben halledeceğim. Peki, ben odamda nefesimi tutuyor olacağım.
Estaré en mi cuarto aguantando la respiración.
Odamda saçmalıklarından saklanıyor olacağım.
Me esconderé de tu puta mierda en mi cuarto. - ¿ Qué?
Ben... odamda olacağım. Tamam.
Estaré en mi despacho.
Odamda hazır olacağım. Bir Köprü'müz vardı... ondan da ne kaldı.
Estaré en mi habitación, ustedes tienen el Puente...
- Odamda olacağım.
- Estaré en mi oficina.
Odamda çalışıyor olacağım.
Estaré en mi cuarto estudiando.