English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ R ] / Ramal

Ramal tradutor Espanhol

127 parallel translation
Orinoco nehrinin 300 mil kadar yukarısındaki bir altın madeninde çalışıyorduk.
Trabajábamos en una concesión... a 500 km arriba de un ramal del Orinoco.
-... son vermiştin, batı bölgesinde birkaç yerde.
- en muchos destinos del ramal oeste.
Üç yıldır buradan tren geçmiyor.
No era necesario. Hace tres años que no circula un tren por este ramal.
Bu hat kullanılıyor.
Alguien ha pasado por este ramal.
Bu garnizon demiryolunun yan hattı olmalı.
Debe ser el ramal de la guarnición.
6500 km uzunluktaki kör bir hatta tek bir rota izleyerek.
Sobre un solitario ramal ferroviario de 6.500 kilómetros de extensión.
Şu tarafa gidin, akış yönünde takip edin. Barajın diğer tarafından nehre aktığını göreceksiniz.
Si seguimos este ramal río abajo, verá que desemboca en el río al otro lado de la presa.
Canarsie Line çıkışına...
¿ Y un ramal...
1963'te Pescadero Gölü'nü yapmak için kuzey kolun üzerinde baraj kuruyorlar... ve koca bir kasaba yok oluyor.
1963, contienen el ramal norte para hacer el lago Pescadero y desaparece todo un pueblo.
Hayır. Naylonla, tek ve güçlü bir ip teli yapılıyor.
Uno hace un solo ramal fuerte, simple, con nailon.
Orayı bütün ruhunla ramalısın, Junuh.
Y tiene que buscar ese lugar con el alma, Junuh.
Kuzeydeler. Yolda engel varmış.
Están 3 km al norte de la ciudad en un ramal.
Doktor Madison, 456'ya lütfen.
Dr. Bax, ramal 456.
Hendek boyunca ilerle!
Adelante por el ramal.
- Ramal'ı görmeye gelmiştim.
Vine a ver a Ramal.
Ramal'ın işi var.
Ramal está ocupado, vuelva más tarde.
Ben Ramal'ı çağırayım.
Llamaré a Ramal.
Spinal boşlukta olmaması gereken bir şeyler veya nucleus pulposusta kemiksi bir çıkıntı olduğunu düşünmüştüm.
Esperaba intrusión en el área espinal o un ramal óseo en el núcleo pulposo.
Atardamara giden yollardaki kanı pıhtılaştırıp kesmemiz gerekecek.
El ramal de la arteria debe ser dividido.
Sizden özür dileyerek özel konuşmanız için başbaşa mı bıramalıyım... yoksa dinlemelimiyim
así que puedo escuchar o tengo que inventarme alguna excusa para darles privacidad?
Hayır, evden yaklaşık 400 metre uzaklıktaki demiryolu hattındayım.
- No, estoy en... en un ramal de ferrocarril a 400 metros de la casa.
Tüm cinayetler de faal demiryolu hattının... yaklaşık 1.5km yakınında işlendi.
Todos los asesinatos anteriores fueron cometidos... a un kilómetro y medio de distancia de un ramal ferroviario activo.
Buna göre M-14 otobüsü oradan geçiyor.
Bueno, según esto un ramal del autobús va derecho por Adams.
Sistemin B kolundaki menfezleri aç.
Abran los conductos en el ramal del sistema B.
Pekala, sol koroner damarlara girelim.
Vayamos al ramal de la arteria coronaria.
Yok edilmekten kurtulup Taka-den'in bir uzantısı olmuş.
Era una un ramal de la vieja Línea Tama.
Benim en çok ilgimi çekense, Nikotama'dan çıkıp Kinuta hattına kadar olan yer.
Lo que me parece más interesante es... Este ramal de la Línea Tama llamado la Línea Kinuta.
Spargo bizi ormanın derinliklerine götürecek.
Spargo nos llevará hasta el ramal de ferrocarril.
Leydi Holland kendilerini yol kenarında bıraktırdı, Efendim.
Lady Holland me hizo llevarles al ramal del ferrocarril, Señor.
Eski bir maden çıkarma rampası.
Es un viejo... ramal de minería.
- Bahsettiği rampa burası.
Este es el ramal de minería del que nos estaba hablando.
Lauderdale'e ilk at sürenler dedemle oymuş.
Él y mi abuelo hicieron el primer ramal en el condado de Lauderdale.
Bu adam, Habib Afghani AKA Abu Hamza AKA Ramal.
Este hombre, Habib Afghani también conocido como Abu Hamza o Ramal.
Sana yapılan saldırı haberini aldığımda saldıranın Ramal olabileceğini düşünmüştüm Ramal'nin bağlantılarını bitirmek ve onu tutuklamak istediğin için.
Cuando me enteré que te habían atacado estaba convencido de que el atacante podría ser Ramal porque tú has sido el primero en penetrar en su red y en arrestarlo.
Ramal..
Ramal.
Binbaşı Mujtaba, Ramal'ı iş üstünde gören tek kişi.
El Comandante Mujtaba es la única persona que vio a Ramal en acción.
Ramal'ın ülkede olduğuna dair bilgi var ise, neyin peşinde olduğunu düşünüyorsun?
Si Inteligencia indica que Ramal ya está en el país. ¿ Qué crees que está haciendo?
Ramal'ın seviysinde bir saha adamı, önemli görmediği ve ya ortadan kaldıramayacağı işi yapmaz.
Un operativo del estado de Ramal, no va a cambiar hasta que tenga un objetivo limpio.
Ramal hakkında bilgimiz var.
Nos llevará a Ramal.
Ramal.
Ramal.
Ramal nerede?
¿ Dónde se encuentra Ramal?
Ramal buradaymış.
Ramal estuvo aquí.
Bulman gereken bir bomba daha var ve Ramal hala dışarıda bir yerlerde.
Tienes una bomba más por encontrar y Ramal todavía sigue ahí fuera.
Ramal'ın 209 numaralı odadan çıkarken gördüm.
Acabo de ver a Ramal saliendo de la habitación 209.
Sen Ramal'ın peşinden git, Ben bombayı bulurum.
Está bien. Tú ve por Ramal, yo encontraré la bomba.
Ölüm... Death.. ... sadece dört harfli bir kelimedir Ramal.
Muerte es una palabra de cinco letras, Ramal.
Bazen önünüzdeki iki yoldan birini tercih edersiniz bazen de bir yolda hangi tarafa doğru ilerleyeceğinizi.
A veces no es el ramal del camino que uno elige, si no la dirección donde te lleve ese camino.
Bu ayın sonuna kadar Güney Carolina Demiryolu hattını tamamlamak.
Terminar el ramal de la vía para el sur de Carolina antes de final de mes.
Güneye doğru kendi demiryolumuzu yapıyoruz.
Estamos construyendo nuestro propio ramal al sur.
Bir dal için ne para verilir bilmiyorum.
No estoy segura de cómo... Pueda pagar por un ramal.
Haydi yüzleşelim, fena sıkıcılar.
Telefónica Conmutada a mi ramal privado de conmutación automática... y, vamos, es aburrido.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]