Rever tradutor Espanhol
32 parallel translation
Problem fiyatsa biraz daha esneklik yapabiliriz.
Podríamos rever el precio, si es un obstáculo.
Bu olayı tekrar incelemeliyim ama eminim ki oyumu vatandaşlarımızın ve işçilerimizin menfaatleri yönünde kullandım.
Debería rever ese episodio pero estoy seguro de que lo voté por los intereses de nuestros ciudadanos y trabajadores.
Yeni bir müşterimiz var... ve bilgilerimi tazelemem gerekiyor.
Tenemos un cliente nuevo y necesito rever estos procedimientos.
Bay Mandel, tanıklarınız var mı?
Sr. Mandel, ¿ desea rever su declaración? No.
Şu tahvillere yeniden bakmam gerek.
Sabes una cosa? Necesito rever mi concepto de amistad nuevamente.
Bodrumda geçirdiğiniz süreyi sizden yeniden dinlemek istiyorum. 3-6 saatleri arası.
Quisiera rever el periodo... en el sótano entre las 3 : 00 y las 6 : 00 de la mañana.
Kullandıkları minivan çalıntı değilmiş...
Tal vez podría rever la matriz de alertas, pero- - La minivan que usaron no era robada.
Ayrıca, Başkan'ın programında olan her şeyi gözden geçirmek için müsait durumda olmanı istiyorum.
Y necesito que estés en disponibilidad para rever todo en la agenda presidencial.
Assad'ı günah keçisi yaparak, başkanlık gündemini değiştirmeye çalışıyorsun. İslam cemaatine karşı daha sert bir tutum takınabileceksin.
Usarás de chivo expiatorio a Assad, para rever la agenda del Presidente poniéndote aún más agresivo contra la comunicad islámica.
Pauly bize bölümü yollicak böylece yenilginin
Pauly nos dará el video así podremos rever la agonía de abatimiento...
Geç kaldık kusura bakma, araştırma bütçesini yeniden incelemiştik.
Perdón por la tardanza. Tuvimos que rever el presupuesto de la investigación.
davranışlarına dikkat etmek zorunda..
Debe rever su modales.
Öyle bir hususta...,.... muhtemelen miktarı yeniden gözden geçiririz.
Dado el caso, sabes, tal vez queramos rever la cifra.
- Zamanında bioyakıta karşı görüş bildiren yazarlar tutumlarını değiştirdiler.
- Todos los periodistas que en algún momento se opusieron al biocombustible tuvieron la amabilidad de rever su postura.
Bütün paranı alacağız, emin ol. Ama bence bu takıntını bir daha düşün.
Aceptaremos todo tu dinero, te lo prometo pero creo que deberías rever esta obsesión particular.
Durumu bir gözen geçirelim.
- Vamos a rever la situación.
- Perlmutter, az önce Olivia'nın otopsi raporunu incelemeyi bitirmiş.
Perlmutter terminó de rever el informe de la autopsia de ese entonces.
Domuz soruna tekrar döneceğiz.
Vamos a rever la cuestión del cerdo.
Bu sömestrin sonunda dosyanı tekrardan değerlendireceklermiş.
Van a rever tu caso al final del semestre.
Şef! Olayla ilgili tutanağa bakıyorum. Belki buradan bir şey çıkar.
Jefe, voy a rever el incidente, a ver qué puedo leer.
Eğer bize arızalı yazılımlar üreteceksen belki de yazılım fiyatına tekrar göz atmamız gerekecektir.
Si nos va a proveer un programa que no podemos examinar quizás debamos rever el tema del precio.
Adalet Bakanlığı geçmiş ve mevcut kampanya yöneticileri aleyhine hamleler yapıyor,... bu nedenle sanırım geçmiş kampanyalarınızı sizin de gözden geçirmeniz gerekiyor.
El Departamento de Justicia está avanzando en contra de administradores de campaña de ayer y de hoy así es que creo que debería rever sus campañas pasadas.
Belki onların kontratlarını yeniden değerlendirme zamanıdır.
Quizás es hora de rever esos contratos.
Ve çiftleşmeleri bitmesine rağmen erkek maymun şehvetini göstermeye devam...
Y aunque su apareamiento ha terminado, el macho a menudo comienza a rever su...
Şimdi odamıza geri dönüp, yaptıklarını tekrar gözden geçirmek ister misin?
Ahora, ¿ quieres regresar a nuestra habitación y rever esas acciones?
Aniden fotoğraf çekimini iptal edip tekrar düşüneceklerini söylediler.
No lo sé. Tan sólo cancelaron la sesión de fotos y dijeron que lo iban a rever.
Önceliklerini gözden geçirmeliler.
Bueno, deberían rever sus prioridades.
I fuck Değil değilim
Nuestro destino está fijado cuando planees rever esto es y
Pekala, bunu sonra da konuşuruz.
Bueno, podemos rever eso otro día.
O halde, hastalarının haklarıyla kendini yeniden tanıtmak zorundasın. Bu seni, zamanında vücudum ve bedenimin bütünlüğü tehdit oluşturduğunda istenen tüm bakımı yapmanı sağlar. Nezaket ve saygı ile...
Pues entonces deberías rever la declaración de derechos del paciente, la cual te obliga a proporcionar cualquier y toda atención de manera oportuna cuando la integridad de mi salud se vea en peligro, y hacerlo con cortesía y...
Tahminimi yeniden gözden geçirdim, Joey.
Voy a rever mi estimación, Joey.
Şimdi hayatı anladığın yolu yeniden ayarlamalısın.
Ahora tienes que rever la forma en que entiendes la vida.