English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ Q ] / Quando

Quando tradutor Espanhol

37 parallel translation
Ama kaybettikleri zaman boğazlanan domuzlar gibi cıyaklıyorlar.
De manera que no se atreverían a protestar quando pierden.
Bebek dünyada geldiği anda... -... herkes cinayetten önce de seninle görüştüğümüzü anlayacak.
Quando nazca el bebé sabrán que nos veíamos antes del accidente.
- Çocukken bu şöminenin önünde oynardım.
Costumava brincar aqui, quando era miúdo.
Ne zaman geldin?
Quando llegaste?
# "Kızıl Bayrak" ı söylediğimizde saatine 30 sent kazandık. "
Quando Bandiera Rossa si cantava, 30 franchi all'ora si acchiappava.
# "Kızıl Bayrak" ı söylediğimizde saatine 30 sent kazandık. "
Quando Bandiera Rossa si cantava 30 franchi all'ora si acchiappava.
Ekmeğinden hariç bir şeyi olmayanın nefretini anlıyorum, zenginler küstahça ziyafet verdiği zaman.
Como eu compreendo a cólera, daqueles que nada tem,... " quando os ricos se deleitam, com arrogância."
Ölmeyenler de, fazla aç kaldıkları zaman Havana'ya gelip, kendilerini satıyor.
Y los que no mueren, quando tienen hambre... Vienen a La Havana y se venden.
Ben, çocukken Garbo'yu görmüştüm.
Vi a la Garbo quando yo era niña.
- "Quando tengas ganas te jodo." - Çevirsene.
- "Quando tengas ganas te jodo."
"Quando la donna é mobile."
"Quando la donna é mobile"
Şüpheli hesabı izlesin nezaman bağlandığını bilelim
Vigila la cuenta de Cremen, para saber quando el tipo entra y sale.
Ne yaptık biz sana? İki aileyi burada bir arada tutmaya çalışmayı Benimle Prens ve Charlotte -
Vi tengo tutti e due qui nella gabbia domestica con me e il principino e Charlotte, quando voi magari sognate di andarvene per conto vostro
Beni orda yalnız bırakma, bana söylenen yalanları gözleme ve tahmin etmeyi dene.
Non lasciarmi li da sola a guardare e fare congetture a cercare di indovinare quando mi mentono
Hiç kimse hayattakiler dururken ölmüş gitmiş bir kraliçenin hayalini kurmaz.
Nessuno si sognerebbe di seppellire una regina quando lei è ancora in vita
Evet,
Si. Quando avevo solo dei sospetti...
Geldiğinden beri, bir dakika bile yalnız kalamadık.
Da quando sei tornato non abbiamo avuto un momento per noi due!
Eğer hiç evlenmemiş olsaydın evlenmemiş olsaydın şimdiye kadar Roma'da bu kadar zamanı birlikte geçirmiş olacaktık beni sevdiğinden beri.
Come se tu non ti fossi mai sposato e io nemmeno esistono solo i giorni che siamo stati insieme a Roma quando mi amavi
O da fazla sorun çıkarmaz.
De cualquier manera les aviso quando lleguemos.
Ama bu gülümseme... üzücü.
Una sonrisa sin gracia. Quando ella esta triste... van mezcladas con lágrimas. "
Doğru sayılabilir.
- ¿ Desde quando no vienes por aquí?
Bir grup hibritle bir tüneldeydim, kimliğimi gördükten sonra beni buraya getirdiler.
Y quando ellos vieron mi identidad, me mandaron para acá.
Nen var diye sorduğum zaman gözlerini sert sert dikip durdun yüzüme.
"y quando pergunté que te afligía," "me lanzastes una mirada severa."
... quando fiet.
Quando fiet.
Günün birinde Etienne'i kaybettiğinde...
Porque quando ya no tengasa Etienne... ¿ eh?
- Bilmiyorlar. - Baskıya ne zaman verecek?
No sabem.Quando ella va a la prensa?
Regina evini terk etti... Que partilhavam em Brooklyn, quando ele tinha apenas 16 anos.
Regina se mudó del apartamento que compartieron... en Brooklyn cuando él tan solo tenía 16 años.
Evet, tamam, Küçük Paul ve sen gittiğinizde, Huff meşru bir sekilde oylamaya sundu. 316 00 : 23 : 12,226 - - 00 : 23 : 13,761 Bak, bunun klübe geri dönmesini istemiyorum.
Bien, quando tú y Little Paul os fuísteis, Hoff lo votó legítimamente.
Anlaşılan duygular, kara delik bıraktığı gibi, maddeyi de tekrar düzenliyorlar.
Parece que los sentimientos reorganizan la matèria... quando sales de un agujero negro.
Çocukken bu şarkıyı dinleyerek uykuya dalardım.
Quando era pequeño, me quedaba dormido escuchando esa canción.
Zamboanga'ya varınca, Radyo Agong'a git.
Vaya a la Rádio Agong quando llegue a Zamboanga.
Babam ne zaman geliyor?
Quando vuelve papá a casa?
- Onun ihtiyacı olduğun zaman oturur.
- Ella precisa sentarse quando venga cansada.
"Kafası çıplaktı, cam gibi parlıyordu ve hatta yüzü bile..."
"Su cabeza ha un efeto brillante e quando su..."
Vezir Quando benden size bazı konularda teklif sunmamı istedi. Gulanit ticaret anlaşması, karşılıklı savunma anlaşması, elçi değişimi, bilirsin, bu gibi şeyler.
El visir Quando me autorizó a ofrecerte todo, un acuerdo de comercio de gulanita, un pacto de defensa mutua, intercambio de embajadores, ya sabes, bla, bla, bla.
Aà ­ foi quando ele comeà § ou a "passar-se"
EVANS :
Vezir Quando'nun yeğeni ile evlendi.
Estaba casado con la sobrina del visir Quando.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]