Personel tradutor Espanhol
3,418 parallel translation
Adım William David Chambers. Ve geride kalan 14 ay boyunca, Başkan Yardımcısı Sally Langston'a, personel şefi olarak hizmet etmekten büyük onur duydum. Büyük bir üzüntü ve pişmanlık ile birlikte şuan görevimden resmen istifa ediyorum.
Mi nombre es William Davis Chambers, y durante los últimos 14 meses, tuve el gran honor de servir a la vicepresidenta Sally Langston como su jefe de gabinete, por eso es con gran pena y pesar que oficialmente dimito de mi puesto,
Başkan Yardımcısının personel şefini kürsüden zorla aşağı indirmek onu haklı çıkarmaktan başka bir işe...
- No. Ve. - Sacar a la fuerza al jefe de gabinete de la vicepresidenta de la rueda de prensa solo va a legitimar...
... sadece saniyeler önce Eski Başkan Yardımcısının Personel Şefi, Billy Chambers Başkan Grant'e karşı şok edici suçlamalar yöneltti.
Y hace solo unos minutos, el antiguo jefe de gabinete de la vicepresidenta, Billy Chambers, ha hecho unas acusaciones verdaderamente sorprendentes contra el presidente Grant.
Yani, Başkan Yardımcısının Personel Şefi, Amanda Tanner'ın Amerika Birleşik Devletleri Başkanını baştan çıkardığına ikna olmuş durumda.
Entonces... el jefe de gabinete de la vicepresidenta convenció a Amanda Tanner para que sedujera al presidente de los Estados Unidos...
- Verax'in personel kayıtlarına ulaşıp,... kim olduğunu öğrenebilirim.
Puedo conseguir los registro del personal de Verax, averiguar quién eres.
Lokantaların yüksek personel ciroları oluyor.
Ves, esto es genial. No, los restaurantes tienen, verás, una rotación de personal inusualmente alta.
Arayan ordu personel kayıtlarındaki bağlantımdı.
Ese era mi contacto en registros de personal del ejército.
Personel saat 9.00'a kadar ucuz yemek ve içki servis ettiği için sahiplendi.
El personal lo adoptó como su lugar porque obtienen comida y copas baratas hasta las nueve.
Giysilerde personel indirimin olacak.
Tendrás descuento de empleado con la ropa.
Personel bulup eğitim vermiştik. Tam bir mahrumiyet bölgesi. Ufacık bir değişiklik bile büyük fark yaratmıştı.
En un área tan carenciada incluso los cambios más pequeños hacen una gran diferencia.
Dikkat, tüm personel. Kaptanınız konuşuyor.
Atención tripulación, soy el Capitán.
Personel hedef konumda yerlerini alacak. En az risk 5. bodrum katında olacaktır.
El equipo asegurará la posición en el lugar de destino, en el 5º sótano para minimizar las posibilidades de que haya molestias.
Personel sosyal yardımlarına.
Beneficios para empleados.
Hangi personel sosyal yardımı?
¿ Qué beneficios para empleados?
İşte personel dosyan.
Este es tu expediente personal.
Personel odasında rom partisi verecekmiş.
Se está tomando cócteles de ron en la casa de huéspedes.
- Sizinle gerekli personel hakkında konuşmam lazım.
- Debería hablarle del personal que falta.
Personel bölümü daha yeni bir insan kaynakları danışmanı aldı.
Voy a recomendarte. El departamento de personal recién contrató... a un consultor de recursos humanos.
Tek yapmamız gereken şu kapılardan personel salonuna, oradan da kazan dairesine girmek.
Todo lo que tenemos que hacer es pasar esas puertas, la sala del personal y dentro de la sala de calderas.
Ev Enerjisi Komitesinde personel müdürü.
Estadounidense del Comité de la Casa de Energía y Comercio?
Dün gece tüm personel dışarı çıkmış ve şirin içkileri içmişler ve bizi davet etmediler.
Anoche, todo el personal salió, bebieron tragos de pitufo y no nos invitaron.
Bill Edward'ın personel şefi olmak istiyorum.
Quiero ser el jefe de personal de Bill Edwards.
Bir belediye meclis üyesinin personel şefi olmak mı?
¿ Ser jefe de personal del concejal de la ciudad?
Personel şefi pozisyonu için birkaç hafta sonra mülakata geleceğim.
Tenemos programada una entrevista dentro de algunas semanas para el cargo de jefe de personal. Excelente.
Henüz resmi değil ama bir belediye meclis üyesinin personel şefi olma ihtimalim var.
No es oficial todavía, pero hay una oportunidad con un concejal de ser jefe de gabinete.
Bence bir meclis üyesinin personel şefi olmak benim için büyük bir adım.
Creo que ir de concejal a jefe de gabinete es un gran paso.
Maddy'nin personel dosyasına göre Oliver Vendt'in kan grubu 0 negatif.
Según el archivo personal de Maddy, parece que el tipo sanguíneo de Oliver Veldt es 0 negativo.
Tüm personel D hücre bloğuna!
Todo el personal al bloque de celdas "D".
Personel dosyasını istiyorum. Yalnızca bana göstermekten memnun kalacağınız kısmını değil, hepsini.
Quiero su ficha personal.No sólo las partes que quiere mostrarme.
Personel dosyası?
¿ Archivo personal?
Crowley'nin personel dosyasında bir şeyler bulmuştu.
Encontró algo en la ficha personal de Crowley.
- Personel dosyasında bir şeyler olmalı.
Debe haber algo en su ficha personal.
Kusursuzca bu personel üzerinde çok aşamalı özgeçmiş kontrolü yaptınız mı?
¿ Hizo la investigación exhaustiva y comprobó los antecedentes de esta empleada?
Keneally bize sabah yolculuğunu anlattıktan sonra personel toplantısında söylerim sana.
Te lo contaré en la reunión de personal una vez que Keneally termine de contarnos sobre su paseo matutino.
- Yetkisiz personel kokpite giremez. - Sus!
- "Personal no autorizado no puede entrar en la cabina del piloto". - ¡ Cállate!
Bak! Şirketi haftaya personel alma görüşmesi yapacakmış.
la empresa es la creación una sesión de reclutamiento próxima semana
Demek istediğim, personel, odaları birleştiren kapıyı açmak zorunda,... ancak bununla ilgili bir talep gelmedi.
Que nuestro personal tiene que abrir la puerta que conecta ambas habitaciones, pero nadie lo solicitó.
- Personel dosyasında yazıyor.
La tenemos en su ficha del archivo de personal.
- İşte personel listesi.
- Sí, por supuesto.
Yani, hala personel alımına devam ediyoruz ama onu da halledeceğiz.
Bueno, todavía estamos aprovisionando a los trabajadores, pero estamos llegando.
Personel, David Clarke'ın çalışma kontratına dışarıdan bir istek tespit etti. Tabii ya.
Los de personal registraron una petición externa del contrato de trabajo de David Clarke.
Beni personel departmanına bağla.
Ponme con personal.
Ancak personel, reşit olmadığı için ailesinin izninin gerektiğini söylemiş.
El personal le informó de su minoría de edad y de que por tanto necesitaba la aprobación paterna.
İstediğiniz personel dosyalarını size yolladım.
Ya le enviamos la información que solicitó.
Tüm izinli personel göreve çağrılacak.
Y aquellos a quienes se les dio tiempo libre, se les volverá a llamar.
Personel dosyasına göre, bölgeyi çok iyi biliyor.
Si miras su expediente, verás que se le conoce bien.
Sonra personel dosyanıza baktım. İşe bakın eğitim kısmında Olesky Üniversitesi yazıyordu.
Entonces tomé su archivo de personal, y mire lo que encontré en educación, indicó Universidad de Olesky.
Ve karaya vuran diğer üç personel.
Y luego tenemos los historiales de los tres que llegaron a la orilla.
Nihai görev raporu sonunda yayınlandı ve, personel kadrolarını da içeriyor.
Bueno, el informe final de la misión acaba de publicarse e incluye la lista de personal.
Gördüğüm kadarıyla kendisi de askeri personel.
Y veo que ella también es personal militar.
Amerikan Ordusu personel kıtlığı çekiyor.
Al ejército estadounidense le faltan elementos.