Puma tradutor Espanhol
597 parallel translation
Sihirli tüy mü?
¿ La puma mágica?
Batıdaki en iyi içki Old Puma Rye.
El mejor wisky del oeste, Old Puma.
Bir dag aslaniyla karºilaºtin herhalde. Belki de iki.
Parece que te hayas encontrado un puma, quizá dos.
Dışarıda bir dağ aslanı var!
¡ Hay un puma inmenso ahí afuera!
Dışarıda kocaman bir aslan var.
Había un puma inmenso ahí afuera.
Dışarıda aslan olduğunu düşünüyorum.
Y creo que había un puma ahí afuera.
Pumanın çığlığı kahramancadır.
El puma ruge insultos y es valiente.
Puma mısın yoksa çakal mı.
Puma o coyote.
Şahin gibi görmeyi, ayı gibi sabırlı olmayı... puma gibi cesur olmayı öğrenmeli.
Vigila como el halcón, se paciente como el castor... valiente como el puma, así tendrá un buen ejemplo.
Siyah panter büyük bir at, sağa bakarsan onu görebilirsin.
El puma negro, grande como un caballo, a través del cual puedes ver.
Siyah panteri görüyormusun?
¿ Miras al puma negro?
Siyah panter geliyor.
El puma negro llegar.
Panter hayvanların ahırında.
Un puma acecha al ganado.
Art rüyasında onun panter olduğunu gördü.
Art soñó que era un puma.
onunla git panter avına... çıktığınızda onunla konuşabilirsin.
Ve con él, y entonces podrás hablarle... mientras que cazáis al puma.
Onun panter olduğuna nedir seni bu kadar inandıran?
¿ Por qué estás tan seguro de que es un puma?
- O kesin bir panter.
- Seguro que es un puma.
Benim tek başıma siyah bir panter'le baş edemeyeceğimi mi düşünüyorsun, Gracie?
No crees que pueda encargarme yo solo de un puma negro, ¿ verdad, Gracie?
Siyah panterin başladığı yer orası.
Allí fue donde empezó lo del puma negro.
- Panter miydi o?
- ¿ Era un puma?
Anne eğer panter siyahsa onun postunu yüzeceğim... ve Gwen'e düğün hediyesi olarak vereceğim.
Eh, Madre, si el puma es negro le arrancaré la piel... y se la daré a Gwen como regalo de bodas.
Panterin siyah olması, dünyadaki bütün sorunların nedeni.
El puma negro es la causa de todos los males del mundo.
Tabii ki, eğer o basit bir panterse... battaniye için yeterli büyüklükte olmayacak.
Por supuesto, si tan sólo es un puma normal... no será suficientemente grande para hacer una manta.
Panterin siyah olduğunu mu düşünüyorsun?
¿ Crees que se trata del puma negro?
Sence panter siyah mı?
¿ Crees que es el puma negro?
Bu panter Arthur'u öldürdü.
Un puma mató a Arthur.
Siyah bir panter.
Un puma negro.
Şimdi panteri aramayacakmısın Harold.
Bueno, no vayas a buscar a ese puma, Harold.
Panter Curt'u öldürmeyecek.
Puma no matar Curt.
Siyah panteri mi?
¿ El puma negro?
siyah değil... siyah panter.
No ser negro... puma negro.
Yüzündeki yara izini bir puma yapmış.
Cogio esa cicatriz en su cara de un jaguar.
Ben fırtınalı bir günde doğdum ve kuzeyden geldim babam bir dağ aslanıydı.
Nací de un torbellino que venía del norte y mi padre era un puma.
Ordway bir dağ arslanıdır, yaklaşanı pençeler Altı patlar kullanır ve yasasını sürdürmek için kamçılar.
Ordway es un puma que destroza a cualquiera usando un revólver y un látigo sobre quien no sigue su ley.
- Bir kilometreden bir pumayi vurur.
- Acierta un puma a una milla.
Puma izleri.
Son huellas de puma.
Bu Puma.
Ahí está Puma.
Saygıdeğer yaşlı Puma.
El viejo y querido Puma.
Telaşla koşarak geldi ve onu kapının önüne bıraktı.
Puma pasó por la casa a gran galope y lo tiró en la puerta.
Puma, onurlu düşmanım.
Puma, enemigo de honor.
Pekâlâ Puma, isteklerine tercüman olacağım.
Sí, Puma, yo traduciré tus deseos.
Puma Komançilerin şefidir ve çok iyi İngilizce konuşabiliyor.
Puma es el jefe de los comanches y habla el idioma muy bien.
Görünüşe göre, Kızılderili Şefleri'nden bazıları İngilizce biliyor. Şef Puma ise neredeyse ana dili gibi konuşabilmesine rağmen söz sahibi olarak Bay McLintock'ı seçmiştir.
Al parecer, caballeros, aunque algunos jefes hablen nuestro idioma... y el jefe Puma lo maneja muy bien... los indios han preferido elegir al Sr. MCLINTOCK para ser su vocero.
Az kalsın bunu isteyecektim Puma.
Casi desearía poder convencerlos de eso, Puma.
Puma'nın ricası senin için yeterli mi?
- ¿ Crees en la palabra de Puma? - Bueno, yo no...
Puma sonunda yolu buldu.
Puma se salió con la suya.
Bu da Sophia. Bir puma.
Y ésa es Sophie, una jaguarundi.
- Bu bir puma için, büyük iş.
Eso es mucho para una jaguarundi.
Bir puma kadar vahşi
Tan salvaje como un puma
Pekala kadın, o zaman burada kal da panter, ayı veya kurt seni yesin.
Bueno, entonces, maldita seas mujer, quédate aquí para que un puma, oso y el lobo coman
- Şef Puma.
- Jefe Puma.